• (bkz: bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum)
  • senin yasadigin ulkeyi kuran adam her soyleminde ogretmenleri over, yere göge koyamassa/mensup oldugun dinin peygamberi ve ileri gelenleri ogretmenleri (o zamanlar bu kavram yoktu ama ogreten insanlari diyelim) overek yukseltirse, biz putlara tapmaya bayilan ve onlarin her dedigini emir sayan gerizekalilar tabiki bu laflari kicimizdan anlar ve ogretmenleri elestirilemeyecek, ulasilamayacak bir pozisyona koyariz. bundan mutevellit cok normal karsiladigim olay, bizden de baska birsey beklenemezdi.
    p.s: ogretmenlere saygim sonsuzdur, yata yata para kazandiklarini dusunmuyorum ve ben olsam o kadar zor bir meslegi (ogrencilerle ilgilenmek) yapamazdim diyorum ama bu onlari ve yaptiklarini sorgulamayacagim anlamina gelmez. benim elestirdigim ogretmenlik degil, bu meslege adeta tapilarak tabulastirilmasi
  • böyle olmadığını ve asla olmayacağını bilsem de, keşke başlıktaki gibi olsa diyerek yürekten dilediğimdir.

    özellikle ilkokul öğretmenlerine bu ülkede ne kadar teşekkür edilse, yüksek maaş verilse ve kutsallaştırılsa da hakları ödenmez düşüncesindeyim.
  • aşırı kutsallaştırma falan bilemem de öğretmen sadece sistemin uygulayıcısıdır. elinde sihirli değnek yok. sistemi iyileştirdiğinizde mesleğin kalitesi de kendiliğinden yükselecektir.
  • adaletsizliğin (maaşlarının çok düşük olması, devlet okullarındaki yapısal sorunlar, vs) üzerinin öğretmeni kutsallaştırarak örtülmeye çalışılmasındandır.
  • ana-babasinin egitip adam edemedigi hanzolara hem egitim hem ogretim yapmaya calisan insanlarin haklarinda atilip tutulan sicmik.

    anasi-babasi bu dallamalari siklemeyecek, sirtindan sopayi eksik etmeyecek, saldim cayira mevlam kayira hesabi salacak picini disariya sonra aman da ogretmenler cok rerero.

    aile yapin ne ki ogretmen sana ne yapabilir, kodumun davari !
  • öğretmenlerin öğrenciler ya da veliler tarafından tekme tokat dövülüp, bıçaklandığı, derste öğrencisi tarafindan hakarete uğradığı ülkede mi kutsal öğretmenlik? şahsen hiçbir mesleğin kutsal olduğuna inanmam, sadece bireysel olarak herkesin hak ettiği saygıyı görmesi gerektiğine inanıyorum; ister öğretmen olsun ister mühendis isterse hamal. ülkede sadece herkesin dilinde bu önerme, ama pratikte bırak kutsallığı (ki olmamalı) birey olarak hak ettikleri saygıyı bile görmüyor öğretmenler. tıpkı diğer meslek gruplarında ezilen bireyler gibi.

    pratikte hükmü olmayan bir düşünce bu kisacasi.
  • kemalizmin başlıca amacı geleneksel toplumu ve değerlerini yok edip, batılı örneğe göre yeni bir toplum inşa etmek olduğundan, yukardan aşağı, emir komuta yoluyla toplum mühendisliğine soyunmuştur. dolayısıyla, öğretmenler kemalizmin bir nevi siyasi komiserleri ve bu beyin formatlama sürecinin uygulamacılarıdır.

    bu köylülerden devşirilmiş ve gene ona karşı silah olarak kullanılan eğitim camiasına fazla maddi imkanlar sunulamadığı için, mecburen sahte bir kutsallık uydurulmuş ve mümkün mertebe toplumda itibar sahibi olmaları amaçlanmıştır.

    bu çakma kutsallığın hz. ali vs. zatların sözlerine dayandırılması girişimlerine karşı hemen belirtelim. hz. ali'nin bahsettiği öğretim, marifetullah(allah'ı bilme ve tanıma) ekseninde olan bir bilgilenme sürecine tekabül eder. positivist, materyalist bir eğitim söz konusu olduğunda, hz. ali'yi misal göstermek abestir.

    peki kemalizm başarılı olabilmiş midir?

    elbette hayır!

    çünkü modern toplum ve onun değerleri olarak bildiğimiz her şey sanayileşme ve altyapı değişiminin bir ürünüdür. bu işler öyle mandolin çalmayı öğretmek ve iki yunan klasiği okutmakla olmaz. tarım toplumunu, sanayi toplumuna dönüştürebildin mi? sen ondan haber ver.

    bu açıdan kemalizm tam bir fiyaskodur ve daha kötüsü türk kültürü üzerinde ağır bir tahribat oluşturmuştur.
  • kötü öğretmenler tarafından eğitildiğini iddia eden kişinin önermesi. somut bir iddia yok. bahsettiği aşırı kutsallaştırma havada kalıyor. nedir aşırı kutsallaştırmak? bir örnek ver anlayalım.

    öküzün birisinin gelip "eti senin kemiği benim hocam" demesi aşırı kutsallaştırmak mı mesela? aynı adam sonra gidip ilk sorunda o öğretmenin ağzını burnunu kırıyor ya da olmadık şeylerden meb'e şikayet ediyor.

    ta bin sene öncesine ait iki deyim yazıp da buna dayanarak saçma sapan bir iddia ortaya atmak saçma. bana gelir dersin ki öğretmenlere sırf öğretmen oldukları için şu kolaylıklar sağlanıyor, hakları olmadıkları halde şunları yapıyorlar, rüşvet alıyorlar...

    senin karakterini bozan hocaların da, kişisel tecrübelerin ve üzüntülerin de, ananın babanın kardeşinin mesleği de genelleme yapman için yeterli değildir.

    öğretmenlerin çoğunun öğretebilecek kadar kaliteli olmadığına ben de inanıyorum ama senin derdin bence bu değil. böyle olsaydı bunu vurgulayan bir başlık açar, derdini öyle anlatırdın.

    ne doğru düzgün anlatımı destekleyecek örnek var, ne başlık yazıda anlatılmak isteneni ifade ediyor. öğretmenlerinin pek başarılı olmadığı ortada da, konumuz o değil. otur, sıfır.
  • bu algıyı sokan kim? öğretmenler.
    hazır bulmuş küçük yavrucakları ilk günden başlar öğretmenler şöyle iyidir, böyle kutsaldır. atatürk de öğretmendir vs. kendi kendinin goygoyunu, reklamını yapar.

    sonra da büyüyüp adam olursa bana baksın diye doktora gittim şöyle güzel davrandı meğer öğrencimmiş, avukata gittim öğrencimdi diye sallar. siktirsinler
hesabın var mı? giriş yap