hicaz mandra *
-
bir sultan abdülaziz bestesidir. adi üstünde hicaz makamindadir. girisi 4-5 saniye cecen kizini andirir.cesitli ensturmanlarla calindigini duydum lakin kulagimiza en asina gelen ud ile icra olunandir. bir cok turk filmde isitmisligimiz vardir.
cesitli versiyonlari icin:
http://www.lastfm.com.tr/…c?q=hicaz mandira&m=music -
türk müziğinde 7/16 ve 7/8'lik ritimle çalınan mandra havasının en bilinen örneği. kimileri sultan abdülaziz'e mal etse de, kimilerince hicaz mandra anonim kabul ediliyor.
-
enfes bir eserdir. dinlemeyen kalmasın, hele de kemençeli versiyonunu.
http://www.youtube.com/watch?v=h6jbjrbd_xa -
bu da yankı bağlama topluluğu yorumudur. hicaz mandıra
-
-
hakettiği değer verilmemiş armonika virtüözü balarısı ahmet'in ender videolarından birinde çaldığı parça
-
-
cacık, yoğurt, baklava, döner vb. üzerinden yürüyen türk mü yunan mı tartışmasının bir diğer başlığı da hicaz mandra. bu eser kime ait: sultan abdülaziz'e mi yoksa lavtacı andon'a mı? (bu tartışmanın bir örneği için şu vidyonun altındaki yorumlara bir göz atın lütfen).
halbuki cevap çok basit: halkların değil coğrafyanın müziği.
halkları birbirinden yapay bir şekilde ayıran ulus-devlet sınırlarını bir anlığına unutup coğrafyaya odaklanabilmek için etimolojiyi kullanabiliriz. mandra; inek, koyun, keçi ağılı olan mandıradan geliyor ki bu kelime rahip, rahibe ve keşişlerin münzevî bir şekilde yaşadıkları dinî mekânlar olan manastırlarda (monastery) yetiştirilen hayvanların ürünlerini tanımlıyor.
mustafa kemal'in askeri idadisinde okuyup sokaklarında eleni karinte'ye aşık olduğu manastır'ın da içinde bulunduğu rumeli, trakya, makedonya, romanya, bulgaristan, sırbistan, yunanistan, karadeniz ve hatta ermenistan'da halklar tarafından düğünlerde, bayramlarda mendil (mandil/mantil/mandilatos) eşliğinde oynanıp ud, kemençe, kanun ya da klarnetle çalınıp söylenen 7/8'lik veya 7/16'lık mandıra havaları bazı yerlerde mandilatos şeklinde diğer yerlerde ise kallinitikos, sygkathistos, mantili, kolo, devri turan, kallines, laz havası, laz barı, tabancamın sapını gülle donatacağım vb. şekillerde adlandırılmış.
isimler farklılaşsa da coğrafya ortak, ihtiyaçlar ortak, kültürel kodlar ortak.
eeee bu kadar laf yeter, hadi oturmaya mı geldik. cacikiler içilip mousakkalar, dolmadesler falan gömüldüyse alalım elimize bir mandilatos, oynayalım şöyle bir mandıra havası, quentin tarantino'nun bağlaması eşliğinde.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap