hoşgörülü

• hoşgörü sahibi
• tanrı felam gibi şeyler herhal. kim oluon, neye istinaden hoşgörüon meçhul?!?
• bir insanı hoşgörülü olarak tanımlayabilmemiz için ne gerekiyor? bu sorunun üzerine düşünüyorum bir süredir. hayvansever olması mı? bir şey isterken cümleye "lütfen" diye başlaması mı? kendisi gibi düşünmeyen insanların düşüncelerini, onları bağımsız düşünebilen birer birey olarak kabul ederek karşılayabilmesi mi?
  
  ırkçılığa karşı durabilen bir insanı, açık fikirli ve hoşgörülü olarak tanımlayabiliriz. insanların farklılıklarından çok, ortak noktalarını öne çıkaran, kapsayıcı bir anlayışı, gönül rahatlığıyla yüceltebilirim. peki sadece bu yeterli olur mu o insanla dost olmam, dostlarımın arasına çekinmeden davet edebilmem için?
  
  hiçbir ayrım yapmadan, her inançtan, renkten ve görüşten insan için mücadele ettiğini söyleyen bir insan hakları savunucusu, bacaklarına sürtünen bir kediye şemsiyeyle vurduğunda, onu nasıl tanımlamalıyım?
  
  1 sayısı, her yerde aynı niceliği temsil eder. tam sayılar kümesinde farklı, doğal sayılar kümesinde farklı bir niceliği veya sırayı belirtmez. bir etnik gruba ideolojik yakınlığından dolayı sempati besleyip haklarını savunmak ve kapı komşunu mezhebinden dolayı hakir görmek, insanı kısmen hoşgörülü yapmaz. ya hoşgörülüdür, ya da değil.
  
  seçmeli hoşgörü diye bir kavram yok, onun adı faşizm.
• "hoş geçim partisi"nden.
  
  "burjuva hoşgörülüdür oysa: insanları oldukları gibi sever, çünkü onların olabileceklerinden nefret etmektedir." theodor w. adorno- minima moralia
  
  (bkz: hoşgörü), hoşgör
  (bkz: uyaroğlu)