siyah lale

• aslında tam siyah olmayan lale çeşidi
  rengi mor-siyah yahut mor-kahverengi olur, kadifemsi bir rengi vardır.
  soğanı toprağın 10 cm içine, 12-15 cm'lik aralıklarla ve sonbahar sonlarında dikilmelidir. 60 cm'ye kadar büyürler, şubat ve mayıs arasında çiçek verirler. kesilmelerinde bir zarar yoktur, soğanı daha sonra tekrardan kullanılabilir.
  siyah lalenin bir diğer adı queen of night'tır.
• alexandre dumas'in türkçeye siyah lale basligi ile çevrilen romani için (bkz: la tulipe noire).
• alexandre dumas'ın güzel bir hikayesi olmasının yanısıra son zamanlarda yaratıcı! turk spor basınının fenerbahce'den ayrılacağı kesinleşen pierre van hooijdonk'a olan sevginin göstergesi olarak yakıştırdıkları sıfat tamlaması
• koyu mor lale'dir.
  bazısı kopkoyudur. ama siyah değil.
• http://www.iksd.org/lale_siyah.asp?m=2
• bana boyle romanlarla gelin sayin bayim,
  ıcinde tarih, siyaset, ask, ihtiras,mutlu son olacak.
  ve butun bunlari da max 200 sayfa civarlarinda basaracak.
• (bkz: black tulip)
• katre-i matemdir.
• tatlı bir aşk hikayesine ev sahipliği yapan ve olayların lale etrafında döndüğü alexandre dumas kitabıdır.
  
  kitap konu olarak güzel ama anlatış biçimi çok aceleye getirilmiş gibi geldi. karakterlerin içine belli bir yerden sonra giremiyorsunuz.
  
  sanki yazara lale hakkında bir roman yaz da görelim diyerek, rica üzerine yazdırılmış bir kitap gibi.
  
  puanım 6/10
• alexandre dumas'ın kısa ama güzel eserinin adı. üslubu sayesinde kitap akıp gidiyor,iki günde bitirebilirsiniz...
  
  konu:
  
  siyasi olaylar yüzünden infaz edilen iki suçludan birinin vaftiz oğlu olan van baerle,içeriğinden hiç haberi olmadığı mektup yüzünden ömür boyu hapis cezasına çarptırılır. bu cezadan önce van baerle lale yetiştirmeyle,en önemlisi siyah laleyi yetiştirmeyle uğraşır,o kadar önem verir ki onlara,tutuklanırken dahi soğanlarını yanına almayı ihmal edemez. tutuklu kaldığı sürede rosa'yla tanışması aşkı,mahkumken bile laleyi görebilme isteği umudu,komşusu boxtel'in kıskançlığı ve geç de olsa gelen adaletle kısa ama güzel bir maceraya girersiniz.
  
  kitaptan:
  
  "ve nihayet gözümüzü dört açmamız lazım" dedi,hapse girdikten sonra daha da şüpheci olmaya başlayan van baerle, "çünkü kedilerden ve farelerden daha tehlikeli bir hayvan var"
  "hangisi?"
  "insan! sevgili rosa..." (s.109,iş bankası)
  
  "bazen insan kendisinde çok mutluyum deme hakkını asla bulamayacak kadar çok acı çeker" (s.225)
  
  "van baerle bir ressamdı,yani doğanın harikalarını çirkinleştirerek tuvalin üzerine aktarmaktan başka bir işe yaramayan bir tür deliydi" (s.42)