ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ekşi itiraf
-
bu bayram bir tek babamla görüşerek bayramlaşabildim. onun da elini öpemedim, doya doya sarılamadım.. zaten o da bana bayram harçlığımı vermedi.
ben yine de toprağındaki otları yoldum. mezar taşını temizledim.
ailesi olanlar bunun değerini bilsin lütfen.
herkese iyi bayramlar.
geziciler dostoyevski'yi isviçre peyniri sanıyor
ios 13
-
ios 13 ile gelen optimize şarj özelliğiyle cihaz, siz uykuya dalıp telefonunuzu şarja taktığınızda, sadece %80'e kadar şarj oluyor. son %20 ise uyanmadan kısa bir süre önce tahsil edilecek; böylece uyandığınız dakika %100 olmuş olacak. böylece lityum pilin teknolojisine ayak uydurulmuş olunuyor...
sitesinde böyle yazıyor:”optimize edilmiş pil şarjı
yeni bir seçenek, iphone'unuzun tam olarak şarj edilme süresini azaltarak pilin yaşlanma hızını yavaşlatmaya yardımcı olur. iphone, günlük şarj etme rutininizden öğrenir, böylece kullanmanız gerekene kadar% 80'in üzerinde şarj işlemini bitirmeyi bekleyebilir.”
*ayrıca dark mode'a otomatik kullan (gece olunca aç, gündüz olunca kapat) seçeneğide gelmiş.
hem minyon hem de at gibi kadın
-
(bkz: midilli)
yaran fıkralar
-
bir fransız, bir alman ve bir türk müzedeki "adem ile havva cennette" tablosuna bakıyorlarmış.
alman:
"vucutlarının kusursuzluğuna bakarsak bunlar mutlaka almandır" demiş.
fransız:
"hayır, havva'nın güzelliği ve adem'in yakışıklılığına bakın. bunlar olsa olsa fransızdır" deyince,
türk karşı çıkmiş:
"bunlar kesin türk. baksanıza, üstte yok, başta yok. yiyecek de elmadan başka birşeyleri yok ama hala kendilerini cennette sanıyorlar! "
bir minibüste yaşanabilecek en dumur olaylar
-
minübüse binmek için el kaldıran yolcu adayını gören şoförün içerideki yolculara, sizce alıyım mı diye sorup toplu bir 'hayır' sesi üzerine görmezden gelip durmadan yoluna devam etmesi.
türkiye'de iyi eğitim alıp da yurtdışında yaşamak
-
oysa türkiye'de eğitimsiz bir çomar olup, "mülakatla girdiği" işlerden -üç-dört yerden- maaş alıp halkın parasına, ihaleleri usülsüz alıp halkın malına çökmek daha evladır.
sözlük yazarlarının zenginlik kıstasları
-
ortak gidilen bir mekanda kim ne yedi ne içti hesaplamayıp en yüksek meblağı masaya bırakıp kapının önüne çıkıp telefonla konuşmaktır. daha napsın? 'ben zenginim' diye bağırsın mı?
taksi muhabbetleri
-
ilk başta her zamanki taksi yolculuklarından birini geçireceğimi düşünüyordum. elimi kaldırdım şoför yanaştı ve atladım taksiye.
- moda'ya abi
dedim yine her zamanki gibi
neyse aradan dakikalar geçti teoman'ın şarkısı çalmaya başladı radyoda*hani şu 'bir kar tanesi' falan diye giden. birden şoförümüz mırıldanmaya başladı
- bir kar tanesi...
tam bu sırada ben de düşünuyorum 'vay be eskiden paso arabesk soylerdi bu herifler artık teomandan gidiyolar galiba' şeklinde.....tabi şarkıyı nasıl devam ettirecegini nerden biliyim..
aynen şoförün ağzından;
- bir kaar tanesii ol, kon sikimin ucunaağaa.....................(aynadan bana bakarak) birader rahatsız olmuyosun dimi?
- yok abi ne demek agzına sağlık..
edit:imla
hoşlanılan kızın bir sıcak bir soğuk davranması
-
sizi pastorize etmeye cali$tigini gosterir.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"instagram'da yarının programı: açılış - kahve - bulut - aynadan yansıma - kedi - yemek - ayak - konser bileti - batan güneş - kapanış"
bir kadını kırmadan ona çirkin olduğunu söylemek
-
o sana çirkin demediyse sen de ona çirkin deme. bir kere de insan olun.
beylerbeyi sarayındaki havuzun halka açılması
-
mevzu bahis havuz bir yuzme havuzu degil, sus havuzudur. dekorasyon amaci ile yapilmistir. (icinde sandal sefasi yapmak da pek tabii mumkundur)
yuzmek icin ideal olan asil havuz sarayin icindedir ve hemen basucunda sultan abdulaziz'in heykeli bulunmaktadir. (arkadas umarim ona da goz dikmez)
ekleme: kopruden gecerken oyle bakip, derin dusuncelere daldiginiz yerleri ziyaret edin. beylerbeyi sarayi gercekten cok guzeldir. sonra belki iskeleye kadar yuruyup caminin yaninda bir bardak cay icersiniz. ama lutfen orda da 'simdi bu adam gunde bilmemkac bardak cay satsa' diye dusunmeyin, manzaranin keyfini cikarin.
amerikan filmlerinde özenilen şeyler
-
en kıçı kırık kenar kasabasında bile güzel bir bar olmasıdır.
obama'nın sözünü kesen adama cevabı
-
şu başlık okuyunca görülüyor ki videoyu izleyip imrenen kadar beğenmeyen ve kötüleyen de var. yazarlardan biri danışıklı dövüş yazmış. ilginç geldi.
danışıklı dövüş'ün anlamı, ortada bir anlaşma olduğu halde yokmuş gibi davranmak ve insanları kandırmak. yani böyle konuşuyorlar videoda ama, anlaşmışlar. kimi kandırmak için? belli değil. türkiye gibi sivil ve bireysel özgürlüklerle alakası olmayan ülke vatandaşlarına "bak biz çok özgürüz, siz değilsiniz" mesajını vermek için? danışıklı dövüş olduğunu yazan kişinin söylediği bu. özgür olmalarıyla ilgisi yok, öyleymiş gibi davranıyorlar.
kafalar ilginç.
obama ile sözünü kesen arasında bir anlaşma olduğu doğrudur. aralarında bir kontrat vardır. o kontrata göre her ikisi de düşüncelerini özgürce ifade edebilirler ve bu özgürlükleri anayasa maddesi ile garanti altındadır. obama konuşurken sözünü kesen kişi bu kontrata güvenerek konuşmaktadır. obama da kontratın taraflarından biridir.
abd'de de olmuyor mu bu tip bireysel özgürlüklerin kimi zaman kısıtlandığı durumlar? pekala oluyor. ülkenin ve sisteminin vizyonu şudur: abd özgürlükler ülkesidir ve bu vizyonu oluşturan, vizyonlarına sahip çıkan amerikan halkıdır. özgürlüklerin kısıtlandığı durumların artmasını ve normlaştırılmasını hiç istemezler. o yüzden ekranda sözü kesilen başkanları medeni davranır.
sivil ve bireysel özgürlüklerden haberi olmayan kişilere sorsan tabi danışıklı dövüş. yalandan da olsa şunu biz de görelim demiyor da danışıklı dövüş diyor. bildiğin köle.