ismaililik

• --- alıntı ---
  
  twelver quietism contrasts sharply with the tendency to militancy in the other main branch of shii islam, the isma'ilis. on the surface the split between the two groups was over succession. where the twelvers contend that the imamate passed from ja'far al-sadiq to his younger son musa, the isma'ilis argue that ja'far's elder son isma'il was his designated successor. at a deeper level the isma'ilis came to differ radically from the twelvers over the political role of the imamate and over political strategy and organization. in particular the isma'ilis engaged in energetic and highly organized missionary activity on behalf of the imam. their missionary da'is traveled from india to north africa, establishing clandestine groups of ismail! loyalists under the direction of a well-organized central leadership.
  
  for about a century isma'ili activity remained underground and obscure, but in the late ninth and early tenth centuries the movement came dramatically into the open. first, a branch of isma'ilis called qarmatls (carmathians) established states in southern syria and in parts of arabia. by 905 most of yemen was under isma'ili control. then, in 909, the imam made his move. by this time the movement had grown strong enough in north africa for the imam to emerge from hiding and to take power there. the new rulers called themselves fatimids, reflecting their claim to descent from the prophet's daughter, and the state grew into one of the great islamic empires, encompassing at its height north africa, sicily, egypt, syria, and much of arabia, including mecca and medina. the fatimids ruled from egypt for two centuries until salah al-din al-ayyubi, the saladin of crusader lore, formally abolished the dynasty in 1171.
  
  * * *
  
  about eighty years before the final demise of the fatimid state, isma'ili rule spread in another spectacular form in persia and syria. beginning in 1090, a formidable isma'ili leader named hasan-i sabbah began to build a state made up of a widely dispersed network of mountain fortresses in syria and persia. the most important of these strongholds, hasan-i sabbah's headquarters, was alamut, a virtually impregnable castle perched atop a huge rock deep in the elburz mountains on the southern end of the caspian sea. although hasan-i sabbah's state began as a nominal extension of the fatimid empire, it soon broke away. in 1094 a division over the succession to the fatimid imamate split the isma'ilis, and hasan-i sabbah and his followers put their support behind nizar, the losing candidate for imam. the breakaway nizari state, based at alamut, continued until 1256, when it was finally vanquished by invading mongols.
  
  from alamut, which he allegedly never left after he conquered it in 1090, hasan-i sabbah became the terror of the mediterranean. he and his successors dispatched isma'ili da'is throughout the near east to win new devotees for their imam and to expand the territory under isma'ili control. they were a secret society, often acting clandestinely and infiltrating the major centers of power. when opposed, the followers of hasan responded by terrorizing their political enemies by means of targeted assassinations. their first major victim was nizam al-mulk, the powerful wazir of the saljuq rulers, who was stabbed to death in 1092 by an isma'ili assassin disguised as a sufi. other victims included the ruler of horns in 1103, the saljuq governor of mosul in 1113, the wazir of aleppo in 1177, and the crusader king of jerusalem in 1192.
  
  terrifying legends about the nizaris spread to europe through the crusaders, leading to a long-standing, sometimes inordinate fascination in the west. the syrian leader of the nizaris, the "old man of the mountain," became the subject of european legend. the nizaris were so closely identified with a strategy of terror, in fact, that a local syrian designation for the group, hashishiyyin, made its way into european languages and became the origin of the english "assassin."
  
  kaynak: brown, daniel w. 2009. a new introduction to islam, 2nd edition. west sussex, united kingdom: wiley-blackwell. 135-138.
  
  --- alıntı sonu ---
  
  ana tema:
  (bkz: islam /@derinsular)
• islam tarihinin ilk takiye uygulayıcıları. daha önce uygulayanlar varsa da ben bilmiyorum.
• (bkz: şia /@derinsular)
• islam içinde eritilmek istenen lakin kökleri islam öncesine ait olan dini akım.
• bir fatih urek sarkisi, sozlerini de yazayim tam olsun:
  
  hoşgeldin yüreğime gönlüme
  hoşgeldin yar yüreğime
  boşver be elalem ne derse desin
  hadi hadi hadi hadeee
  dünya dünya yalan dünya
  
  haydillililili yar
  yüzüm güldü sayende
  içim huzurla doldu
  kaderimde yazan aşk
  sonunda beni buldu
  
  hoşgeldin yar yüreğime
  boşver be elalem ne derse desin
  hadi hadi hadi hadeee
  
  haydillililili yar
  yüzüm güldü sayende
  içim huzurla doldu
  kaderimde yazan aşk
  sonunda beni buldu
  
  hoşgeldin yar yüreğime
  boşver be elalem ne derse desin
  hadi hadi hadi hadeee
• şiiliğin altkümelerindenmiş galiba. başlarında aga khan diye biri var. his highness filan diye bahsediliyor ağamdan. klasik soyum peygambere dayanıyor hikayesi. sanki n'oluyorsa?
  
  bir de texas'ta 30-40 bin müridi var deniyor. başka nerede ne kadar üyesi var bilmiyorum. allah akıl vere.
  
  http://www.akdn.org/about_imamat.asp
  http://www.akdn.org/about_agakhan.asp
• öteki gündem programından sonra buraya düşenler :)
• altıncı imam caferi sadık'tan sonra imametin mam cafer'in büyük oğlu ismail'in ve ondan sonra da o'nun soyundan felenlerin hakkı olduğunu iddia eden, batınilik olarak da adlandırılan, aşırı bir şii mezhebidir.
  
  tarihteki ilk terör örgütünün kurucusu olan hasan sabbah gibi temsilcileri olduğu gibi mısır'da kurulan fatimi devleti'nin de ana mezhebi olmuştur. hatta kahire'deki el ezher medresesini fatımiler zamanında ismaililer kurmuştur.
  
  nizariyye (aşırı kol) ve musta'liye (ılımlı kol) diye iki ana kola ayrılmıştır.
  
  temel görüşleri şöyledir:
  
  dinin aslı imamete inanmak ve imama itaat etmektir. imanın gerçekleşmesi imamete inanmaya bağlıdır. hz.peygember'in vefatıyla vahiy kesilmemiş ilahi rehberlik, imamların vahyi tevil etmesi ile devam etmektedir. peygamber, vahyin zahirini (görünen kısmını, ilk bakışta anlaşılan yönünü) tebliğ etmiştir. zahiri yönü tamamlanan vahyin batıni yönü ihtiyaçlara göre imamlar tarafından açıklanmasıyla devam etmektedir. bu anlamda vahiy kesilmemiştir. peygamberlik zahirle alakalı iken imamet batınla alakalı olmaktadır.
  
  ismaililer allah'ın nurunun hz.peygamber'den itibaren sırasıyla imamlara intikal ettiğini kabul ederler. bu yönüyle imamlar insanüstü konuma götürülmeye açık hale gelmiş, işin ucu hulul inancına (allah'ın bir insanın vücudu ile bütünleşmesine) kadar gitmiştir.
  imamlar masumdur, her türlü hatadan ve günahtan korunmuştur.
  genel metodları tevildir. onlara göre hakikate ulaşmanın tek yolu zahiri mananın batıni manaya tevil edilmesi yani yorumlanmasıdır.
  
  ılımlı kolu olan musta'li ile aşırı kolu nizariye arasındaki farka bir kaç örnek verecek olursak;
  musta'lilerde abdest sünnilerdeki giidir. fakat nizarilerde abdest, imamı tanımaya dönüş (marifet), gusül de ahdi yenilemektir.
  
  musta'lilerde namaz 3 vakittir, cemaathane dedikleri camilerde cübbe giyerek namaz kılarlar. cemaate devam esastır ve devamsızlık para cezası ile cezalandırılır. cuma namazı kılmaz hutbe okumazlar. şiilikteti gibi namazda ellerini bağlamazlar.
  
  nizariyede namaz imam'ın bilgisine ve gerçek dine ulaşmaktır. dua şeklinde eda edilir.
  
  musta'lilerde oruç 30 gündür ve diğer mezheplerden farklı değildir. fakat nizariler ramazanda bir gün oruç tutarlar. ramazanın 21. günü sadece.
  nizarilere göre hac ise imamı ziyaret etmekten ibarettir.
  
  ilk dönemler inandıkları mehdi anlayışını sonraları terketmişler. ayrıca mut'a nikahını da kabul etmiyorlar.
  
  nizari ismailileri bugün başta hindistan olmak üzere pakistan, iran, afganistan, suriye gibi ülkelere dağılmış durumdadır ve nüfusları yaklaşık 20 milyondur.
• (bkz: pamiriler/#62647986)
• islamdaki batınilik denince akla gelen ilk mezheptir. caferi sadıkın oğlu olan ismailin 7. imam olduğunu savunup, işna-i aşşeriye denen oniki imamcılık'tan ayrılmıştır. şii ismaili mezhebi fatimi devleti ile beraber halifeliği de eline geçirmiş, kahireyi fethederek şu an sünni alimler yetiştiren el ezher üniversitesini kurmuştur. ismaili mezhebinin şu anki lideri ağa han sülalesidir.