sorunsallar (1)
  • eger tıp okumak istiyorsanız,doktor olmak istiyorsanız kesinlikle ama kesinlikle kimseye kulak asmayın ve hemen tercih edin.morgda nöbet turulmaz,ölüler geceleri beklenmez.bunlar şehir efsaneleridir.yalandır.kadavra sadece 2-3 dönem anatomi derslerinde görülür o da zaten her fakültede olmaz daha kucuk fakültelerde maketlerle çalışırsınız.korkmayın.eger çok severek geldiyseniz fakülteye hiçbir ders ve sözlü size zor gelmez.derslerden kalmanız çok zordur.zaten tempoya ayak uydurup bir şekilde dersleri verirsiniz.yüzlerce sayfa kalınlığında kitaplar vardır evet ama bunlar bir gecede okunup bitirilmez.kimse sizden böyle bir şey beklemez.zamanla bölüm bölüm kaynak kitap olarak açılır ve okunur.bir hastalıkla ilgili açıp ya tedavisi nasılmış bakarsınız ya da etyolojisine falan bakarsınız zaten piyasada bir sürü özet tıp kitabı var.tus dan da korkmayın zaten temel bilgileri okulda ogreniyorsunuz eger düzenli çalıştıysanız son bir yıl iyi bir tekrarla çok iyi fakültelerde uzmanlık yapabilirsiniz. tembel bir öğrenciyseniz de birsürü tıp dersanesi var.imdadınıza yetişiyorlar.nöbetler lisansta çok ağır değildir.ilk 4 sene neredeyse hiç nöbet olmaz.son 2 sene sıklaşır.

    gelgelelim hangi fakülte diye sorarsanız istanbul tıp fakültesi derim (halk arasında bilinen adıyla çapa tıp).hacettepe de çok iyi ama bence vaka sayısı ve çeşidi açısından cerrahpaşa da dahil olmak üzere hiçbiri itf yi geçemez.istanbul tıp fakültesini çoğu anabilim dalı türkiyede referans merkezi olarak bilinmektedir.mesela ayaküstü uğradığınız bir poliklinikte milyonda bir rastlanan bir hastalığı görme şansınız vardır.uygulamalarda görmediğiniz vaka kalmaz.her anabilim dalında yandalların da hocaları ayrı ders anlatır.mesela bir çok fakültede dahiliye derslerininin hepsini 2-3 hoca anlatırken ki bunlar da ya doçent ya yeni prof olmuştur,itf de dahiliyenin bi romatoloji bölümünde en az 5 hoca 5 ayrı konuda çok iyi uzmanlaşmıştır ve bu kişiler kendi konularını size ayrı ayrı anlatırlar. hayatının tümünü nefrolojiye vermiş bir kişiden nefroloji dinlersiniz. bir çok fakültede olmayan bilim dalları itf de vardır. hoca sayısı ve uzman sayısı en çok olan okullardan biridir.

    son olarak eger ki tıp okumak istiyorsanız tıp yazın diye üstüne basa basa vurguluyorum.puanınız derece yapanları kabul eden bir üniversiteyi tutuyor diye bi mühendislik falan yazmayın.yoksa benim gibi 2 yıl boğaziçinde okuyup sonra eşek gibi toy dersane çocuklarıyla test çöze çöze sınava tekrar hazırlanır sonra kafanıza vura vura kendinizden 2-3 yaş küçüklerle tekrar üniversiteye başlarsınız.
  • iyi bir üniversite istiyorsanız bu dakika dahil önce ellerinizi klavyeden çekmekle başlayın ve son gübe kadar çalışın.son hafta konu tekrarlarınızı iyi yapın aksi takdirde bu başlık sizin için 14 haziranda sonra hiç bir şey ifade etmeyecektir ki bu da bizi çok üzer gençler.
  • şimdi puanlar açıklandı. tercih kitapçığınız elinize geldi. baktınız kitapçığa ve aklınıza şöyle bir cümle geldi;
    "ya yazayım vakıf üniversitelerini. fıstık gibi burslu okurum. cebimdende 5 kuruş çıkmaz. havamıda basarım.!"
    bu cümlenin noktasından sonra, hemen tercih kitapçığını açıp, bütün vakıf üniversitelerinin üstünü karalıyor ve kesinlikle yazmıyorsunuz. o güzelim puanınızı yazık etmeyin. ne varsa devlette var.
    (bkz: çeken bilir)
  • eğer paranızla rezil olmak istemiyorsanız, kocaman bir hiçe birçok üniversiteninkinden daha fazla harç vermek istemiyorsanız dumlupınar üniversitesi' ne yer vermeyin tercihlerinizde. hadi o hatayı yaptınız diyelim, kesinlikle bakın büyük harflerle yazıyorum ısrarla altını çiziyorum kalın kalın "kesinlikle" eğitim fakültesinin adını ağzınıza bile almayın. yakarlar gençler benden demesi.

    bu arada kendi salaklığındır üniversiteye bok atıyorsun diyenleriniz olabilir. doğruyu söylediğimi anlamaları için tecrübe etmeleri gerekir ki bedeli en az -4- sene kütahya' dır, dpü' dür, yazık günah..

    (bkz: benden söylemesi)
  • hayatınızdaki yegane amaç para kazanmak ise; boğaziçi matematik yazın ve eğitiminizi "öğretmen olmak" üzere yönlendirin. öğretmen olun, bütün emeğiniz "özel ders vermek" üzerine olsun. yaklaşık 6 senelik yatırımla, her ay bir cherokee alacak seviyeye gelmeniz işten değildir. doktorluk gibi sıkıcı ve had safhada sorumluluk yükleyen, mühendislik gibi amelelik yaptıran bir iş de değil üstelik.
  • ince eleyip sik dokuyun, hayatinizin geri kalaninda ne yapmak istediginizi seciyorsunuz sonucta, yok sosyal ortami nasilmis, yok iste aileden uzak durayim kafama gore takilayim havalari, bos isler bunlar farkinda olun, fabrikasyon bir kisiliginiz yoksa her istediginizi hemen her yerde yapabilme sansinizin oldugunu unutmayin, universite yasaminin kullan-at prensibine dayali oldugunu da dusunursek sececeginiz meslek disindaki noktalari gormezden gelmeniz gerektigi gercegini yadsimayin. ayrica beraber eve cikariz kanka bak, gel ucumuz de burayi yazalim seklindeki onermeleri elinizin tersiyle itin.
  • kesinlikle anadolu üniversitesi inşaat mühendisliği bölümünü yazmayın.

    1. yaz okulunda bölüm dersleri açılmıyor.
    2. ha başka okuldan alırım dersen etcs kredisi uyanını bulman pek mümkün olmuyor.
    3. büt yok
    4. bazı üniversitelerde mümkün olan yoklamayı ve dersi ayrı zamanlarda verme durumu yok. misal a dersini aldın kaldın ama yoklamasını verdin diyelim daha sonra aldığında da tekrar vereceksin yoklamayı ve çakışan dönem derslerinide alamayacaksın yani direk uzadı okul.
    5. bazı derslerden geçmek imkansız. ( yani bildiğin imkansız. ayrıntısı için mesaj atın )
    6. kampüs dağın başında.
    7. ingilizce hazırlık bile o dağın başında artık.
    8. bu bölümün 1 ( bir ) tane bile yapı ve çelik anabilim dalı hocası yok. gelen dışardan gelip ders veriyor.

    edit :

    artılarını da yazayım bari ;

    1. okul yakın zamanda müdek sürecinden geçti. eğer katlanıp mezun olurum diyorsanız yurt dışında kredisi epey yüksek bir bölüm.
    2. erasmus sistemi takır takır işliyor.
    3. muhabbet güzel.
    4. bölümden ev arkadaşı edinirsen pek fazla sorun yaşamıyorsun motivasyon açısından.
    5. % 100 ingilizce. yurt dışında iş bulmak oldukça kolay. ( buldular diye yazıyorum )
    6. labatuarlar gayet güzel.
    7. okuldan atılma yok. yani atılmak için yedinci yılın sonunda beş dersten fazla almadığın ders olması ya da o güne kadar verdiğin derslerin toplam ders sayısının yüzde yetmişbeşinden az olması gerekiyor. ( bu nasıl bir artıysa artık )

    bu bölümüm yerine malzeme bilimi mühendisliğini tavsiye ederim. bor çalışmaları ve güneş enerjisi artı su ile çalışan arabaları ile önemli işler yapıyor ordaki insanlar.

    bunların dışında eskişehir tam bir öğrenci kenti. istanbul ankara ve izmire ulaşım kolay ayrıca ucuz bir kent.
  • mühendislik fakültelerinde genellikle en yüksek puanla öğrenci alan bölümler bilgisayar mühendisliği, elektrik elektronik mühendisliği oluyor. eğer ilginiz yoksa "evet benim puanım yüksek, en iyi de burası" deyip bu bölümlere atlamayın. oda arkadaşım itü bilgisayar mühendisliği'ni bıraktı ve yeniden össye giriyor. bir durun düşünün benim hangi alanlara karşı ilgim var.

    boğaziçi üniversitesi'nin puanları yüksek diye en iyi boğaziçi'dir diye bir anlam da çıkarmayın. mühendislik okumak isteyenler için her zaman teknik bir üniversite daha iyidir. istanbul'da mühendislik okumak istiyorsanız itü yazın. kampüsleri çok güzel, merkezi yerlerdedir*. itü makina mühendisliği'nde okuyan biri olarak fakültenin camlarında boğazı, inönü stadı'nı görebiliyorum. okuldan çık yürüye yürüye taksim'e git istiklal caddesi'ne git dolmabahçe'ye git beşiktaş'a kabataş'a git.

    reklamı da yapalım: #14714772

    mekanik şeylere ilgisi olanlara da inşaat mühendisliğinden ziyademakina mühendisliği'ni tavsiye ederim. çok geniş bir alanda iş bulabilirsiniz çok fazla konuda eğitim alıyorsunuz daha yönlü olabiliyorsunuz. "bir erkeğe 5 erkek düşüyor" geyiklerine takmayın gülüp geçin, mimarlık'ta okurken kızlar kucağınızda ders almıyorsunuz sonuçta.
  • iletişim yazacaksanız gazi üniversitesini sakın tercih etmeyin başka bir yeri yazın. olmadı bir sene daha hazırlanın. ama gaziden uzak durun.
  • idealleriniz ya da babanızın ofisi yoksa içmimar/mimar/şehir planlamacısı olmaya kalkmayın.okuması da çok zordur, adam gibi işler yapması da. sınıfta projesini başkasın yaptıran birinin babasının ofisinde çalışmak durumunda kalabilirsiniz. sonra bi de sonunuz diğer paragözlere benzeyebilir mazallah. dünyanın her yerinden şehirlere şöyle bi bakın ne demek istediğimi anlayacaksınız.
hesabın var mı? giriş yap