aynı isimde "casper (çizgi film kahramanı)" başlığı da var
189 entry daha
  • dün elime geçen bir hakem heyeti kararı ile 09.10.2013 tarihinde artık dayanamayıp şikayet etmiş olduğumu hatırladığım ürünün firması. firmamsı. firmamtrak. farkettim ki işten çıkarken adama ingilizce am günü yağ imiş, şartlar yerine getirilmeliymiş. yazayım dedim.

    şimdi ben müşteri olarak, müşteri hizmetlerindeki o güzel ablalara, o güzel abilere, derdimi saatlerce dinlettikleri o güzel müzik sonrasında sabırla sakinlikle kararlılıkla içimdeki o güzel gandhi ile zilyon kere dile getirmiş idim. lakin aynı sabrı sakinliği ve kararlılığı taraflar beni anlamamak için kullanınca, peki, diyerek konuyu il hakem heyeti başkanlığına taşıdım. oysa ben her zaman anlamadıysan çıkışa gel demeyi tercih eden biriyimdir bence, onaylamadığımız bir hayatın onaylamadığımız oyunlarına rest çekmek ya da çekmemek bulantısında savrulurken öyle ya da böyle bir kenarından dahil olduğumuz oyunlarda, gidip ilgili kurumu/kişiyi öğretmene yahut müdüre şikayet etmeyi hiç bir zaman samimi bulmadım. zira öğretmen ve müdür de bu oyuna dahil idi. peki hak ahlak ve adalet nerede idi? çıkışa gelmekte! evet.

    ben ne yaptım? önce izah ettim, ardından şikayet edeceğimi söyledim, naparsan yap cnm yea dedikleri noktada, elbette yapacağım ve sonrasında çıkışta buluşacağız dedim.

    özeti ancak bu kadar geçebiliyorum: (okumaya durumu olmayan bari sadece en alta inip bıraktığım notun üzerindeki lanetli rivayeti okusun üflesin)

    10.08.2013 tarihinde casper marka ürün satın aldım.

    ürün arızalı çıktı rıza baba. satın aldığım yeri arayıp durumu anlattım. bana yetkili servisten ürünün ayıplı olduğuna dair rapor alırsam değiştirebileceğimi ya da iade edebileceğimi söylediler. top yetkili servisteydi. 02.09.2013 tarihinde ilgili firmanın yetkili servisine gittim. yetkili servis topu daha yetkili servise attı. böylece oyun ümraniye casper'ı ile benim aramda tek kale maça dönüştü. eyvallah dedim 04.09.2013 tarihinde ürünü şarj cihazı ile iki paket halinde kargoladım.

    ürün takibi için her başvuruşumda ‘ne paketi yeaaa saçmalama bizde öle bşi yk uzatma btti tmm mı sil numaramı da!!‘ cevabıyla karşılaştım. top bu sefer kargo şirketine atılmıştı.

    kargocu abi, (olm ne güzel sesin varmış lan senin, allah sevdiğine bağışlasın) ürünün teslim edildiğini bu tarz şikayetleri sürekli aldıklarını firmanın oyaladığını söyledi. harbi mi lan oha dedim. sonra gözlerimi kırpıştırıp ihihi hay allah seni gidi casper filan diye saçmaladıysam da kargocu abinin o güzel sesine tekrar mazhar olamadım. neyse. artık elimde daha güzel sesli belgelerim vardı. 05.09.2013 tarihinde ürün bal gibi de teslim alınmıştı. ürünü teslim alan şahsın ismi dahi elimdeydi. müşteri hizmetleriyle ayaktayken konuşma, çömelerek konuşma, yemek yerken konuşma, duş alırken konuşma, yatarak konuşma, fısıldayarak konuşma gibi saymaya gücümün yetmediği bir çok telefonla konuşma dalında birincilikler elde ettim. daha sonra yasal süreci başlatacağımı söyleyerek kapatıyorum bıktım kib bye dedim. topu hakem heyetine attım. hakem heyeti işimiz gücümüz var seninle mi uğraşıcaz minvalinde şeyler söyleyince kendimi ilgili dernekte buldum. dernekteki teyze gözlerini kocaman açıp woaw dedi. sanırım oyunun en stratejik noktasında bu teyzeye woaw dedirtmişliğim devreye girdi. zira o şikayet belgemin pufflatılması an meselesiyken teyze sipirmen gibi yetişti.

    casper, topsuz kalınca sıkılmış olacak ki 13.09.2013 tarihinde sadece şarj cihazını bularak tarafıma teslim ettiler. ‘taamm mı başka bşi yk bizde bela msn nesn!’

    ama ben telefonla konuşma birinciliklerime doyamıyordum. yenilerini ekledim. baktılar madalyalara doymuyorum 18.09.2013 tarihinde ürünü de buldu ve işleme aldılar. 08.10.2013 tarihinde ise tamir edip gönderdiler. madalya lobisi!

    ama cicişlerin gözden kaçırdığı bir şey vardı ki o da benim 4077 sayılı tüketiciyi korunmasına ilişkin kanunu kolundan tutup bütün süreci belgeleriyle birlikte kaydettiğim dosyamın üzerine oturtacak kadar hayatımın tüm alanlarında ne halt edeceğimi bilemediğim bir dönemde olduğumdu.

    velhasıl, vakit geldi, hak belgelendi ve zayi olma gereği casper’a düştü. şikayet belgelerim heyet tarafından ellerine ulaştırılınca, defalarca ‘biz sizi ararız ya uff’ dedikleri numarayı aradılar.

    yok dedim aga, eyvallah, saolasın, mağduriyetimi gördün ve tatlıya bağlayalım istiyorsun. tamam artık uzatmayalım öpüşüp barışalım istiyorsun. ı-ıh.. yok. onu ben yasal süreci başlatmadan yapacaktın. sen beni tanımıyorsun dedim. ben de beni tanımıyorum dedim. kimse beni tanımıyor dedim. ah kimselerin vakti yok durup ince şeyleri anlamaya dedim.

    müptezel olduğumu düşünmüş olacaklar ki konuşmalarımızın kayıt altında olduğunu hatırlatmak istediler.

    bunu da kayıt altına alın dedim: yasal sürecin sonunda çıkışa da geliceksiniz!

    aslında yasal süreç yasal olarak bitmiş değil. sadece dün, hüküm verildi kararı (afili afili ehuehue) geldi elime. 15 gün içinde güdük ürünlerini geri verip paramı alıcam. o zaman bitmiş olucak. çünkü vermezlerse icra hakkım da var. ama benim derdim 3-5 ağaç değildi. o yüzden 3-5 ağacı geri vermeyi kabul ettikleri noktada he taam o zaman diyip eve gidemezdim. gidemedim. çıkışta bekledim.

    işbu entry, çıkış mahiyetindedir.

    hay biz bi bok yemişiz de hatalı ürün şeyapmışız affola diyip değiştiremeyecek ya da parasını geri veremeyecek durumda olduğunuz için,

    bunun yerine bin dereden su getirip üstelik hayatımın alt üst olduğu bir dönemde derdimin üzerine bir de materyal dert ekleyip canımı sıktığınız için, oyalayarak aptal yerine koymaya çalıştığınız için,

    o son konuştuğum müşteri hizmet yetkiliniz beni doğrudan insan kaynaklarına yönlendirmek varken bi ona bipleyip bi bana bipleyip arada mekik dokuyacak derede saçma sapan bir mantık süzgecine sahip olduğu için,

    tarafınızca muhattap alınıp geri aranmamda sadece hakem heyeti kararının etkili olduğunu bildiğim için, bunu saçma bulduğum için,

    şaka mısınız gerçek misiniz bi türlü karar veremediğim için,

    falan filan için işte eh neyse kaleme alınmıştır.

    rivayet odur ki , casper marka ürün satın alacak olanlar bu lanetli öykünün girdabında sevimsiz bir şekilde boğulacaktır.

    not: ürünü alalı ve hiç kullanamayalı 5 ay olmuş. dava edeli 3 ay olmuş. sonuç kararı geleli 1 gün olmuş. düşünüyorum.. sanırım bir tek telefonda bekletirken dinlettikleri müzik iyiydi ne çalıyo bilen varsa mektup bağlasın yeşil güvercinin ayağına. hani böyle dındınırındıınn dıdnıdnın falan diye başlıyor. ya da boşverin o ne öyle ucuz korku filmi müziği gibi. korkutabilseydi bari. ben casper the friendly ghost’u dinleyip gülümseyeyim.

    1-0 yenik başladığım oyunda direnerek durumu 1-1 yaptım.
    bu yazıyı da yolladığımda 2-1 galip gelerek bitirmiş olucam. 15 gün içinde paramı iade etmez de beni bir de icra ile uğraştırmak isterlerse şaşırmam, ama artık oynamam.

    mutlu musunuz?
    ben değilim.
    kazandığım ya da kaybettiğim için değil.
    oyun oynamak istemiyorum. hepsi bu.

    sevgiler.
173 entry daha
hesabın var mı? giriş yap