the valley of the moon

• jack london’ın ilkin 1913’te yayınlanan, oldukça uzun ve sürükleyici yol romanı. genç, işçi bir çiftin, boğucu bir sanayi şehri olan oakland’dan kaçarak, hayallerindeki çiftliği kurabilecekleri özgür topraklar aramalarının öyküsüdür. özellikle monterey’de geçen bölümleri rüya gibidir. genç, güçlü^*, yakışıklı, otodidakt bir erkek, yine genç, güçlü, güzel ve yetenekli^* bir kadın, birbirlerine deli gibi aşıklar ve amerika’da hala “burası bizim” diyip, işlemeye başlayabileceğiniz topraklar var!
  küçük yaşta okuyup çok sevdiğimiz ay vadisi’nin, yaş kemale erip de aynı zamanda bir anglo-sakson güzellemesi olduğunu farkedince hafiften sarsılsak da, pastoralliğine şapka çıkardığımız, akıcı bir romandır.
• (bkz: valley of the kings)
• jack london ın dünya klasikleri arasında yerini almış çok beğendiğim romanının adıdır. roman, saxonne ve billy nin kesişecekleri nokta öncesinden başlayarak amerikada yaşanan devrim niteliğindeki olayları da ele almıştır. işçi sınıfının ele alındığı bu kitap; gitmek isteyip de bir türlü o cesareti kendinde bulamayanlara tavsiye edebileceğim nadide eserler arasındadır.
  --spoiler--
  
  büyük hedefleriniz olmasa da güzel yolculuklar hayal edebilirsiniz, lakin güzel bir son olarak elde ettiğiniz bu hedefler neticesinde hayallerinizi unutmayın derim.
  --spoiler--
• en sevdiğim jack london kitapları demir ökçe, martin eden, uçurum halkı, açlar ordusu, john barleycorn/intihar, ay vadisi. yalnız serserilikle ilgili kitabı açlar ordusu muydu, başka bir kitap mıydı emin olamıyorum. (bkz: jack london/@ibisile)
  
  ay vadisi'nde bir parça bilal'e anlatır gibi yatırım, ekonomi, borsa, ticaretin kurt kanunu, batamayacak kadar büyük olmak gibi bilgiler de bulunur.