• ümmetimiz, kıymetlimiz arapların 1917'de osmanlı'ya 30 bin şehit verdirerek osmanlı'yı kudüs'ten kovması olayı.

    şanlı ingiliz-arap birlikleri kudüs'e girer, arapların sevinç çığlıklarının kudüs sokaklarını 40 gün 40 gece inlettiği söylenir.
    arapların, şehre giren ingiliz allenby'e bir adeta bir kurtarıcı gibi baktıkları, kendisine ziyafetler verildiği de anlatılır.
    arapların ingiliz general allenby'i nasıl ilah gibi gördüklerini daha detaylı okumak için (bkz: allenby)

    ----
    ara not: tel aviv'e yolu düşenler bilir, allenby adında çok merkezi ve popüler bir cadde vardır tel-aviv'de. siyonist emellere hizmetine karşılık güzel bir jest. bu cadde bir diğer büyük cadde olan, bağımsızlık ilanının okunduğu cadde olan rothschild caddesi ile de kesişmektedir. varın işte siz düşünün arap kabilelerin kimlere hizmet ettiklerini.
    ----

    arapların bu şanlı günlerini kutlar, ektiklerini biçmelerini dilerim.

    http://ilberortayli.com/haber.php?haber_id=13

    hayatlarında allenby, lawrence, gertrude bell, şerif hüseyin gibi figür ve hainlerin adını dahi duymamış sığırların bu ihaneti anlamaları zor.
    biraz tarih okuyan zaten hicaz'dan yemen'e ırak'tan trablus'a ve çanakkale'ye kadar arapların yaptıkları hainlikleri bilir.

    ******
    appendix niyetine:

    açıp bir tarih kitabı okumayan, hadi kitabı geçtim youtube’da 5 dakikalık video ile bile öğrenebilecek bilimsel tarih gerçeklerine gözlerini yuman cahillere notlar;
    ***osmanlı, birinci dünya savaşı sırasında “cihat” ilan etti. böylece amacı, ortadoğudaki cephelerde ingiliz ilerleyişini püskürtmek, müslüman arapların desteğini sonuna kadar almaktı.

    ***gel gör ki, ingiliz bunu çok önceden görmüş, 1800’lerin sonundan itibaren arkeolog, seyyah, tüccar kılıklarında ajanları ile önce bölge halkını sosyolojik olarak anlamış ardından da aksiyona geçmiştir.

    ***arapların altın karşılığında rahatlıkla kendi yanlarına çekilebileceğini görülüp, üzerine de bir devlet sözü ile osmanlı’ya karşı arap isyanı başlatılmıştır.

    ***araplar burada, o çok sevdikleri(!) ümmet ve halifeye karşı ayaklanmışlar, birçok cephede osmanlı’ya karşı savaşmışlardır.
    lawrence’in örgütlediği araplar, ortadoğu’da osmanlı ordularını bertaraf etmekte ingilizler’in en önemli maşaları olmuştur.

    ***kanal seferi‘nde, filistin’de, medine müdafaası‘nda ve megiddo savaşı‘nda araplar osmanlı ordusunun on binlerce şehit vermesinde en önemli müsebbibdir.

    ***mekke şerifi hüseyin 10 haziran 1916’da osmanlı’ya ilk isyanı başlattıktan sonra, mekke ve taif’teki osmanlı türk askerleri vahşice öldürülmüştür.

    ***bu şerif hüseyin denilen adi bu isyanı, osmanlı topraklarının paylaşıldığı sykes-picot antlaşmasından her nasıl rastlantıysa birkaç hafta sonra başlatmıştır.

    ***mekke’de osmanlı’yı arkadan hançerleyen bu isyana rağmen, medine kenti ve peygamberin mezarı, başında fahrettin paşa’nın bulunduğu türk askerleri tarafından kahramanca savunulmuştur.

    ***arap destekli kuşatma boyunca, türk askerlerinin kumanyasında çekirge yediği tarih kitaplarında yazılır. askerimiz kavurma niyetine çekirge yemiş, çekirge unundan ekmek yapmış, çekirge kurusunu da çerez gibi yiyerek bir süre bu şekilde beslenmiştir.

    ***medine müdafaası diye tarihimize geçen bu şanlı direniş maalesef büyük kayıplarla sona ermiştir.

    ***kayıpların dışında, pek çok cephede esir alınan türk askerleri, tüm arap halkının gözleri önünde çöllere sürülmüş, saçları kazıtılmış şekilde çöllerde yürütülmüş ve ölümleri beklenmiştir. eziyet öyle seviyededir ki, askerlerin saç derilerine ingilizler tarafından kesikler atılarak kanatılması sağlanmış ve böylece çöldeki yılanların kan kokusuna gelmesi amaçlanmıştır.

    gelip burada “tarihinize ecdadınıza sahip çıkın” diyen sığırlar, fahrettin paşa gibi kahramanların adını bilmezler. gerçek müslüman, gerçek türk fahrettin paşa gibilerdir. saygı duyulacaksa fahrettin paşa’ya ve orada şehit olan türk askerine saygı duyulmalıdır, müslüman tüccarlarına, bedevi şerefsizlere değil.

    bu ve benzeri tüm eziyetleri medine müdafaası / çöl kaplanı fahrettin paşa kitabında okuyabilirsiniz.
  • sen evine ekmek getirmezsen eşini takmazsan aldatılınca da ağlamayacaksın. madem gerçekleri konuşmak istiyorsunuz osmanlının son döneminde rüşvetin meşrulaştığını, bürokrasinin, hukukun nasıl çöktüğünü de anlatsanıza?
  • mq yerinde manipülatif veya değil kulaktan dolma veya mesnetli öyle yada böyle herkesin üstünde konuştuğu bir konu hakkında bile yorum yapanları ohal ile korkutan ve kendilerine ekşi yazarlığı verilmişlerin olduğunu görmemizi sağlayan başlık. lan olum ohal bu işlere değil komşunla olan didişmelere bakıyor.
  • gelmis yine arap gotu yalayanlar.

    bakin o ove ove bitiremediginiz, torunu oldugunuz ecdadiniz dahi araplar hakkinda ne dusunuyor;

    "haber aldım ki abdullah, tlemsen'e gelmiş ve şehre hakim olmuş. karındaşı mes'ud, korkusundan kaleye kapanmış. 25 gün dayanmış. bizim leventler bakmışlar ki iş uzar, yanlarında kale muhasarasına yarar büyük top yoktur, aralarında müşavere etmişler:

    "sahte bir ricat hareketi yapalım", demişler; bizi kaleyi bırakıp kaçtık sansınlar. bu araplar gayetle arsız bir kavimdir. galiptik, mağluptuk bilmezler."türkler kaçtı" deyü kaleden çıkıp yağma hırsıyla üzerimize gelirler. o zaman onları haklar, kaleyi alır, emir abdullah'a teslim eder, cezayir'e döneriz.

    aynıyla böyle oldu. "hay türkler firara yüz tutup kaçıyor!"diyen kaledeki sultan mes'ud taraftarı araplar, leventlerin ardına düştü. leventler gerisin geriye hamle yapıp çoğunu kılıçtan geçirdiler. zira bu araplar, cenk sanatını bilmez bir kavimdirler. çölde çapulculuk yapmakla ordu halinde cenk etmeyi aynı şey sanırlar. cenk sanatını bilen ispanyol kafiri bile türk leventlerine daima mağlup olagelmişken, hangi akılla bilinmez, bu arap kabileleri olur olmaz yerde türkler'in karşısına çıkıp perişan olurlar. zira onlarda insan canı gayetle değersizdir. kulluklarını bilip tedbir alacakları yerde, "her şey allah'tandır" deyip budalaca ölürler. gerçi iyi ata binerler ve içlerinde cesur olanlar vardır. ancak atlarının koşumları bile gayetle iptidaidir. iyi silahları yoktur. olsa da kullanamazlar. ateşli silahlarla araları iyi değildir. sonra en büyük mağlubiyet sebepleri şudur ki, kitle halinde döğüşmenin kaidelerini asla bilmezler."

    barbaros hayreddîn paşa'nın hatıraları

    bu ulke size fazla,

    (bkz: yallah arabistan'a)
  • lan o değilde ucuz kurtarmışız *
  • isyanlarla dolu geçen bir yıldan sonra araplarla yahudiler barış içinde yaşıyorlar...

    https://www.youtube.com/watch?v=bgg8dgnx-bg

    keşke yunan galip gelseydi kafasının buna niye karşı çıktığını anlamak güç?

    işte kurtuluş savaşındaki yunan olmasada arkasındaki ingilizler burada galip gelmiş, rahat rahat müslüman müslüman yaşamışlar değil mi?
  • buna inanmayan varsa açsın filistin bayrağının anlamını araştırsın. o dönem arap ayaklanmasının sembolü olarak tasarlanan bayrak filistin kurtuluş örgütü tarafından filistin halkının bayrağı yapıldı.
  • ha tamam o zaman. kudüs'ü yahudilerin almasında bir sakınca yokmuş.
    (bkz: gerizekalı)
  • (bkz: thomas edward lawrence)
    hain arapların birbirlerine saplamalarını engelleyip biz türklere vurmalarına neden olmuş ingiliz subay. edmund allenby'nin 181.000 kişilik ordusunun toplamına bedel kişidir. amerika, savaşa henüz dahil değilken, onun yanına muhabirler yollar ki ülkedeki insanlara, lawrence'ı kahraman göstererek savaşa ısındırmak ve savaşa dahil olmak için. demir yollarını patlatır, şehirleri yağmalar ama en önemli işlevi orta doğu'yu şekillendirmesidir. arapları maymuna çevirmiş ve ne dese yaptırmıştır.

    (bkz: edmund allenby)

    kudüs fatihi derler ona ingilizler ve araplar. kendisi bir vikont'tur ve rütbesi mareşaldir. kudüs'e, 11 aralık günü kentin dini kimliğine saygı ifadesi olarak yaya girdi ve filistin yönetimini kurdu. von sanders yönetimindeki yıldırım ordularını megiddo ve nablus'ta hezimete uğratmıştır. ordunun başına atatürk geçtiğinde elde kalan çok az sayıda askerle halep önünde savunma hattı kurmuş ve allenby'i zor da olsa durdurmuştur. arapların favori ingilizlerinden. mısır yüksek komiseri hatta mısır'ın 1922'de bağımsız olmasında bile payı vardır. kudüs'e 30bin ila 40bin arası türk askeri şehit ederek girmiştir bu arap yalayıcılarının gözdesi. lloyd george'a noel hediyesi olarak vermiştir kudüs'ü. inanın dini açıdan hiç umrumda değil kudüsmüş beytüllahimmiş mescid-i aksaymış ağlama duvarıymış falan ama kudüs namustu. belli başlı şehirler vardır korunması gereken, kudüs, onlardandı. arap ihanetinin bedelini ödüyor. külçe külçe altınlara sattılar topraklarını sonradan yahudilere.

    edit: ayrıca balfour deklarasyonu'na zemin hazırlamıştır araplar.

    edit2: ömer fahrettin paşa'yı ve medine müdafaasını unutmamak lazım. medine'yi, padişah'tan teslim et emri gelmesine rağmen gönlü el vermemiştir. aynı araplar medine'yi de ingiliz kuvvetleriyle elimizden aldılar.
    eylül 1918'de mısır'daki ingiliz kraliyet komiseri edmund allenby, fahrettin paşa'yı teslime ikna etmek için yazdığı bir mektupta şu ifadelere yer verdi:
    “medine'yi uzun süre müdafaa etmekle siz, bir asker ve türk vatanperveri olarak hükümdarınız, memleketiniz ve şahsi şerefiniz için elinizden geleni yapmış bulunuyorsunuz. yukarıdaki hususları ve ümitsiz askeri durumunuzu göz önünde bulundurarak, birçok canların kurban edilmesine sebep olacak faydasız mukavemetin uzatılmasının doğru olup olmayacağını ciddi bir surette düşünmenizi rica ederim”

    fahrettin paşa, ingilizlerin çeşitli zamanlarda yinelediği bu gibi teslim olma taleplerini reddetti. ancak şartların zorluğu ve durumun umutsuz bir hal alması garnizondan toplu firarları arttırdı. ayrıca subaylar arasında da giderek ciddi bir hoşnutsuzluk başgösterdi.
    ilerleyen aylarda diğer cephelerde art arda mağlubiyetler alan osmanlı devleti ı. dünya savaşı'nı kaybetti; mondros ateşkes antlaşması imzalandı ve antlaşma hükümlerine göre osmanlı orduları terhis edilmeye başlandı. antlaşma haberi medine'ye de gönderildi ve fahrettin paşa'ya ordusuyla birlikte en yakın ingiliz birliğine teslim olması emredildi. ancak fahrettin paşa emri yerine getirmedi ve direnmeye devam etme kararı aldı. yinelenen emirlere rağmen garnizon antlaşmadan sonraki 3 ay boyunca direndi.
    babıali medine'yi teslime ikna edemediğinden ingiltere, kabine değişikliği istedi ve hükümeti düşürerek ahmet tevfik paşa kabinesini kurdurdu. ancak yeni kabinenin de medine'nin teslimi konusundaki baskıları sonuçsuz kalınca ingiltere osmanlı devleti'ne nota verdi ve savaşa yeniden başlayacağını bildirdi.
    bunun üzerine padişah vı. mehmet'in bizzat ricası ve kendi subaylarının iknası sonucu fahrettin paşa 10 ocak 1919'da medine'yi teslim etti. böylece medine'deki osmanlı garnizonu, silah bırakan son ittifak devletleri muharip birliği oldu ve ı. dünya savaşı fiilen sona erdi.
hesabın var mı? giriş yap