ankara

• ben bu kufur etmeye bile degmeyecek sehre agustos 2011'de istanbul'dan tasindim. amacim sakalimi kesmemek, plaza hayatina girmemekti. onda basarili oldum da, bu kadar boktan bi' yere dusecegimin farkinda degildim.
  
  simdi burada cok nadir guzel kizlar goruyorum(istanbul'da tabii ki daha fazla var, ama dur). bugun de cok sicak, bu kizlar sagolsun, insanin istanbul'a donesi gelmiyor.
  
  ankara bi' sike yaramiyorsun, bari guzel kiz oranin yuksek olsun. totona koyayim. kozmos da benle tasak gecermis gibi gunun 25 saati odami gunesle isitiyor. imdat.
• biraz sonra bilincimi kaybedip itfaiyeyi aramama sebep olacak sıcakları yaşatan şehir.
  yanıyoruz laaaan.
  geçenlerde bir ankara ayazı vardı nereye gitti lan o?
  ortası yok mu laan?
  
  şuan ağlayarak entry giriyorum sözlük :(
• ankara'yla zerre ilişkim olmamasına rağmen her dinlediğimde üzerimde bıraktığı etkiyi bir türlü anlayayamadığım en güzel vega şarkısıdır bu. hep şarkının sözleri dışında bambaşka şeyler hatırlatır bana. sanırım müziğin etkileyiciliği yüzünden. ha içinde 2 dize var hep aklıma aynı şeyi getiren ama pek de sorun değil artık depresyon tribine girmek için.
• ankaralı arkadaşlar alınmasın ama izmir'den sonra bok gibi gelen,sadece üniversitem için katlanacağım bir şehir.
• tarih 14 haziran 2012, saat 20 suları:
  
  kızılayda alttan yeşil neon ışık verilmiş bir dinozor kafasını sallayıp ses çıkarırken, yanındaki güvenlikçi sert bakışlarla dosta güven düşmana korku salıyordu.
  
  o esnada yoldan üstü açık bir otobüs geçti. otobüsün kenarına tutunmuş bir patenci "ahov" şeklinde seslendi kalabalığa.
  
  otobüsün içindeki yolcuların bir kısmı misket oynuyordu. geri kalanlar yolcular da cep telefonlarıyla bu destansı eğlencenin fotoğraflarını çekiyordu.
  
  (lebowsky, b. 2012. ankara komple asit atmış yahut ne içirdiniz la bana? syf. 1, eşşek yayıncılık, ankara)
• kalesi benim objektifime şöyle görünmüş..
  
  http://miscesine.tumblr.com/…5/bir-ankara-daraltmas
• denizsiz şehirliginden eksik tuzu.
  
  belki de bundan kimisine tuzsuz,
  belki de bundan kimisine tatsız,
  
  oysa tuz her yemekte güzel değil
  her yemek tuzsuz, tatsız demek değil
  
  damak zevki tabagindaki hava yanına katık ettiğin toprak, kaderindeki su. tat, aldığın her şehirde farkli
• bütün kış üzerinde taşıdığı ceketi çıkardı sonunda,
  katladı gömleğinin kollarını, açtı ilk düğmesini,
  mesai saatleri bitti mi kravatını da atıyor bir kenara,
  ve sıyırıveriyor pantolonunun paçalarını.
• kimi uğrak yerleri şu sıralar shopping festten dolayı enteresan bir hal almış şehir.
• izmirli bir arkadaşımın ilk gelişini şu şekilde özetlediği şehir : "yürüdüm yürüdüm, hep bir deniz çıkacak diye
  bekledim. özellikle o yokuş sonralarında. çıkacak gibi duruyordu çünkü.
  insanlar farklı bu şehirde, bir süre alışamadım, giyimi kuşamı belki gülüşü.. ama 4 sene sonrasında
  beni de kendisine benzetti, artık yadırgamıyorum ve belki ayrılamıyorum.. "