hesabın var mı? giriş yap

  • koltuğu indirirken arkasındaki kişiden izin alma nezaketinde bile bulunmayan birine kaldırır mısın ne demek? belli ki nezaketten incelikten anlamıyor. kaldır ulan koltuğu ayı iki büklüm kaldım burada görmüyor musun hıyar demeliydi.

  • ilk ayin sonu > fiss
    üçüncü ayin sonu > pirt
    ilk yilin sonu > zirt
    üçüncü yildan sonra > zart zort hobaa tey tey tey

  • sabrinin hafif dokunmasıyla kendini yere bırakmıştır. penaltı bekliyor sanırım..

  • bir motorcunun trafikteki magandalığını göstermiş videodur. kadın arabasında trafik ilerlemiyor ilerlerse de sorunsuzca şeridinde ilerliyor, trafik böyleyken ister telefonuyla ilgilenir isterse ankara havası oynar sanane lan.

  • https://www.ifixit.com/guide

    neyi nasıl tamir edebileceğinizi gösteren, arabadan, laptop'a, tablete ve fotoğraf makinesine kadar; hatta düğme dikmeye kadar pek çok olayın resimli anlatım rehberi, güzel bir site. tabii güzel ama ingilicçe. yine de resimli anlatım faydalı olacaktır kanaatindeyim.

  • birkaç ay önce izleyip keşke lisedeyken izleseydim dediğim anime. kesin öğretmen olurdum. zaten çok seviyorum öğretmeyi. hele bir de onizuka'yı erkenden tanısaydım kariyer planlarım eminim çok değişirdi. tüm seri boyunca kendisine hayran bıraktı kişiliğiyle. insanlarla, özellikle de öğrencilerle kurduğu ilişkiler ve bağlar çok etkileyiciydi. adam gibi adamdı be. bizim niye böyle öğretmenlerimiz olmadı diye durup düşündüm. insanları sevmek bu kadar mı zor? bir öğretmenin öğrencilerine değer vermesi, onları kazanmaya çabalaması, onları hayata katması, aşağılamaması ve her şeyden önemlisi sevmesi bu kadar mı zor? bence hiç de zor değil. işte bu yüzden en sevdiğim ve örnek aldığım karakterlerden biri olarak kalacak onizuka.

  • fileye yüzünüzü döndüğünüzde sıralanmanın;
    4-3-2
    5-6-1
    şeklinde olduğu "6 + libero" kişiyle oynanan akılcı bir takım sporu.

    voleybolun türkiye'de çok geliştiği 90'lı yıllardan beri minik takım seviyelerinde bile 4-2 taktiğini ortaya koyan çok az takım kalmıştır. kaldı ki 4-2 oynanıyorsa bile orta oyuncu dediğimiz oyuncunun yeri 3 numara, pasörün yeri de 2.5* numaradır.

    profesyonel takımların hiçbiri 4-2 oynamaz. 5-1'de pasörün arka oyuncu olduğu pozisyonlarda önde 3'lü hücum var demektir. pasör çaprazı 2 numaradan hücum yapar. libero denen defans oyuncusu her top oyununda 5'e kaçar, karşı takım ortadan hücumdayken sol kısa çapraz ve havuza gelecek plaseden, 4'ten hücumdayken keskin çaprazdan ve havuzdan, 2'den hücumdayken sol paralelden tamamiyle sorumludur.

    orta oyuncu kendi bölgesi olan 3 numaradan başka hem 4'e hem de 2'ye bloğa yardıma yetişmekten sorumludur haliyle çok yorulur. orta oyuncu arka oyuncu olup 1 numaraya geldiğinde servis rakip takıma geçene kadar oyunda kalır. top kaybedildikten sonra da libero genellikle hem defansı güçlendirmek hem de orta oyuncuyu dinlendirmek amacıyla hakemden izin almaksızın orta oyuncuyla değişip oyuna girer.

    (bkz: pasör)
    (bkz: smaçör)
    (bkz: orta oyuncu)
    (bkz: pasör çaprazı)
    (bkz: libero)

  • birçok annenin cahil, çocuğunun neye değer verdiğinden haberi olmayacak kadar ilgisiz ve çocuğunu birey olarak görmeyen, sahip olduklarına saygı duymayan kişiler olduğunu gösteren eşyalar.
    kusura bakmayın ama bu böyle. bir kere bir eşyanın maddi değeri olup olmadığını anlayamayanlara yorum bile yapmıyorum zaten. onun dışında ilgili bir anne çocuğunu tanır, değer verdiği şeyleri bilir. hadi onu da geçtim, çocuğunun eşyalarını ona sormadan atmayacak kadar ona birey olarak saygı duyar.
    okuduğum entryleri görünce yazarlarının yerine ben sinirlendim.

  • sen almanya'da çalışıp çil çil avroları biriktir, tatile giderken pintilik edip mehtap family diye otel seç.

    çok da güzel iyi olmuş bence dediğim, rezalet olmayan olay.