• son sınıfa geçtiğimden beri beni derin düşüncelere gark eden hededir. şimdi arkadaş ben 120 kişinin okuduğu bir sınıftan mezun olacağım, derslerim falan iyi, yüzde 10'a girip öyle mezun olacağım fakat heyhat, hocaların büyük kısmı beni tanımıyor, tanıyanların da büyük kısmı sadece yüz aşinalığı sayesinde tanımış oluyor, kalan o küçücük kısım hoca da referans mektubu olayını kabul etse bile ön şartları falan var, prensipli insanlar vesselam ben tek tek yazacağım falan diyor bir hocam, şimdi ben ondan 10 tane referans mektubu istediğimi söyleyince tabi o da reddediyor, sayıyı azaltıyorum ancak öyle kısmen halloluyor ya da olacak işim. tabi insan düşünüyor ya bu mektuplar okunmuyorsa, bu insafsızlığı yapmaya değer mi, niye beni burada stresten strese sürüklüyorsunuz, verin mektubumu, alınmazsam da evrak gibi bok püsür sebeplerle reddetmesinler, adam gibi olmadı daha iyileri vardı desinler. ben daha başvuru aşamasında boğuldum boğulacağım halbuki. hallahalla yah!
  • en gereksiz yazı turu dalinda bu yil da oscara aday mektup.

    sansli olanlar referans mektubu almakta da problem yasamiyor.
    bu da sans faktorune bagliysa bu iste bir terslik var demektir.

    aylarca yatan ve hicbir is yapmayan arkadasim, okulu zar zor bitirmesine, bitirme tezinin yarisini hocasi yazmis olmasina ragmen linkedin'de 'sahaneydi, super sonuclar cikardi, bir tanecikti' gibi ovguler aliyor.

    bana denk gelen hocaya bakin: adama tezimi ingilizce yazmak istedigimi soyleyince 'once bir test edeyim ingilizceni' diyor. on senedir uzerinde calistigi makalesini getirip 'ingilizcesini duzelt' diyor.

    makaleyi neredeyse yeniden yaziyorum.
    benim yazdigim haliyle gonderiyor.

    tezimi yaziyorum, 'ingilizcen kotu' diye burun kiviriyor. uds'den 92, toefl'dan 262 alinca biraz rengi atiyor.
    'eh idare edermis' diyor.

    ama herif hocam, yani baska yerlere basvuru yapasim var ama referansi lazim.

    ben saf saf uc bes basvuru yapip hepsinden red aliyorum.
    sonra bir bilen diyor ki: 'sen basvurmayacagin bir universiteye de referans istesene, ac bir bak'

    referansini okuyunca ne goreyim!
    benim icin yazdigi referans mektubunda doktora ogrencisini ovmus.
    benim onunla birlikte calistigimi yazmis.
    onun projesini anlatmis.
    benim icin de buyuk harflerle 'average' yazmis.

    simdi yazilanlari okuyunca 'tanimiyorum' yazsaydi daha iyiydi diye dusundum.
    basvurdugum bes universiteye herifin doktora ogrencisini ovdugu referans mektuplarini gondermisim.
    buyuk harflerle 'average' oldugumu dusundugunu beyan ettigi.

    kim kimi degerlendiriyor arkadas?
    hangi niyetle degerlendiriyor?
    neden tek tarafli bu degerlendirme?

    neden ogrenciler de hocalara referans olmuyor?

    en son fortran77'de kalmis hocalarin, matlabda simulasyon yapan ogrenciye referans yazmasini bekliyoruz.

    cevabini bilmedigi sorulari, kendi akademik calismalarinda isine yarayacak stepleri, ogrencilerine 'take home exam' yapip soran adamlar ayni ogrencileri degerlendiriyor, 'good', 'very good', 'average'.

    kendisine yonelttigim her soruyu ustalikla bana 'odev' olarak veren, bir de konu uzerine rapor yazmami isteyen adamin 'average' referansi yuzunden bircok universiteden kabul alamadim.

    kim kimi degerlendiriyor arkadas?

    kendini surekli gelistiren, yeni teknolojileri ogrenen, alanindaki gelismeleri takip eden uretken hocalari tenzih ederim.

    ama uc yayinla profesor olundugu donemleri bilen birisi olarak, ofisinde yatip 'profesor maasi ne kadar ki yeaa' diye sikayet ederken, derslerine asistanlarini sokan guruhun da gozune sokarim, o ogrencilere referans yazacak son kisi sizsiniz.

    o boynuz o kulagi nasilsa gececek.

    siz hasbel kader sistemin o gunlerine denk geldiginiz icin konforlu ofislerinizde pineklerken o boynuzlar o kulaklari nasilsa gececek.

    hatta siz biraz 'average'in anlamina bakin, ingilizcenizi gelistiredurun, o boynuz o kulagi coktan gecti bile.

    isbu entry 'referans alicam da nasil alicam' diye endise eden tum ogrencilere adanmistir.
  • her güne "seviyorsam gidip konuşayım bence" diye başlayıp, reddedilme korkusu yüzünden açılamamak sebebiyle istemeyi ertelediğim mektup. bir hocanın "hiç vaktim yok, kimseden alamazsan en son bana gel" şeklindeki reddine aylar önce "sana hoca mı yok kızım boşver" diye teselli bulmuş olsam da, türkiye'deki akademisyenlerin ego sorunu ve yüksek lisans başvurularının yaklaşmasıyla 35 yaşına kadar evlenmezsem seninle evlenirim mantığı artık çok uzak gelmiyor. referansını vermeyi kabul edecek ilk hocayla ciddi düşünüyorum.

    edit: istedim, verdi. sonuçta seviyorsanız gidin konuşun bence.
  • kopyala yapistir yapmayip size ozel yazildiginda boyle gozlerinizi yasartir. farkli ulkelerde olsaniz bile bir kosu gidip yuzyuze tesekkur etme ihtiyaci hissettirir.
  • merak içinde bırakır. şimdi dersinize hiç prof. girmemişse ne yapacaz? ne edecez? doç. onaylı mektubları amerikalar ipler mi? başka fakültede ki tanıdık prof.lardan istesek olurmu? kabul edilirmi diye çok merak ettirir bu meret.
  • bir hocamla aramda söyle bir diyaloga sebep olmuştur:
    hocam: sen yaz getir, ben imzalarım.
    ben: hocam o zaman siz imzalayın simdi ben sonra yazarım.
    hocam: yok artık o kadar da değil.

    öğrenci milleti hemen bokunu cıkarıyor.
  • ingiltere'deki okullara yüksek lisans başvuruları için 2, abd içinse 3 referans mektubu gerekmektedir. referans mektubu, projesinde çalıştığınız, en çok dersini aldığınız veya sizi en çok tanıyan hocalardan alınmalıdır. hocalardan referans mektubu, başvuru yapmadan haftalar önce istenmeli ve hocalara gerekli zaman tanınmalıdır. referans mektubunu rahatça istemek için üniversite öğrenimi sırasında ders, bitirme projesi ve hocaları seçerken stratejik düşünmek ve tüm bunlara gereken önemi vermek ve saygıyı göstermek gerekir.
  • yazma sozu verip, basvurunun son saatlerine kadar yazmayanlari, insani deli edenleri de var. basvuruma 10 saat kalmis, hala tik yok bir hocadan. yazicam dedi, doktora ogrencisi yazdi, tek yapmasi gereken onu okuyup onaylamak.

    ama gel gor ki yapmiyor kadin. mail de attim "urgent: bidi bidi" diye umarim fark eder de onaylar. ısin kotusu kadin tatildeymis * ve ben turkiyede o amerikada oldugu icin bu sabah gec kalksa/oyalansa benim basvuru tarihi kaciyor.
  • basvuracaginiz bolumle ilgili calisan, tanidiginiz, sizi taniyan, birlikte en az bir proje yaptiginiz, insafli, adil hocalardan alinmasi gereken mektup. tabi boyle hocayi bulabilirseniz, bir de isminin onunde prof varsa sirtiniz yere gelmez, ben diyim. *
  • kalburüstü hocaların yani professör ve doçentlerin bazen üşenip asistanlarına yazdırıp sadece imza attıkları mektuptur. akademik hayatta en çok yüksek lisans ve doktoraya kabul edilmek için yararlar. iş hayatındaysa genelde referanslar, referansı veren kişiye telefon açılıp alınmasından dolayı etkinliği daha azdır.
hesabın var mı? giriş yap