• madem başlık "teknik" ifadesini içermekte, izahatı da buna göre vermek elzemdir.

    öncelikle ceteris paribus u ortaya koyalım:

    1- erkeksinizdir.(yani gay olmayıp aynı zamanda bünyenizde yeterli miktarda testosteron bulundurmaktasınız)
    2- kız tavlama yönünde eylemsel bir iradeniz mevcuttur. varsayımsal bir irade yeterli değildir. erkek; kızı tavlamayı gerçekten istemeli, iradesini bilinçli eylemlere dönüştürmelidir.
    3- tiksinti verecek derecede çirkin değilsiniz. "çirkin" kavramının içeriğini herkes az çok bilir, izahata lüzum yoktur.
    4- nefesi kokacak derecede aç yani parasız değilsiniz.

    bu koşullardan biri dahi eksikse yazının devamını okumanıza gerek olmayacaktır.

    şimdi genel-geçer hakikatleri sıralayalım:

    1- her kız tavlanabilir.
    2- kızların en temel isteği "tek" "eşsiz" "benzersiz" "güzel" ve "değerli" olmaktır.
    3- kızlar mutlak surette 2. maddede sayılan özelliklere sahip olduklarını düşünürler ve ona göre muamele beklerler.
    4- hiç bir kız mutlu değildir ve olamayacaktır. her daim zihinlerini meşgul eden, kafalarında dönen bir sıkıntı vardır. mutlu olduklarını kabul ettikleri anlar geçicidir, bu anı bir vehim olarak addederler.
    5- kızlar erkeklere cinsel manada ihtiyaç duymazlar.
    6- erkekler yalnızca iki durumda kızlar için bir anlam ifade ederler:
    a) 2. maddede sayılan özelliklere sahip olduklarının teyidini sağlamak
    b) 4. madde mucibince ruhları için ihtiyaç duydukları sıkıntı-sorun fasilitesini teşkil etmek.
    7- kızları tavlamanın tek yolu onların aklına girmekten geçer. akla girmek; gramaj itibariyle küçük beyinleri için bir "sorun", bir "gizem", bir "ilgi noktası", bir "çözülmesi gereken düğüm", bir "ihtiyaç duyulduğunda onaylayan" olmaktır.

    bu hakikatler, dediğimiz gibi, genel-geçer olup coğrafi, iktisadi, tarihi, psikolojik ve sosyolojik şartlardan etkilenmez. erkek kişi, bu hakikatleri göz önünde bulundurarak olaya özgü şartlara göre davranışlarını biçimlendirerek sonuca mutlak surette ulaşacaktır. tafsilatlı izahata lüzum yoktur.

    süreci etkileyen ana unsurlar zaman ve yoldur. eğer "x" kızın tavlanması(kısaca "kız" şeklinde ifade edilir) ise formülümüz şu şekilde olacaktır:

    x = y * t yani:

    kız = yol * zaman 'dır.

    yol: tavlanmaya çalışılan kızın "yolluluk" değerini ifade etmektedir ve takdir ederseniz ki bu erkekten bağımsız bir değişkendir. yolluluk; kızın ilişki kurmaya olan meylini ifade eden bir değerdir. bir yol, iki yol, yarım yol, tam yol bandında değerler alabilir. (marjinal yolluluk, ortalama yolluluk gibi kavramlara entryin pedegojik kapsamı itibariyle değinilmeyecektir)

    zaman: kızı tavlama için çaba içinde geçirilecek birim zamanı ifade eden bir değerdir.

    formülden de anlaşılacağı üzere bir kız ne denli yollu ise harcanacak zaman birimi düşecek, aksi durumda ise zaman birimi artacaktır. zaman biriminin "0" olduğu formülde x=motor değerini verir.

    işin matematiksel ve dolayısıyla evrensel boyutu yukarıda açıklandığı gibidir. hadisenin etik boyutu kişiyi ilgilendirmekte olup erkek; özgür bir varoluş olarak bu yola girip girmeme yönündeki kararını kendi verecektir.

    bu satırların yazarının naçizane fikri ise; dünyanın kendi etrafında döndüğü zannına kapılmış bu insan türü için hiç ama hiç bir şeye değmeyeceğidir. gam almaya gelmeyip kâm almaya geldiyseniz hayata; muhabbeti kovalamak, huzur’un peşine düşmek evlâ olandır. gelgelelim muhabbetin balı kimi zaman gözlerinize dikilmiş bir çift gözdeki ışıltıdır.
  • stereo tekniği. 1 değil 2 kız götürmek.

    hayatımın bir döneminde bazı kafelerin nargile işlerini yürüttüğüm bir kesitte bir heyecan arıyordum, çok fazla param yoktu ama işler iyiydi. ve açıklayacağım şu tekniği kullanmaya karar verdim.

    bu kafelerden birine daha sık gidiyordum ve öncelikle bir plan yaptım. adını da stereo tekniği koydum.

    gerçekten güzel bir kız gördüm. oturabilir miyim diye sormadım. oturdum.
    bir şey anlatıcam, 5 dk'nı çalacam dedim. ''5 dakikan var'' dedi. başladım.

    şimdi seninle bir kafeye gideceğiz. şu anda ''dry streak''teyim ve acil bir kız bulmam lazım. bu yüzden bana yardım etmeni istiyorum, dedim.

    nasıl olacak o iş?, dedi.

    sen çok çekici ve güzel bir kızsın, bunu psikolojik olarak kullanacağız dedim. bir kafeye gideceğiz. hedef belli. (çok güzel olmayan ama idare edebilecek bir kız). o kızın göreceği şekilde takılacağız. hesap benden. ancak abartmak yok. öpüşme yok sevişme yok dokunmak yok. sadece gözlerini benden ayırmadan anlattığım saçma şeyleri büyük bi ilgiyle dinleyeceksin dedim.

    bu anlattıklarım kıza ilginç geldi ve kabul etti. hemen kalktık ve hedef kızın çalıştığı kafeye gittik. ben anlattım kız inanılmaz bir şekilde bana uyarak dinledi. çok güzel olduğu için sadece hedef kız değil, diğer kızların da ''bu kız bu tipte ne buluyor?'' psikolojisiyle ilgisini çekmeyi başardım. derken kızdan ufak bir çığlık atarak bana sarılmasını istedim. aslında bu oyun dışı bir şeydi ancak planın güzel gitmesi karşımdaki güzel kızı heyecanlandırdı. ve bir anda kız hafiften bir çığlık atarak bana sarıldı. ben de cool tavrımı korudum. sanki kızların bana bu şekilde çığlık atarak sarılması her gün olan bir şeymiş gibi bi algı yarattım. hedef kız (garson) da bakıyordu. olmuştu. ilgisini de çekmiştim.

    oyun bitti. hesabı ödedim ve mekandan ayrıldık. ertesi gün kafeye tekrar gittim ve kızın çalıştığı şiftte oradaydım. kızla muhabbet etmeye daha ben başlamadan yanıma geldi ve konuşmaya, sorular sormaya başladı. ve aynı akşam hedefe ulaştım. ertesi gün kullandığım kız meraktan aradı ve işe yaradı mı diye sordu. ben de;

    ''tabii ki işe yaradı'' dedim.

    derken onunla da muhabbeti kurdum. bu derece makyavelist bir plan yapmam da bu kızın ilgisini çekti ve onda da merak uyandırmaya başladı. bulustuk ve onla da hedefe ulaştım.

    ve gerçek şu ki; hedef aslında en baştaki ''güzel olan kız''dı.
  • masaya araba anahtarınızı, cüzdanınızı/kredi kartınızı, son model cep telefonunuzu bi de skinizi koyun, tamamdır.
  • usulca yaklasin yanina..
    omuzuna hafifce dokunun..
    dönup baktiginda.. gozlerinin icine bakin..gulumseyin sicacik..gozlerinizi gozlerinden ayirmayin bir sure..
    hic ummadigi bir anda..
    aniden..
    kafayi gomun suratinin ortasina.. beline de bir ucan tekme..

    karakolda polis amcalar alirken ifadelerinizi.. muhabbeti kurun..

    - sanki dibi tutmus tencere tavlayip kalayliyorsunuz amina koye..
  • kız birkez sizin farkınıza vardıktan sonra,ilgisizlikle aşırı ilgi arasında bir sınır var,onu keşfedin.çünkü bu sınır her kızda ayrı biyerde bulunur.
  • tango tekniği; size doğru bir adım atarsa bir adım geri, bir adım geri giderse bir adım ileri... ama hep zarifçe tutun belinden... sıkılıp kaçmak isterse hafifçe çekin kendinize, arzulu nefesinizi hissetsin yanaklarında.
  • yurtdısında dogup büyümüş olan türk asıllı bir hatun kişiye hasta olunur.basarıya giden her yol mübahtır sözünden yola cıkılarak kızı tavlamak için her türlü şey denenir ama basarılı olunmaz.aklıma baska birsey gelmiyordu bende en son care olarak bunu denedim;

    -derya sana bir şiir yazdım umarım begenirsin..al bu kagıda yazdım

    şiir:

    sanki billur bir pınar
    kahverengi gözlerin
    ruhuma neşe sunar
    kahverengi gözlerin
    gözlerin yar, gözlerin

    rüzgarlar kadar serin
    pınarlar kadar derin
    senin en güzel yerin
    kahverengi gözlerin
    gözlerin yar, gözlerin

    sonuç: nuri sesigüzel'in birgün televizyona cıkıp bu şarkıyı seslendirmesi akabinde foyamın meydana cıkmasına kadar mutlu mesut son derece güzel bir ilişki. gördügünüz gibi bazen askta nuri sesigüzel bile önemli bir rol oynayabiliyor
  • "bu işin bi tekniği olsa önce biz mühendisler bilirdik." 1/176, hadis-i mühendis
  • siz en iyisi enternasyoneli okuyup, ardından milli gençlik vakfı üyesi olduğunuzu söyleyip, ardından nietzscheden laflar okuyun, ardından zenci gibi yürüyüp rap yapın, bu arada pogoyu da araya sıkıştırın, sonra mahsundan bir yıkılmadım kopartın, çiçek verin, suratına bi taane patlatın, ağzınızla kuş tutun, havada iki parende atın..belki biri tutar. sonuçta hatun milleti bu, kasarlarsa ne yapsan yaranamayabilirsin.
  • tavlamaya çalışmamak.

    "erdinç çok ilginç biri...pamela endırsın gibi karıyım...bi gün olsun dönüp bakmadı...bişi beni ona çekiyo....sanırım aşık oluyorum..."
hesabın var mı? giriş yap