• heykelin meme ucuna sansür yapan zihniyet ile bağdaşmayandır. çelişkiler içinde yüzüyor adamlar.

    not: “cinsel saldırı”, “basit yaralama”, “tehdit” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçlamalarıyla açılan davada sadece “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçundan ceza verilmiş sanıklara, ki cezalar suça göre değişmekte. yani kimsenin yargıya laf atmaya çalıştığı yok, haklı bir eleştiri var.

    edit: baslik basa kalmis. bir zamanlar burada bir haber vardi, bulamadim simdi.
  • haberini gördüğümde refleks olarak iş arkadaşımın memesini sıkarak tepki verdiğim mahkeme kararı. çünkü biz insanlar hep cinsel işlevi dışında meme sıkarak iletişiriz. o da bana pandik attı mesela ama sineye çektim yoksa kızın beni sikmek isteyecek hali yok yani di mi? teşekkürler hukuk.
  • gayet doğru bir bakış açısı. cinsel saldırı olması için memeleri sikmek akabinde de kesip yemek gerekiyor.
  • türkiye'de kabul görmüştür. haydi beyler sokağa o zaman, isteyen istediği kadının memesini sıksın. nasıl bir rezillik bu anlamıyorum; kadının değil memesi, eli bile istemediği sürece sıkılamaz, hiçbir yerine dokunulamaz.
    sözle taciz etmeye bile kimsenin hakkı yokken biz neyi anlamaya çalışıyoruz... nereden bakacak olsan rezillik.
  • kararı verenin fantezi dünyasını renklendirecek bir hareket olmamasından mütevellit ortaya çıkan yargılama sonucu.

    şehevi nitelik taşıyıp taşımadığı konusunda kendisini saldırgan yerine koyabilen hakim, saldırıya uğrayanın yerine koyamamıştır. muhtemelen aklından "akşam parkta ne işin vardı?" diye geçirebilecek yüreğe de sahiptir.
  • şahsımda, yargı organını sıkma isteği uyandırmış olandır.
  • erkek bir mahkemenin erkekleri koruduğu düzendeki erkek kararıdır.
  • üç beş erkek geç saatte ankara'nın dışkapı semtinde üç kadının (yanlarında bir de erkek arkadaşları var) yolunu kesip, "gelin bizle köprü altına gideceğiz" diyince herhalde köprü altında barbut atacaklarını zanneden bir düşüncenin kararı. bunda özel, genel kasıt diye terim kastırmaya gerek yok. "bu ülkede kadınlar gecenin her saatinde bu ülkenin her yerinde istedikleri gibi müdahele edilmeden dolaşabilecekler mi dolaşmayacaklar mı?" bunun pratikte mümkün olmadığı açık, ama ben "hukuk"un (bu günlerde hukuk diyince de gülesim geldi ama neyse genel konuşuyorum) söylediğim terorik temele hizmet edecek şekilde işlemesini isterim. kurallarının da yorumunun da. söz konusu davada hukuk kuralları hakimin gevşek yorum yapmasına izin vermiş olabilir, keşke öyle yorum yapmasalarmış da kadınların kılına dokunmaya bile kalkışanın nasıl ceza alacağını gösterselermiş.... "acaba erkek hakimler bu tip serserilerle özdeşlik hissedip de mi kayırıyorlar" diye pek çok davada düşünmüşümdür.
  • mahkemenin karar verme algoritması ile tecavüz de cinsel içerikli bir saldırı içermez, zira onun da altında yatan saldırgan amaç, aslında karşıdakine uygulanmak istenen şiddettir. pek az tecavüz vakası cinsel tatmin amacını güder.

    cinsel saldırıda, saldırıya cinsel nitelik kazandıran şey, saldırganın cinsel gaye güdüp gütmemesi değil, saldırılanın cinsel kişiliğine fiziksel ya da psikolojik olarak bir zeval gelip gelmemesidir, ki 16 yaşında (reşit olmayan) bir genç kadının elbisesini çıkarıp, memelerine fiziksel bir temas kurma ve memelerinde gözle görülebilir nitelikte iz bırakma durumunu, yazıyla anlatmak bile cinsel niteliğini kanıtlar nitelikteyken, hakimin amacı şöyle bir şey olsa gerek:
    "oğlum zaten adamlara 7 yıl hapis verdik, daha ne istiyorsunuz?"

    maalesef hukuk böyle bir şey değil ve son zamanlardaki sıkça görmeye alıştığımız ucube mahkeme kararlarına bir yenisi eklenmiş. faillerin siyasi kişilikleri araştırılmaya değer nitelikte ve bir sağ parti üyesi olmaları olasılık dahilinde.
  • özet geçin beyler.

    istediğimiz kadının memesini sıkabiliyor muyuz şimdi?

    tanım: soru işaretleri uyandıran türkiye olayı..
hesabın var mı? giriş yap