• üstün, yaman.
  • hala bulut, yine hazan
    kırık dökük ne çok zaman
    bir "ah.." sesi.. yalnızlığım..
    biraz umut, geç olmadan

    kan kırmızı ah gözlerim
    unutmadım, çok özledim

    dur yüreğim, daha çok günler var
    susar karanlık, diner acılar
    son bir kaç yaprak takvimlerde geri kalan

    asya'nın 1995 tarihli albümünden depresif şarkı.
  • tabiri caizse "damar" bir naşide göktürk şarkısı;

    yüreğim uçurum kenarında yar
    altılık bir türküyü dayadım şakağıma
    yalnızlık yaman yara, bekliyorum yar

    yar niye, niye yar?
    gelmedin yine yar
    ben aşkına yanarken
    adaletin bu mu yar?

    hasretin kan kırmızı kanıyorum/yanıyorum yar
    karanlık bir kuytuda saklanıp ağlıyorum
    sevdan vurmuş/gurbet canıma ölüyorum yar

    yar niye, niye yar?
    gelmedin yine yar
    ben aşkına yanarken
    adaletin bu mu yar?
  • irin karışmış, koyulaşmış, her durumda acı veren kırmızı tonu....
    kırmızıyı sevdim mi ben? kan kokar ya sevmişimdir. güneşin içindeki kızıllıktır kırmızı... denizin üstünde gezinendir rengini bozmadan.kırmızı rengime vur rengini, kızıl dünyada yaşayışım hep bu renkten midir? fokuslamak her şeyi, her ayrıntıyı bilebilme, olabilme çabası; ya da anlamak gayreti tümü birden... aslında yaşayabilme direnişi, çabası hepsi. burada derinliğini yitiriyor insan; derinliğinin içine giriyor. hedefteki bir ruhun içinde eriyiveriyorsun; bölük pörçük oluyor için ve içi. tahriş oranı, yan etkisi yüksek bir ilaca dönüşüyorum sanki, her zamanki gibi olsa olsa sanki. insan çok şeye alışınca azla yetinemiyordu. ne alsa az gelir, ne atsa boşaltamazdı dolapları. her şeyin bir şekilde tıkıştırıldığı bölmeler tarih kadar derindi üstelik.
    kırmızı, ver rengini bana. kan olsun üstüm başım. derimde kesikler olsun; içim görünsün renginin içinde. sen olma; ben olmayayım sonra.
  • gülay sezer'in 2011 çıkışlı albümü aşkhane'nin "bence" en güzel şarkısı. çünkü kan kırmızı, oblivion'un türkçe söz yazılmışı; yani uyarlaması.

    yani çok güzel...
  • "yaman" denmek isteniyorsa doğru yazımı şöyledir: kankırmızı
  • nurhat şensesli kurcalarken keşfettiğim güzel asya şarkısı.
  • jen minkman kitabı. üç distopik hikaye bulunuyor içinde, ilk ikisi nispeten aydınlık olsa da üçüncü hikaye fena. adını da bahşedeyim: büyük göç, dünyadan kaçışımızın hikayesi.

    kısa künye de yapayım: paranormal aşk hikâyelerinin ünlü yazarı bu sefer bizi karanlık ütopyalarında gezdiriyor. jen minkman pek çok ülkede yayımlanmış bir yazar. biz de bu yüzden onu türk okurlarıyla tanıştırmayı kendimize görev bildik. değişik seçkilerde yer alan üç distopik hikâyesini salamis yayınları için bir araya getirdik. ilk hikâye, seçkiye adını veren kan kırmızı, uzak bir gelecekte başka bir gezegende yaşayan küçük bir insan topluluğunun korkularıyla yüzleşmesini anlatıyor. ikinci hikâyenin adı ateşböceği ve bizi orwellvari bir yönetimle tanıştırıyor. metafiziksel öğelerle örülmüş son hikâye büyük göç ise insanlığın yıldızlara kaçışını ve gezegenimizin sonunu konu alıyor.

    salamis yayınlarından çıkmış. fiyatı da d&r'da 36 tl.
hesabın var mı? giriş yap