• insanların diğer hayvanlarla olan iletişiminden farklı olarak,köpeklerin ve özellikle de kedilerin kent yaşantısında insanların daha çok karşılaştığı ve daha içli dışlı olduğu hayvanlar olması nedeniyle kendileri için bonus niteliğinde olan bilgilerdir.

    insanların kedilere yaklaşımında ve kedi sevgisinde belli bir rolanti anlayışı yoktur.kişi bilinçaltındaki hayvan korkusu,kedi tüyünün kist oluşturduğu efsanesi veya genel anlamda kedilere olan sebebini kendininde bilmediği nedenlerden dolayı kedilerden ya nefret ediyordur(bu kişiler yolda ayaklarına doğru gelen kedilere tekme atmaya her zaman meyillidir),ya da diğer ev sakinlerinin kendini evden kovmayacağını bilse eve sığabileceği kadar kedi doldurup tüm zamanını onlarla geçirip,dertleşerek yol arkadaşı olacak kadar kediseverdir(bu kişiler dışarda herhangi bi yerde kediye rastladıklarında en yakın markete girip 200ml'lik süt veya ufak bi kalıp peynir almaktan genelde çekinmezler)

    akıllı bir kedi bu iki insan tipinin ortalaması bir düşünce modelinin insanlar tarafından henüz geliştirmediğinin farkında olarak,karşısına çıkan insandan aldığı enerjiyi iyi değerlendirip,hangi insan modeliyle karşı karşıya olduğunun kararını bilinçli bir şekilde vermeli ve gereken yavşama veya arazi olma işini gerçekleştirmelidir.

    (bkz: sizin işiniz de zor be abi)
  • bir kedi-sahip ilişkisine çomak sokmadan dostça yaşamayı bilmeli, kendinden başka sevmeye müsait canlıları tırmalamamalı, her sevginin taşıyabildiği tahammül sınırlarını sezmeli ve eve bir köpek alınırsa başına ne gelebileceğini fark edebilecek kadar zeki ve cesur olmalıdır.
  • kedigillerin hayatlarını çekilmez kılabilecek kurallar bütünüdür.

    örneğin:
    - uçuşan her şey sinek ya da kuş, kıpırdayan her şey fare, yünlü veya tüylü her şey yumak olamayacağı gibi, hareket eden her nesne de oyuncak değildir. kedigilller familyasının bir bireyinin her harekette, yattığı yerden kalkması, her an tetikte olması gerekmez. hayır, kendini vahşi doğa belgeselinde mi zannettin? basbayağı yan gelip yatan kokoş ev kedisisinin. bir anda avcılık güdün mü depreşti? ne bu havalar, gözleri kısmalar ya da faltaşı gibi açmalar, oraya buraya koşuşturmacalar falan. yat yattığın yerde, neden gerilim yaratıyorsun, değil mi efendim?
    - kedilerin insan sahibi olmaları ile ilgili bir kanun yok. aşı olması gereken bizler değiliz. sahibinin kucağında uyuyakalan kedinin, sahibinin acilen tuvalete gitme ihtiyacı gibi bir ihtiyaç sonucu yerinden kalkarak kendisini uyandırmasını suç sayması doğru değildir.
    - kedigillerin kitap, gazete okuyan insanların kitap veya gazetelerinin üzerine sıçraması, başka kaynaklara ilgi gösterildiğinde kıskanmaları gerekmez.
    - sahip yapılan her hatayı bir 'mır'dır, bir 'miyav'dır uğruna affetmek zorunda değildir. mesela sahip gün gelir odanın ortasındaki kokulu yığını bir mır ile affetmez, işte o zaman yeni numaralar bulmak gerekir.
    - tamam, kapıları açmayı kendi başına öğrendin, aferin. ama sahip bazen kapıyı senin için kapatmamış olabilir. zıplayıp açmadan önce bir düşün, sor, müsait mi öğren, ona göre içeri gir, değil mi efendim.

    zannımca bu ve benzeri hayat gerçeklerini bilen bir kedi fena halde uyuşuk bir hale gelir.
  • bir kedinin bilmesi gereken tek şey, kendi görkemine yakışmayan insanoğlundan uzak durması gerektiğidir. bu husus daha ziyade sokak kedileri için geçerlidir.
  • (bkz: merak kediyi öldürür)
  • - sahibiniz olan homo-sapiens (insan) burnunuzu çişinize ya da bokunuzun içine sokarsa, bu sizi eğitmek isteyen sahibinizin iyi niyetindendir. sizin bunu anlayacağını düşünerek yapmaktadır. bir daha oraya sıçmayın ve işemeyin.

    - sahibiniz olan insan hayvanı sizin için bir köşeye kedi kumu tasarlayacaktır. oraya işeyip sıçmak serbesttir.

    - köpek görünce kaçın.

    - eve sahibinizin türdeşi (insan) birileri geldiğinde ortadan kaybolmak en iyisidir, çünkü onlar çoğunlukla sizi, her gördüğüne yavşayan köpek yerine koyacaklar, yüz bulamayınca da nankör diye konuşacaklardır. sizi en iyi anlayan her zaman kendi sahibinizdir.

    - köpek görünce kaçın

    - ortamda yemek yeniyorsa, özellikle balık kokusu geliyorsa direk yemeğe yönelmeyin. yemek yiyenlerine karşısına geçip çok açmış numarası yapın. sahibiniz "hayır hayır verme şımarıyor" dese bile misafir insan, çaktırmadan size birşey verecektir. vaziyete uyanmazsa çaktırmadan masanın altına girip kuyruğunuzu kaldırıp hafiften sürtünün. yalnız bunu beklenmedik bir anda yapmayın sonra insan ürkebilir.

    - mart ayı gelince dışarı çıkmak için çok sabırsızlanmayın. zaten iyi bir ırkınız varsa sahibiniz size pezevenklik yapmak için günlerini harcayacak ve güzel bir ırkdaşınızla buluşma ve ilişkiyi ilerletme ortamı ayarlayacaktır. her geleni de beğenmek zorunda değilsiniz. sahibiniz size bir ırkdaş beğendirene kadar uğraşacaktır.

    yok eğer yağmurlu bir kış gecesi sokakta bulunup da eve alınan soysuz kedilerdenseniz dışarı çıkma olanaklarınızı iyi değerlendirin. hatta kaçın, kaçamak yapıp geri dönün. sahibiniz durumu anlayışla karşılayacak, eve gelen türdeşlerine bu konuda mart ayı temalı espriler yapacaktır. siz hiç gamlanmayın, en güzel koltuk-en sıcak köşede keyfinize bakın.

    - köpek görünce kaçın

    - fare görünce yakalayın. ama her babayiğidin harcı değildir bu. muhtemelen o evde fare yoktur, varsa bile siz evcil olduğunuz için yetişemezsiniz. ama olur da fareye benzer birşey görürseniz saldırın. sahibiniz bu içgüdünüzü takdir edecek, geceleri daha rahat uyuyacaktır.

    - tırnaklarınızı avuç içinde saklayın. sahibinizi ve menfaatiniz olan diğer insanları ürkütmeyin. istemediğiniz biri sizi kucağına almaya çalışırsa ise tırnakları açarak (bkz: garfield) bundan rahatsız olduğunuzu belirtin. kısa zamanda ilgili insan canlısı da hevesini kaybedecektir.

    - tırnaklarınızı sağlam tutmak için her türlü nesne üzerinde idman yapabilirsiniz. bundan doğacak maddi zarar sizi besleyen insanın sorunudur. siz kedisiniz, koltuğunuzda keyif yapmaya bakın.

    - köpek görünce kaçın.

    - kendinizi temiz tutun. etrafınıza döktüğünüz tüyleri o kadar kafaya takmayın. sahibiniz temizler onları. sizi evine almışsa tüyü sevmeyen misafir gelmemesini de göze almış demektir. gamsızlığa devam. evin en güzel koltuğunda sıcalık kaynağının yanı başında, arada gözlerinizi kısaraktan takılınız.

    - mümkünse yavrulamayın.

    - yavrularsanız, mümkünse yavrularınızı kimse elletmeyin.

    - sahibinizin yavruları ellemesine izin verdiyseniz, mümkünse fazla ileri gitmesine izin vermeyin.

    - köpek görünce kaçın.

    - gece uyurken duydukları tıkırtıları sizden bilir bunlar. yalandır. ama erkek insanın dişi insan için gece gece kalkıp evde araştırma yapması üşenilecek bir durum olduğu için ortaya atılan masum bir yalandır bu. idare edin. insan canlıları bazı konularda zayıftır.

    - yerde hareket eden kırmızı noktaların peşinden çok koşmayın. insan hayvanlarının iletişim kurmak için geliştridikleri bir ışıktır o. kendinizi komik duruma düşürmeyin. ilgilenmiyormuş gibi yapın. evin en güzel koltuğunda ve/veya en sıcak köşesinde gamsız ve kedersiz oalrak, arada bir gözlerinizi kısaraktan.....
    (bkz: daha gider bu böyle)
  • hakimiyet bölgesi olan semtte,şayet sürekli yemek veren bir veya birden fazla ev bulunduysa,duruma elitist yaklaşıp bölgedeki diğer kedilerle olan iletişime seviye getirmeli,çöp kutularından mümkün olduğunca uzak durarak(gece herkesin uyuduğu saatlerde gezinmekte zarar yok) karizmatik bir imaj çizmeli ve iletişim halinde olduğu ev sahibinin kendini ev ahalisine katma ihtimalini göz ardı etmemelidir
  • (bkz: odtudeki kediler)
  • bazı şeyleri yakalamak mümkün değildir.

    civilization oynarken caravan, armor ve bilumum hamle sırası geldiği için ekranda zıplayıp duran askeri birim yakalayamayacağınız şeyler arasındadır.

    televizyonda geçen altyazıyı yakalamanın mümkünatı yoktur. yine televizyondaki basketbol maçının topunu yakalamanın da mümkünatı yoktur. bütün maç adam adama savunma yapar patiler boş kalırsın böyle.
  • dokuz canlı falan değilsiniz, öyle gaza gelmeyin durduk yere.. sadece fiziki olarak dört ayak üzerine düşme yeteneğiniz var, o kadar..
hesabın var mı? giriş yap