• çok ilginçtir ki galatasaray kollanan, devlet tarafından desteklenen takım olarak lanse ediliyor.

    çok uzun uzadıya anlatmayacağım. galatasaray belli bir miktarda vergi borcu yedi. ki yediği vergi borcuna sebep olan uygunsuzluk son ünal aysal dönemine ait değil tam anlamı ile. ancak kanun önünde bağlayıcılığı değişmiyor. hiç romantizme girmeyeceğim son kale vs. şeklinde. ne berkin adına tek açıklama yapan kulüp olması ne twitter konusunda desteğini direkt olarak göstermesi, uygunsuz olmadığı anlamına gelmiyor.

    amma velakin galatasaray vergi borcundan sonra uyuşmaya gitmeyeceğini açıkladı, bir kaç gün sonra yeniden vergi incelemesine tabii tutuluyor. ilginç.
  • galatasaray 8. oldugunda "17 takim bize karsi, en azindan galatasaray boyle degildi, guzel rekabet ediyorduk" diyen adamlarin bugun galatasaray'i elestirmesine kulak asacaksak yolumuz var. bunu cidden çokça okudum sozlukte 3 sezon once. gidin fenerbahçe maç basliklarina, galatasaray basligina bakin. entry'ler silinmediyse tabii. ne dun soyledikleri samimiydi, ne bugun soyledikleri samimi. isine geleni egip bukmede ustumuze yok ne de olsa.

    ozellikle penalti noktasi kazilinca, besiktasli futbolcular stat otoparkinda tekme tokat dovulunce bu cigersiz insanlarin birbirleri hakkinda yazdiklarini okuyabilirsiniz.

    kisacasi troll dolu sozlukte her kesimin rakip troll'leri bahane edip "iste bu yuzden sevilmiyorsunuz" demesi kadar abes bir sey yok. 2 gundur bunu diyen adamlarin gs'li troll'lerden farki yok.

    dogrudan çekistigi rakibine centilmenlik yapinca aklindan bin turlu hinlik geçen tipler hiçbir iddiasi kalmamis maçta ustelik hakemin dogru kararina ragmen serbest vurusu kullanmayan futbolcuyu sirf galatasaray'a laf sokmak için one suruyorsa burada insanlarin kendilerine bir bakmalari lazim. bunun tersi de geçerli, semih'in tasagini yalayanlar baska futbolcu aynisini yapsa bahane uretmek için kirk takla atar.

    caner'in bunu neden yaptigi benim umrumda degil, iyi niyetle yapmistir, oyle dusunmek istiyorum. yoksa isin içinden çikamayiz. ha burada tabii asil uzucu nokta, futbolcularin kurallardan bihaber olmalari. bu ulkede ofsayt hattini rakip yari sahada kuran buyuk takimlar gorduk sonuçta, hatta ofsayti rakip yari sahadan kullanan buyuk oyuncular.

    konumuza donelim: galatasaray bazi konularda yanlis yolda, 8. oldugu sezonun ertesindeki gibi sapkasini onune koyup bunu duzeltecektir. yonetimin saçma açiklamalarini kale almayabilecek kadar elestirel davranabiliyor hâlâ onemli bir kesim, taraftar boyleyse genel kurulda da bu iradeyi gosterecek, yonetimi verdigi yetkilere ragmen hizaya getirecek isimler ve tecrube vardir. bundan kuskunuz olmasin. qapaqqqq kavgasi yapanlar devam edebilirler.
  • 2010-2011 sezonunda birden çok maçta şike yaparak lig şampiyonluğunu ve türkiye kupasını kazanan iki takımın taraftarlarının en nefret ettiği kulüpmüş.

    şike kardeşliği tam olarak böyle bir şey demek ki.

    ayrıca merak ediyorum 2010-2011 sezonu sonunda beşiktaş-fenerbahçe arasında oynanması gereken süper kupa finali neden hala oynanmadı ?

    (bkz: şike galipleri kupası)
  • bu kadar konuşulması maalesef yine galatasaraylılar yüzünden olan kulüptür. sene başından beri terim-mancini tartışmasını hep biz açtık. bütün malzemeleri hep biz verdik. asla desteklenmedi adam akıllı bu sene kulüp. oturup bir düşünün bu sene yüzde kaçınız gerçekten samimiydi?

    sonra buraya gelip "ya kuşlar ötmesin dertleri biz olmuşuz vıdı vıdı" diye yazmayın. milletin ağzına sakızı a'dan z'ye biz verdik. 3 kulvarda da hayvanlar gibi yardırırken de biz verdik. demek ki şampiyonluk olmayınca kopup giden bir oluşum olmaya başlamışız. biraz önümüze bakalım beyler. saçmalamanın alemi yok. tabi ki eleştiri yapacağız ama siz bu sene başkalarına dalga geçtirecek kadar itin götüne sokup çıkardınız kulübü. bu eleştiri değildir.
  • roberto mancini kendilerine 3 gün kafa izni vermiş. son dönemde alınan sonuçlardan ve artan taraftar tepkilerinden dolayı moralleri bozuk olan futbolcular şehir dışında; mancini ise italya'da ailesiyle vakit geçirmeyi tercih etmiş.
  • onumuzdeki sezon planlamasini cok iyi yapmasi gereken takimim. yabanci sinirinin 6+2 olacagini iyimser bir sekilde dusunursek.

    elinde olacak yabancilari: muslera, melo, chedjou, eboue, telles, sneijder, ontivero, hajrovic, amrabat, bruma, dany
    elinde olacak yerliler: eray, aykut, ufuk, gokhan, semih, koray, hakan, sabri, salih, veysel, ceyhun, selcuk, yekta, umut g, hamit, oguzhan, emre, ibrahim, aydin, burak, umut b, berk, furkan, engin, sercan, yigit.

    pozisyonlara ayirirsak,

    kaleci: muslera, eray, aykut, ufuk
    sag bek: veysel, salih, sabri, eboue
    sol bek: telles
    stoper: chedjou, semih, koray, gokhan, hakan, dany
    merkez orta saha: ceyhun, melo, selcuk, yekta, hamit, umut g
    ofansif orta saha: sneijder, emre, oguzhan, ibrahim, engin, furkan
    kanatlar: bruma, hajrovic, amrabat, aydin, yigit, ontivero
    santrafor: burak, umut, berk, sercan

    benim gorusum takimin 4-2-3-1 veya bir varyasyonunu oynamasi yonunde. yabanci sayisini 8'e ilk 11'i de 6 yabanciya dusurerek benim takimim su sekilde olurdu

    muslera / eray
    veysel / salih - semih / chedjou - koray / hakan - telles / sabri
    melo / hamit - selcuk / yekta
    aydin / ontivero - sneijder / emre - amrabat / bruma
    burak / umut

    bunlarin disinda rotasyonda kullanilabilecek: umut g, berk, oguzhan, ibrahim, ceyhun gibi isimler var.

    bu durumda yollanacak yabancilar: dany, eboue, hajrovic (kira)

    goruldugu uzere yabanci oyuncular uzerinden yapilabilecek bir hamlemiz cok da yok. hele yabanci siniri 6/5 + 0 + 2/3 olursa vay halimize. 5+3, 6+0+2'den cok daha mantikli ama bu konu hakkinda yazmayacagim, ayri bir yazinin/basligin konusu..

    yerli oyuncu hamleleri: hakan calhanoglu mutlaka zorlanmali sneijder o pozisyon icin tek guvenilir opsyon, nuri sahin alternatifsiz selcuk icin hem bir alternatif hem de 4-3-3'e donuldugunde orta sahada top tutma yuzdesini yuksek tutmak icin onemli, yerli bir kanat oyuncusu bulmak elzem olabilir (arda olsa super olur tabii ama basinda cikan gokhan tore iddalari da fena olmaz.)

    bu kadro'nun yetersiz oldugunu dusunmuyorum, bir kac dogru yerli takviye ile cok ciddi harcamalar yapmadan rahat rahat sampiyonluga oynayabilecek bir kadro oldugunu dusunuyorum. mancini ile yapilabilir mi, hala suphelerim var..
  • başarıyı getiren kaliteli yabancılar ve karakterli türklerdi. karaktersiz yabancılar ve herhangi türkler değil.
  • köklü bir değişikliğe ihtiyacı olan, daha doğrusu 2011'de vurulan neşterin bir benzerinin vurulması gereken futbol takımıdır.

    nasıl oldu da böyle oldu anlamak güç ancak galatasaray'ı rüyasında bile görse "allah'ım neler gösteriyorsun" diyecek bir kaç oyuncuyu ne yazık ki içinde bulunduran takımdır. öncelikle şunu söyleyeyim herkes gibi umut bulut'a bende çok kızgınım, 2010'nda aydın'a ettiğim o son küfürlerden beri bu hafta sonu sinirlenip küfür ettiğim kadar kimseye küfür etmemiştim. televizyona bağırıp kendimden geçmemiştim. umut geldiğinde gerçekten şu anki halinden çok daha iyi durumdaydı, son vuruşları iyiydi, hava toplarında başarılıydı, yere sağlam basıyor, her yere deli gibi koşuyordu, ve her şeyden önemlisi iştahlı arzu doluydu. bir bir bütün bu özelliklerini kaybetti ve en son maç gösterdi ki artık veda vakti geldi. bir necati olamazdı, olmayacaktı da çünkü necati'nin sahip oldugu oyun görüşünün 10'nda 1'i kendisinde hiç bir zaman olmadı. bu yüzden sene sonu elveda dememiz gereken isimlerin belki de başında umut olmalı. yerli, anadolu için ideal de bir forvet oalcagından cüzi bir rakama ya da alacagımız genc gelecek vaadeden her şeyden önce başarıya aç bir futbolcu ile takasta da kullanılabilir, bir miktar para + umut bulut olur sene sonunda.

    ceyhun gülselam, ben sana ne diyeyim vesselam! yani bir adamın ayagına top bu kadar mı yakışmaz, bir adam bir tuğla üstüne yenisini 2 senede hiç mi koymaz ? prens, fizikli, next yaya diye haftalarca gözümüz boyanmaya çalışıldı, gönlümüzle oynandı. takke düştü kel göründü. canım kardeşim bu takımda yerin yok. ne futbolun yeterli, ne hırsın ne de arzun. umut'tan farklı olarak hiç bir zaman benim oyuncum olmadın, olmayacaksın da. kendine daha da sövdürmeden yol al. daha fazla uzatmayacagım, eğer kalırsan kariyerinde yasamadıgın şeyleri yaşar, hayata küsersin. tatlı bir rüyaydı, olmadı.

    sakatlığında yıkıldık, içimizdeki insani duygular ağır bastı, dön kardeşim haydi kalk ayağa dedik. ancak, işin doğrusu aydın yılmaz'ın da galatasaray'da yeri yok. 2006'da bilemediniz 2007'de olsa olurdu, adam o gün neyse bugün o. 6 ayda çıkıp bir gol atacak, 2 güzel hareket yapacak diye daha fazla tahammül etmemeliyiz. teşekkür etmeli önümüze bakmalıyız. alternatif kadrolarda, ama yerli açık yedeği diye yazmayın kalbinizi kırarım. boş teneke.

    altyapımızın gülü <3 emre çolak ?! çocuk kumaşın iyi hepimiz biliyoruz, ancak geldiğinden beri 90 dakikadan fazla süre alamayan umut gündoğan bile beni senden daha çok heyecanlandırıyor, topu ayağına aldıgında bana daha çok güven veriyor. belki de bu tamamen oynamayla alakalı, adam gelmeden önce çatır çatır top oynuyordu, sen ise kuş misali bir var bir yok. kendin için, geleceğin için, hatta bizim geleceğimiz için; ben oynamak istediğim bir yere kiralık gitmek istiyorum de bas git. 1 yıl sonra 2015 haziranında gel, bakalım konusalım, hazırsan yuvaya alalım.

    vefa diye diye göbegimiz çatladı, kaptan, abi, reyiz. 34 maçın hepsinde oynasa vasatı aşacak performansları 5'i geçmez, bardağın dolu tarafını görmeye artık çalışmayalım, "ama iyi alternatif vs" masallarını bırakalım ve sabri'ye de emeklerinden ötürü teşekkür edelim. "bursa deplasmanında dehşet oynadı, hacı ne diyon sen" diyecekler de kendilerini kandırmasınlar, halı saha tadında bir maç oldu 3 2'den sonra, orda kim olsa parıl parıl parlayacaktı, reyize nasip oldu. bu sezon güzel bir final yapsın artık o da yoluna baksın.

    gökhan zan, mert adam, adam gibi adam. sözüm yok. nerde şimdi ? geldiğinde neredeydi ? sakatlık belası hiç bırakmadı gökhan'ın yakasını, beşiktaş'da da aynı bela vardı, bizimleyken de sağlam duramadı. açıkçası performans olarak bir emre aşık olamadı. güzel maçlar oynadı, ancak bizim kalibremizde hiç bir zaman olmadı. servet çetin'in ardında 2 numaraydı, üstüne biraz koydu, kaldı.

    balta artık 31 yaşında. 2008 sonrası nasıl bu takımda barındı anlayamadım. tek özelliği, sol ayağını kullanmasıydı. 2008'den 2012'ye çakılan bir grafik, bir sezon kalburüstü bir performans ve sonrasında düşüşe devam. yeter. yetmeli. solbek yedeği olarak tutulacagına alt yapıdan ismi cismi duyulmamış bir kardeşimiz gelsin oynasın, en az balta performansı verir. stoper yedeği olarak tutacaksak da bize yazıklar olsun. fener'e attığın goller için teşekkürler, karpaty'i ise unutmadım unutmayacagım.

    yedek kaleci konusu gerçekten komedi. hazır kıta aykut, yakışıklı çocuk ufuk, genç eray. al birini vur ötekine. allah muhafaza muslera sakatlansa ya da cezalı olsa bu 3'lüye güveneceğime melo'ya güvenirim daha iyi. işin ironi kısmı tabii ki bu ancak ufuk ile aykut'a yol verilmeli, eray ya 3. kaleci olarak bekletilmeli ya da kiraya verilmeli. kiraya verilirse gönderilen aykut ile tekrar imzalanmalı. nasıl olsa takım bulamamıştır, ve esas bir tane adam akıllı 2. kaleci ile anlaşılmalı. kıçı boklu kayseri 1 sene sözlükte dilendiğimiz sinan'ı getiriyorsa muhakkak bir kaleci de biz buluruz.

    şimdi hiç uzun uzadıya yazmayacağım. çünkü yazmaya değeceğini düşünmediğim oyunculara geldi sıra: yiğit gökoğlan, salih dursun ve sercan yıldırım teşekkür etmenin bile gereği bence yok. bonservisleri toplamı 10 milyon euro ediyor ya ona yanıyorum. malı götüren iyi götürdü.

    sıra geldi yabancılara, gidenleri yazmaya başlamadan önce muhakkak kalması gerekenlerle başlayalım. 1) fernando muslera 2) felipe melo 3) wesley sneijder 4) telles 5) bruma, geriye kalan tüm yabancılar da sikimden aşağı kasımpaşa. eboue vaadesi doldu, drogba kafasında zaten çoktan bitirdi, dany antep'e dönerse binya ile akarlar, amrabat malaga'da mutlu inaşllah 3'e 5'e alırlar, izzet olursa güzel olur izet'ten ne yazık gibi cacık olmaz, lucas ontivero 8 yabancılı yerde hele ki elinde bruma varsa kumar bir kaç sene oynasın sağda solda mümkünse hurma alsın bir sonraki satışından da yüzde alsın, chedjou nerede bilemiyorum sene boyunca ha oldu ha olacak takıma alışmadı alışacak diye bekledik, ujfa'nın tırnağı değildi, bonservisini fazlasıyla ödemiştik sağolsun bedelini de fazlasıyla ödedik.

    zannedersem geriye de bir şey kalmadı zaten, elde kalan toplam 15 16 oyuncu, takıma bolca takviye şart. kabuk değişimi şart. sancılı bir sürece girdik, ne kadar erken o kadar iyi. 2011'in haziranında vurulan o neşter yine bu sezon mayıs sonu haziran başı vurulursa güzel günler görmemiz mümkün. ancak olurda temmuzlara ağustoslara kalırsa, hatta yukarda yazdıklarımın yarısı bile gerçekleşmez ise vay halimize. kesinlikle isimler aynı diye 2011 ile kıyaslamayın, oyuncularımızın hepsi 2 yaş yaşlandı, başarıya da fazlasıyla doydular. ne hırs ne tutku ne de futbol kalmış akıllarında. umarım yönetim sesimi, sesimizi duyar benzer bir operasyon yapar. aksi takdirde canımız daha çok yanar.
  • bu sene şike kardeşliğine yenik düşmüştür. geçmiş olsun.

    http://3puan.com/video?id=315
  • gs tv'de yayınlanacak bir program için "galatasaray'ın önünü kimler kesmek istiyor? hepsi bilmemne programında" diye reklam verdi bu kulübün resmi twitter hesabı dün.

    aferin! gün geçtikçe o tiksindiğimiz aziz yıldırım yönetimine daha bir benziyorsunuz. iki seneye kalmaz şike de yaparsınız siz.

    zaten yeni yönetim kuruluyla sıçtık, sezon sonuyla her hareketimizle de sıvıyoruz... bir tek dikilecek tüy kaldı. o da heralde takımın başına aykut kocaman'ı getirerek olur.
hesabın var mı? giriş yap