• bu işte hatasız ve en uygun çözümün çavuşlardan geleceği inancım, her ay sonu stok sayımında beni haklı çıkarıyor. askerdeyken 115 kişilik kazan mevcudunu ilk sayışta 114, ikinci sayışta 113, üçüncü sayışta 116 ..... (n>10) n. sayışta 115 olarak çıkarabilen ve oradan end satırına dallanan yetenekli çavuşlarımız vardı. illaki her ictimada bu yaşanır ve nereden yarattıkları belli olmayan eksik askerleri tamamlarlardı. ha şimdi biri çıkıp 'olm envanter başlığında bile askerlik anısı anlatıyorsun aq' diyebilir diye lafı toparlıyorum.

    her firmaya envanter sayımı için askerlikte çavuşluk yapmış kişiler seçilmeli. mesela depo sorumlusu arayan firmalar, istenilen nitelikler listesine 'tercihen askerde çavuş olarak görev yapmış' şeklinde bir madde koymalılar. emin olun o envanter illa ki tutar.
  • her sene ya da her mali yıl sonunda şirletlerin depolarında bulunan stokların fiziksel adetleri ile sistemlerinde görülen rakamların birbirleri ile aynı olup olmadıklarını görmek amacıyla yapılan işlemdir.. ayrıca audit firmalarının, dış denetim verdikleri bir müşterisine (ki bu da bir şirket oluyor), yıl sonu mali tablolar denetimine başlamadan önce bu müşterisinin stoklarını tuttuğu yerlere birer ikişer asistan denetçi göndererek yaptıkları işlemdir..

    stok sayımı genelde aralık ayının son günleri ya da ocak ayının ilk günlerinde yapılır.. çoğu zaman bu günler 31 aralık ile 1 ocak gibi hassas dönemlere de denk gelir ki, hem denetimi yapan denetçi hem de denetlenen şirketin görevlendirdiği şirket personelini ızdıraplardan ızdırap beğendirir..

    stok sayımlarında dikkat edilmesi gereken nokta, literatürde cut-off process diye adlandırılan, dönem sonu ve yeni dönem başı itibariyle kesilmiş olan son bir kaç irsaliye faturasına bakıp burada yazan bilgilerin stok kartlarındaki bilgilerle bire bir tutup tutmadığını kontrol etmek ve böylece dönem sonu kesilen son faturadan sonraki envanter tutarının sistemden çıkan son envanter listesi toplamı ile aynı olup olmadığına bakmaktır..

    bir çok firmadan binlerce sayılacak stok olabilir ve bunların tümünü saymak bazen günler bile alabileceğinden genelde denetim firmaları "full scope" yerine "sampling" 'e gider ve sadece tüm stokların önemli bir yüzdesini oluşturan en değerli kalemlerin sayılmasını kafi görürler.. burada da yapılması gereken müşteriden temin edilen son envanter listesinde görülen stoğun miktarı ile depoda o ürün içiçn yaptığınız fizilsel sayımın birbirini tutup tutmadığıdır.. mesela kutu şeklinde mallar sayılıyorsa, bu kutuların içinde gerçekten de kutu üstündeki etikette belirtilen adette mal olup olmadığı, ya da sıvı maddeler sayılıyorsa yine bidon, şişe üzerinde yazan litre rakamının mevcut olmadığıdır..

    bu sayımları yaparken bir de tabi müşterinin bu stokları tuttuğu deponun fiziksel koşullarının nasıl olduğu, mesela depoda bulunan stok malzemelerinin zarar görme ihtimalini doğurabilecek derecede bir sakat durumun (tavan akması, rutubet, sızıntı vs..) depo içinde olup olmadığını kontrol etmek gerekir..

    tüm bu işlemlerden sonra, boş bir kağıda o sayımda bulunan her bir görevlinin (depocu, teknisyen, denetçi vs..) adlarının, görevlerinin ve tabiki imzalarının yazılı olduğu bir tutanak alınmalıdır..
  • düzensiz bir stokta yapılıyorsa auditi bırakma veya hiç başlamama sebebidir.

    edit: imla
  • yıl olmuş 2023, hala stok sayımı sebebiyle firmalar yılbaşı öncesi satışları durduruyor. yılbaşı öncesi acil bir malzeme ihtiyacı olduğu zaman, ki her zaman oluyor, sıçış modu açılıyor. tamam arkadaş, siz sayım yapıyosunuz da biz de burada proje bitirmeye çalışıyoruz.

    tanım: işlerin aksamasına sebep olan çağ dışı bir uygulamadır.
  • üniversite yıllarımda müptelası olup, dersleri hatta bazı vizeleri kaçırmama sebep olan iştir.

    sayılacak mağazanın büyüklüğüne ve envanterine bağlı olarak 2 kişi ila 30 kişi arasında değişen ekiplerle gerek şehir içi gerekse şehirler arası yolculuk yaparak türkiye'nin herhangi bir yerindeki bir mağazanın envanterini, elimizdeki barkod okuyucu cihazlarla sayıp, sıradaki mağazanın gelmesini beklerdik.

    mesela en güzel ve unutamadığım sayım maceram batı ve orta karadeniz'deki tiffany mağazalarının sayımlarıydı. başladığımız nokta olan sinop'taki tiffany mağazasının sayımı için dört kafadar otobüsle yola çıkıp ankara'dan kastamonu üzeri sinop'a geçmiştik. ardından, eşsiz karadeniz manzarasını seyrederek sayım yapacağımız mağazayı bulmuştuk. mağaza müdürü sayım öncesi bizi sahildeki balıkçı tezgahlarının olduğu yere götürüp hepimize balık ekmek ısmarlamış ve hatta balık ekmekleri manzaralı yerde yiyelim diye bizi muazzam bir koya götürmüştü. sonrasında mağazaya geçip hızlıca sayımı bitirmiş akşam üzeri şehirden ayrılmıştık. bir daha yolum düşer mi bilmiyorum ama orta ve batı karadeniz'de mükemmel insanlar tanıdım, eşsiz yemekler yedim. o gün başlayan tur, sırasıyla zonguldak, çaycuma ve orada. trenle karabük'e oradan da safranbolu'ya kadar sürmüştü.

    velhasıl türkiye'de gezmediğim şehir, konaklamadığım ucuz otel ve tatmadığım lezzet kalmadı diyebilirim bu sayede. yol, konaklama ve yemek de şirketten olduğu için daha bir şevkle çalışıyordum.

    öğrencilik yaptığım ankara kışın ayazında titrerken; ben mersin'in tatlı serinliğinde, sayımdan sonra hangi tantuniciye gitsek diye düşünürdüm. adana'daki sayımlarda (ki ekseriyetle tekstil firmalarının sayımları gece veya sabaha karşı biterdi) sayımdan sonra işkembe çorbası mı içsem yoksa şırdan mı gömsem diye düşünürdüm.

    güzel taraflarını bir kenara bırakırsak; koçtaş ve carrefoursa gibi insanı hayattan soğutan, baş ağrısından kıvrandıran sayımlar da azımsanamayacak kadar çoktu. bir koçtaş şubesinin envanter sayımı en az 3 gün sürüyordu. gündüz depo ve dışarıdaki ürünlerin sayımı başlıyor, saat 22.00'dan sonra da mağaza kapandığı gibi asıl zor olan mağazanın içindeki envanterin sayımına başlıyorduk. en ufak vida ve contaya varana kadar her şeyi saydıktan sonra ekip olarak üçer kilo vermiş olarak olay yerinden ayrılıyoruk.

    aradan geçen 2-3 yılın ardından sayım operatörlüğü yapmaya başlamıştım. biraz liderlik vasfım biraz da olgun karakterim ama ağırlıklı olarak iş disiplinim sayesinde operatör oldum. yaptığım iş ise bilgisayar başında oturup tüm sayımın verilerini kendi sayım sistemime girmek ve mağazanın bize bildirdiği envanter ile karşılaştırmaktı. sayım kazasız belasız bittikten sonra da teyit için boş bir kağıda "mağaza ve depolar sayıldı toplamda x adet ürün tespit edildi" gibisinden bir rapor yazıp mağaza müdürüne imzalatıp ardından sayım sorumlusu olarak imzamı atıp raporu firmanın merkezine gönderiyordum.

    çalıştığımız firmaları da yazayım ayıp olmasın:

    marks & spencer, gap, hotiç, reebok ve adidas grubu, intersport, colin's, koçtaş, carrefoursa, tiffany, ströer, boyner, ykm, collezione, watsons, mac cosmetics, flormar, gs store, ipekyol, zara, koton, özdilek, e-bebek.
  • yılda bir kere stok eşitlemek için kesin olarak yapılan,bunun dışında şirket prosedürlerine göre farklı aralıklarda gerçekleştirilen sayımdır.eğer lojistik hizmeti veren 3. bir parti kullanılıyorsa sayımlar çapraz gelişir ; hizmet alan,hizmet veren ve sistem olmak üzere 3lü mutabakat gerçekleştirlir.teoride oldukça basit görünen bu işlemin pratikteki sonuçları ise nesilden nesile aktarılıp ibret alınması gereken hikayeler yaratır.yılbaşının hemen ertesi günü sabah 05:30 da uyanmış bünyeler daha yorganın sıcaklığını atamamışken depoya salınıverilir.sadece çay ile besin ihtiyaçlarını karşılayan(nitekim herkes her seferinde yemeği atlayalım da çabuk bitsin psikolojisindedir) bu mavi-beyaz yaka halayı 00:30 dan önce son bulmaz.söz konusu aktiviteye ilk kez katılacak kişi ve kişilere tavsiyeler ise;
    -yarım parmaklı eldiven kullanın(parmaklar tam da olsa donacaksınız zorlamayın,bari rahat rahat yazın yazacaklarınızı)
    -2 çorap giyin.benim ayaklarım üşümez diye artislik yapmayın.
    -kat kat giyinin.aynı kıyafetlerle deniz kenarında kalabıleceğiniz gibi katları tamamladığınızda buzullarda balık avlayabiliyor olun.
    -bere takın.ben kulaklarımı soguktan morarmıs sevıyorum dıyorsanız takmayın.
    -ayakkabı-botlarınız rahat olsun.
    -soguk hava deposunda burnunuzdan nefes almaya çalışın.

    ve son olarak--

    -o stok asla ilk seferinde tutmayacak.metin olun.
  • maliyetçilerin benden her ayın son günü yapmamı istediği benim de he he yaptım dediğim hadise. çünkü sayım yapmak takribi 2 haftayı alıyor. el insaf be birader.
  • yaklasik 3 yilimi sayim baskani olarak heba etmis, 100.000 metrekarede 250.000 parcayi onar kisilik uc vardiya ile uykusuz 10 gunde elden gecirme aktivitesi. online vs offline tartismalari, mobile database'ler, memory leak'ler motorola'nin mina koyimler, "abi kilitlendi bu" lar, cubuk kraker gibi harcanan etiket yazicilari, lambader karekodlu 3'lu koltuklar, kisacasi omur torpusu.
  • %98.6 oranındaki auditçilerin aslında yapmadığı ve yaptım dediği hamallık.
    (bkz: küsürata dikkat biri fena saldı)
hesabın var mı? giriş yap