hesabın var mı? giriş yap

  • kesinlikle kayı boyudur. kınık, peçenek, kıpçak... boy boy kadınla beraber oldum hiçbiri kayı'nın yerini tutmadı.

  • bmw'ye binen adam ingilizce bilmediği!! arabasına çarpıp sonra kaçmaya çalışan birini durdurmaya çalıştığı
    için kıro ilan edilen tartışmadır. ortada kavga filan yok!

    şaka gibisiniz lan.. kendi insanını bu kadar yerin dibine sokmaya çalışan başka ülke yoktur.. adam yabancı herifi dövmüyor! arabasına zarar da vermiyor.. polis gelene kadar arabasına çarparak kaçmaya!!! çalışan ve türkçe bilmeyen bir adamı durdurmaya çalışıyor.

    ve bu adam kıro oluyor! dalga geçiliyor!

    edit: bmw li türk vatandaşın arabasında hasar varsa.. ingilizce konuşan hani çok medeni!!! adam bu hasarı görüp yinede kaçmaya çalışıyorsa.. kim medeni kim kıro bir daha düşünün isterseniz!

    edit2: videonun başı yok! sadece yabancı herifin türk vatandaş sinirlendikten sonra çektiği kısımdan itibaren izliyorsunuz.. o türk vatandaşın o şekilde sinirlenmesine neden olacak bir şeyler olmuş olamaz mı?

    biri de diyor ki burası hukuk devleti.. öyle adamın önünü kesemezsin! burası hukuk devletiyse.. bir arabaya çarpıp kaçmanın suç olduğunu önce o yabancı herif bilecek!

    edit3: banada medeniyetsiz dediler bunu yazdım diye.. :) neymiş türk vatandaşın adamı durdurmaya çalışması kırolukmuş.. medeniyetsizlikmiş.. medeni olan adam aracın plakasını alır gitmesine izin verir peşinden gitmezmiş..

    bak güzel kardeşim hiç birimiz robot değiliz.. olaylara anlık tepkiler verebiliriz..
    sizin bir yakınınıza eşinize kızınıza akrabanıza vurup kaçsa bir araba onu durdurma şansınız varken durdurmaz mısınız? yoksa aman plakasını aldım polis bulur cezasını verir mi dersiniz?

    benim yanımda birinin çantasını çalıp kaçsalar ben o çalan adamın peşinden koşarım.. veya.. bir araba yada bir insana çarpıp kaçmaya çalışan bir araba görürsem ve onu engelleme şansım varsa engellerim. sizin mantığınıza göre ben bunu yapınca medeniyetsiz oluyorum.. oturup izlesem polis yakalar cezasını verir bana ne desem çok medeni olucam oysa ki..

    bu videoda türk adamın malına bir zarar gelmiş.. ufak yada büyük farketmez.. olayın başını da bilmiyoruz.. adam sorunu polisle çözmek istiyor bu onun en doğal hakkı.. fakat diğer yabancı şahıs direk kaçma derdinde.. ve siz türk vatandaş kaçan kişiyi engelledi diye adamı suçluyor.. kaçana medeni diyorsunuz!

    önemli edit

    güzel kalpli bir arkadasimiz van'ın bahcesaray ilcesine 65 km uzakta bir köy okuluna atanmış. atanmasıyla,sınıfında ve okulunda cocuklar için gereken eğitim malzemelerin var olmadığını görmesi bir olmuş. sosyal medyadan yardım çağrısı üzerine burda bir yardım kampanyası başlatıldı...

    (bkz: güvendik ilk-orta okulu yardım kampanyası)

  • işlek caddede büfe değil benimki. "badanacılık".

    oysa ne heveslerim vardı benim, ne heveslerim. türkiye derecelerim mi yoktu, olimpiyatlara mı katılmamıştım, daha lise sıralarında herkes tarafından geleceğin akademisyeni gözüyle mi bakılmıyordu bana... sonra okula geldim. okuldan kaynaklı da değil aslında ya, bölüm diyeyim. bilenler var, psikoloji okuyorum. ama bezdim. ben ne kadar hayat dolu ne kadar yerinde duramayan bir insandım da deliler gibi istediğim bölüme gelince delilendim?

    nasıl oldu anlamadım. ama kafama girdi.

    badanacı olmak istiyordum lan. cidden. bunu istiyordum ben.

    internetten boya kartelalarına, fırça modellerine, badana tekniklerine bakmaya bir türlü doyamıyordum.

    zonguldak'ta bi' evimiz var bizim. babaannemlerin evi işte. ne yaptım ettim ikna ettim dedemi bu yaz. aldım fırçalarımı. ince iş fırçam en incelerindendi, korniş kenarlarını rahat rahat boyayabilmek için. önce mutfağın tavan boyasını yaptım. o rulo fırçayı kullanmak konusunda çok acemiydim, yüzüme patpatpat diye tavandaki boya dökülüyordu, ben mutluluktan neredeyse kahkaha atıyordum. sonra mutfağı "istanbul pembesi" denilen bir renge boyadım. sen hiç boya kartelası inceledin mi? şiir gibidirler. roma sarısı vardır mesela, bizans kırmızısı vardır. mutfağın boyası bittiğinde oruç halimle hışırım çıkmıştı ama nasıl da mutluydum lan. aradan 3 hafta geçmiş ama şimdi düşününce bile çok özledim. sonra ver elini salon. aman o pervazların ince işi, aman o priz kenarları, ahh. nerede o akademik kariyer isteyen silverleaf, nerede? nerede o kitapların arasından zorla alınan kız?

    ben değil miyim tavandaki boşluklar badanayı kötü gösteriyor diye önce onlar için alçı hazırlayıp, onunla kapatıp sonra üzerine çift kat boya çeken? eski karpuz lambaları çıkarıp avize delikleri açıp yeni lambaları takan, elektrik bağlantısını yapan kimdi?

    ben bir inşaat ustası olmalıydım ve görünen o ki psikolog olacağım. derdini alıp gelenlere "al bu malayı bütün yaralarını alçıyla kapa" mı diyeceğim ben, ne yapacağım lan?

    bir gün bir ev alacağım ama.

    ev bomboşken içinin komple badanasını yapacağım. bir günde bitmez elbet. ama acelem de yok. bir gün biter. akşam ev bomboş. bir iskemleyi balkonuma çekeceğim. evimin ilk eşyası da teleskop. bu da benim hayalim. teleskopu yerine kuracağım, radyoyu açıp termostan bayat çay içeceğim. bir gecem böyle geçsin başka bir şey istemem.

    akademik kariyermiş.

  • "yunanistan dışişleri bakanı dendias, türk mevkidaşı çavuşoğlu'na depremle ilgili geçmiş olsun dileklerini ileterek yardıma hazır olduklarını bildirdi"
    yaa işte milliyetçi kardeş, düşmanlık başka, komşuluk başka bir şeydir. hani nerede o hayat tarzlarına hayranlık duyduğunuz arap ülkeleri, hani nerede o büyük ümmet?

    kaynak

  • iyi bir üniversitede iyi bir bölüm kazanamayacak oğluna özel üniversite açan/açtıran babadan daha baba daha büyük bir adamdır. ceketimi satar gene seni okuturum diyen babadan daha gerçektir. böyle hayırlı bir babanın umarım hayırlı evlatları olur.