planet earth

• toplamda 11 bolum olarak sunulmus doga harikasi, dunyanin 11 harikasi. bbc'deki orjinal ses sir david attenborough'a, ntv'deki ses ise levent donmez'e aittir. her ikisiyle de tekrar tekrar izlense yeridir.
• kesinlikle dvd'sinin alinmasi, arsive konulmasi ve sabah aksam izlenmesi gereken, süperli bir belgesel.
  
  "sadece çok güzel bir belgesel diye, bi dvd'ye o kadar para verilir mi?" diyenler!
  efendiler!
  
  bakiniz, kis bir türlü gelmedi... kar yagmiyor, tatil olmuyor, her sabah kalkip is yerimize gidiyoruz. kutuplar eriyor, penguenler ölüyor. dairesel yahut küresel isinma sebebiyle, 10 yil sonra, bu dünya böyle kalmayacak.
  
  alin bir planet earth, elinizde bulunsun. ileride çocuklariniz "bobaa? dünya eskiden nasil bi yerdi?" diye sordugunda, ne diyeceksiniz? oturup 10 saat dünyayi mi anlatacaksiniz?
  
  takarsiniz dvd'yi, "ahan da böyleydi" dersiniz. çocuk 10 saat, 43 dakika boyunca (evet, uzunlugu bu kadar) televizyon karsisinda, heykel gibi çakilacak. uslu usu izleyecek.
  
  simdi, o 10 saat 43 dakika, neler neler yapabileceginizi düsünün. gelsin antin kuntinler, gitsin romantikli yemekler, "oh sevgilim, nihayet basbasa kalabildik"ler.
  
  bu dvd, ileride sizin evliliginizi kurtaracak. benden söylemesi.
  
  hala ikna olmamislara not: her bölümün sonunda "çekim notlari" tarzinda 20 dakikalik filan, ayri bir belgesel var. her bir seyi, nasil çektiklerini anlatiyorlar... ve yillar sonra "ulan bu hayvanatlari, bu kadar yakindan nasil çekiyorlar yav?" sorusu, en ince ayrintilariyla cevap buluyor.
  
  mesela siz, kafese mafese girmeden, koca bir köpek baliginin burnuna, nasil kamera tutulur biliyor musunuz? yahut bir kutup ayisi, kis uykusundan uyandigi an, ilk olarak ne yapiyor biliyor musunuz? ben biliyorum.
• müziğinin de kendisi ile aynı kalibrede olduğu süper belgesel.
  (bkz: george fenton)
• high definition izlendiginde bir kat daha saskinlik yaratan, agizlari bir karis daha actiran, kamera icadindan bu yana cekilmis en muhtesem goruntuleri barindiran asmis belgesel, hatta belgesel degil bir basyapit.
• david attenborough'nun karizmatik ve bilge sesinin cuk oturdugu (bravo bbc), fakat abd'de ne hikmetse sigourney weaver'in soguk ve monoton sesiyle sunulan (kahrol discovery channel) cok saglam belgesel.
• dünyanın eko sisteminin nasıl işlediğini olabilecek en estetik ve ilgi çekici biçimde gösteren belgesel serisi. herhangi bir bölümünde olması gerektiğinden daha uzun hiç bir sahne bulunmamakta bu yüzden de diğer bir çok belgeselden farklı olarak sıkıcı olmamaktadır...
• helikopter çekimlerinde geyik boynuzlarının kıvrımlarını gördüğünüz belgesel. negzel.
• (bkz: from pole to pole)
  (bkz: mountains)
  (bkz: fresh water)
  (bkz: caves)
  (bkz: deserts)
  (bkz: ice worlds)
  (bkz: great plains)
  (bkz: jungles)
  (bkz: shallow seas)
  (bkz: seasonal forests)
  (bkz: ocean deep)
• çekim ekibi, sadece köpekbalığının suyun üzerine sıçrayarak fokları yakaladığı sahneleri görüntüleyebilmek için tam 28 gün boyunca uğraşmıştır. serinin bütününe yaydığınızda değişik coğrafyalarda, envai çeşit ortamda harcanan zaman ve emeği hesap edin artık.
• orijinal kutusunu açtığınızda 76,5 cm'lik bir genişliğe ulaşan belgeseldir. ^{* * *}
  güzelliğini tanımlayacak hemen herşey yazıldığı için böyle absürd bir tanım girdirir adama.
  
  lakin, bugüne kadar hiçbir belgeslede belgesele konu olan alanı/olayı/hayvanı yukardan izlememişsinizdir. bu belgesel size bu zevki pek çok kez tattırıyor. bir av yukarıdan nasıl gözükür, bir göç yukarıdan nasıl gözükür detayıyla görebiliyorsunuz. hemen her afrika belgeselinde gördüğüm ve curcunadan başka bir şey değil dediğim antilopların göçü bile yukarıdan bir şaheser olarak gözüküyor.
  bugüne kadar hiçbir belgeselde o görüntüleri nasıl çekmişler, ne zorluklara katlanmışlar bilmemişsinizdir. bu belgeselin dvd'sinde her bölümün hikayesi, zorluklar ve güzellikleri yer alıyor ki bunlar bile başlı başına bir belgesel.