ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ali ağaoğlu'nun iflas etmesi
-
şirket ile şahıs arasındaki farkı bilmeyenlerin beyanı. hissedarı olduğu şirket iflas eder, adam gene şahsi servetini korur. inşaat şirketi çok zarar ediyorsa iflasını ister, kendi kişisel servetinden zararı karşılamaz. anlayacağınız iflas, şirket sahibi zenginler için nimettir. şahıs olsa ölene kadar alacaklar peşini bırakmaz, öldükten sonra da borç çocuklarına kalır. onlar da mirası reddedeceğiz diye mahkemede sürünür.
milletimiz ertesi gün cumaysa perşembe günü içmez
-
ertesi günü cuma olmayan perşembe akşamları alemlere akıyoruz demek ki.
misafirin sinir bozan davranışları
-
yazılanları okudukça çocukluğum geldi aklıma. eskiden her gün komşu, akraba, mahalleli, köylü ne kadar saçma sapan insan var hepsi bizim eve gelirdi. hiç boş kalmazdı evimiz. gündüz kadınlar toplanıp cinlerden bahseder gece korkudan uyuyamadığım için annemden dayak yerdim. her akşam okey partisi verilirdi bizim evde. komşular toplanır bağırış çağırış okey oynarlardı. hatta bir gün sizin eviniz yok mu dedim çocuk aklımla, evden kovdum. ertesi gün kahvaltıya geldiler jdjdjd
bir sene boyunca kuzenim bizde kaldı, hala gördükçe tüylerim diken diken olur. sonra annemin kuzeni de kalmıştı günlerce koca adam artık gitsin diye haber vermeden evden kaçmıştık.
bir gün hiç tanımadığımız bir kadın yerleşti bizim eve, çocuğuyla birlikte. sokakta kalmış kimsesi yokmuş bir kaç ay kaldı. yemin ederim toplama kampı gibiydi.
misafir kavramı benim için bir çocukluk travması. şu anda yalnız yaşayan bir insan olarak kardeşimi bile eve davet etmek istemiyorum. öyle bir travma.
yok misafir başka odaya girmiş de, yok özel tuvaleti kullanmış da, kırlente kolunu değmiş de bilmem ne. biz eve yerleşen misafir artık gitsin diye gizlice kaçtık hey yavrum hey. daha arayıp anahtar soruyor heee anahtarı ayakkabının içine koyduk dangalak.
100 bin şehidi göze alıp musul'a operasyon yapalım
-
(bkz: bonba gibi bir şey atalım)
kaçak yayın izleyenlere 2 yıla kadar hapis cezası
-
yıllardır dizimag ve türevlerini izleyerek en az 3000 yıla mahkum olduğum acı gerçeği ile yüzleştiğim durumdur. keşke adam öldürseydim lan.
enes batur'un nisa ve barış'ı patlatması
-
işkur'un web sitesinde iş ilanları mevcut kardeşim.
her şey çok güzel olacak replikleri
-
altan, oyuncak ördekle, uyumakta olan karısına cilve yapmaktadır..
''arı vız vız vız..
''altan, git başımdan...
''arı vız vız vız..
''sırnaşma yaaa...
''sırnaşırım, alla alla... vız vız vız...
''altan, uyuyorum.
''ayla, ağbimi buldum. nuri'yi buldum, acayip kavga çıktı, kafayı yardılar baksana, hiç bakmıyorsun kızım, baksana halime!
''altan, bas git! kim yardıysa eline sağlık. bu saatlere kadar nerede sürtüyorsan git oraya seril.
''ne ayıp bişey ya yaptığın :( arı vız vız vız...
''altan, yatağına gider misin!
''sikicem ördeğini de yatağını da ha! laf anlatıyoruz dinlemiyorsun yaa...
music to be murdered by
-
eminem'in phresher ile başlayan ilginç tercihlerine young m.a ve merhum juice wrld ile tam gaz devam ettiğini gösteren albümü. kendisinin on birinci stüdyo albümü oldu bu.
kendisinin de belirttiği gibi alfred hitchcock'tan esinlenilen albümde toplam yirmi parça var. iki intro ve bir outro içerdiği için çalışma ikili albüm şeklinde yorumlanıyor. zaten iki adet cover'ı var; biri şu, öteki de bu. üstadın zamanındaki cover'ını da şöyle vereyim.
albümdeki konuk sanatçılar young m.a, royce da 5 9, white gold, ed sheeran, juice wrld, skylar grey, black thought, q-tip, denaun*, anderson paak, don toliver, kxng crooked* ve joell ortiz olurken prodüksiyonda ise dr. dre, mark batson, tim suby, luis resto, d. a. got that dope olarak da bildiğimiz d.a. doman, the alchemist, dem jointz, dawaun parker, ricky racks, andre brissett gibi isimler yer almış.
uncommodating ve godzilla'yı bir kenara bırakacak olursak albümün ikinci kısmı bir tık daha iyi gibi. iyi verselerini juice wrld ve young m.a ortaklıklarında kullanması da farklı bir tercih kralın, chloraseptic'te de böyle yapmıştı.
ilk intro premonition bir önceki çalışmaları için bir açıklama niteliğinde. "tamam tay keith ile çalıştım da sor bir niye çalıştım" ya da "tech n9ne, jay-z dediysek de laf atmadık herhalde olm." minvalinde bir giriş diyebiliriz. ardından young m.a'in saweetie-quavo kelime oyunlu verse'ü ile uncommodating geliyor. eminem de thanos, apeshit, john wayne gacy, saddam hussein derken yine referans şova devam ediyor. buradaki chorus'unun da verse'ünün de gideri var bence.
you gon learn, royce da 5 9'a rağmen pek çekmedi beni. ardından alfred hitchcock'un skit'i geliyor, akabinde de artık alışık olduğumuz ed sheeran ortaklığı. d12 şekli yapıp geçmiş, d.a. doman'in beat'i de hiç fena olmamış halbuki.
in too deep, klip çekilen darkness, skylar grey içeren leaving heaven ve black thought'lu son parça yah yah ile albümün ilk bölümü bitiyor. tabii arada juice wrld ortaklığı godzilla da var. stephen paddock ve las vegas saldırısı temalı darkness'a zaten klip çekmiş kendisi, bu parçada the sound of silence sample'ı var ayrıca. yah yah beklentileri tam olarak karşılamasa da godzilla'daki verse sonu fena reyizin. parçanın üçüncü verse'ünün son otuz saniyesinde tam 228 kelime söylemiş kral, bu da saniyede 7.6 kelimeye denk geliyor. rap god'daki efsane verse'ünde bu sayı saniyede 6.46 imiş, oradan hesap edin. tanrı-godzilla benzetmelerinden gidiyoruz bakalım, sırada ne var acaba?
ikinci kısım bir intro ve muhtemelen bir miktar kurmaca olup çarpık aile ilişkilerini anlatan stepdad ile başlıyor. gerek altyapı, gerek tarz derken eminem'e bu albümde en yakıştırdığım parça bu oldu. kamikaze'de de stepping stone fanı olduğumdan epey sardı beni bu çalışma. akabinde gelen marsh'taki nakaratta kullandığı autotune filtresi lil reflü'yü hatırlattı bana, allah affetsin lol. bundan sonraki never love again adlı parça dr. dre prodüksiyonlu, beat'i garip biraz ama beğendim ben açıkçası.
ne kadar psikopat olduğunu anlatan little engine, idare eder durumda olan anderson paak ortaklığı lock it up, ricky racks prodüksiyonlu farewell gibi parçalar öyle ya da böyle filler. hatta üzülerek söylemek gerekirse albümün çoğunluğu filler ama sineye çekiyoruz ne yapalım.
joell ortiz, kxng crooked gibi isimleri topladığı i will vaat ettiği şeyi pek vermiyor. zaten bu çalışmada royce da 5 9 içeren çalışmalar üzerinde çok uğraşılmamış gibi geldi bana, üzücü olay. yine d.a. doman işi no regrets'ta da travis scott'ın yancısı don toliver yer alıyor. her albümde kullanıyor bu formülü zaten em, o yüzden pek de şaşırtmadı beni bu seçimi.
albüm outro'su olarak da tahmin edileceği üzere alfred hitchcock'ın the hour of parting outro'su seçilen çalışmayı yine wtf release şeklinde tabir edersek yanlış olmaz sanırım. dönüp bakıldığında revival gibi bir iş olmuş diyebiliriz harbiden. artıları eksileri var tabii ki ama öyle aşırı bir fark olmadığını düşünüyorum ben iki albüm arasında. öyle çok sükse yapacak bir iş beklemiyoruz zaten ne zamandır, ama tabii ki işin içinde em olunca dinleniyor her türlü. arada açılıp dinlenir, çok da kurcalamamak lazım.
ibb'nin taksi teklifinin reddedilmesi
pideyi kesen bıçak niye atomu kesip patlatmıyor
-
biraz önce babamın hiç üşenmeden beni mutfağa çağırıp sorduğu soru. beynim yandı cevab veremedim
iftar geçsin "baba tutma amk oruç moruç" dicem. bu ne lan.
umut sarıkaya
-
kahkaha krizine sokan tarihi karikatürün sahibi.
osmanlı dönemi kıyafetleri ile fesli sarıklı 4 kişi;
- hay mına koyiim yararlı cemiyette takılıyorum diye haftalardır zararlı cemiyette takılıyormuşum lan. oğlum niye uyandırmıyorsunuz adamı vicdansızlar...
+ abi valla biz de karıştırıyoruz hep... zararlılardan birtek mavri-mira'yı biliyorduk... biz de mi zararlıymışız?...