103575 entry daha
  • dün caminin önünde dayımla karşılaştım. o sırada biri geldi yanımıza. dayımla bayramlaşıp beni kastederek sordu;

    -bu kim?
    -yeğenim. bizim rahmetli eniştenin oğlu.
    -hee sonradan olan, hüseyinin yerine.

    tek bir cümle. ve bütün bir hayatın özeti. evet ben oyum. sonradan olan hüseyinin yerine olan. adım? önemi yok. kimsenin umursadığı da yok. mesela bakın diyaloga adım geçiyor mu? "bu kim" sorusunun cevabı ismimle mi verilmiş? ne münasebet.

    hayatımın ilk 15 yılını suçlulukla geçirdim mesela. düşündüm, ben olmasam abim ölmezdi. babam da üzülmezdi. ne diye doğup piç etmiştim ortamı?

    sonra düşündüm ben doğdum çünkü abim ölecekti ve babamın bana ihtiyacı vardı. abimin kısa ömrü kadar zamanı babamı mutlu etmek için harcadım. o gözünün yanında öylece duran ne akan ne giden gözyaşını almak için uğraştım. bi boka yaramadı. bir gün gittiğini fark ettim gözyaşının. mutlu oldum, kendi başarım sandım değilmiş. 3. gün babam ölünce anladım. benim başarım sandığım şey adamın ölmek üzere olduğunu anlamasındanmış. ölü oğluna kavuşma umuduymuş meğer.

    elbet benim hatamdı ölü bir adamla kavgaya tutuşmak. onun eksikliğini gidermeye çalışmak. kazanma umudunun olmadığı savaşa bir ömrü feda etmek.

    velhasıl;
    benim adım furkan, hüseyin değil.
    o 21inde öldü.
    ben 21imde yetim kaldım.

    o öldü ben ölemedim.

    21 yıl abimin arkasını toplamaya çalıştım bi 21 yıl da babamınkini toplamaya ne gücüm var ne de cesaretim.

    kusura bakmayın. ya da bakın umrumda değil.
170141 entry daha
hesabın var mı? giriş yap