ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
neden pahalı olduğu anlaşılamayan şeyler
-
(bkz: faber castell grip)
amk 18 lira diyorlar kalem için, uçlu kalem hem de, ucu ayrı para.
sen yorulunca bırakıyorsun, kendi yazıyor herhalde.
ya da bu kadar para ettiğine göre; yanlışları fark edip yazmıyor da olabilir.
lan yoksa????
edit: uyaranlar oldu. bu kalem çeşit çeşitmiş pahalı olana antrasit deniyormuş.
ben sadece 2 liralık simli çiçekli kalemler aldığım için bilemedim.
türkiye'de kimsenin nefret etmediği tek kişi
-
(bkz: barış manço)
gece 22.00'dan sonra alkolü veresiye almak
-
satış yasağına karşı yapılması gerekli olan eylem. sonuçta satış yasak amk, veresiye yasak değil ki. ahah.
gidecez kanka bakkalımıza, aga sen bunu ver, yarın öderim saat 6.01 de diyeceğiz. bitti gitti işte.
yaşasın semt bakkalına dönüş.
türk'ün ay'a ayak basınca söylediği ilk söz
-
-geldik merkez. bugun aya ayak basan....
-eee?
- yarın sana basar nihohaha..
-??
sezen aksu şarkılarında geçen acımasız sözler
-
sen de benim kadar gerçekleri görüyorsun
beraber olamayız benim gibi biliyorsun
bir başka dünyanın insanısın yavrucağım
sen kendi dünyanın toprağında uyuyorsun
babanın söylediği unutulmayan sözler
-
öncelikle; (bkz: #30296870)
lise 2'de babamı kaybettim.
babam çok okurdu ve okuduklarını mutlaka bana verirdi okumam için, okumazdım, havaiydim. belki de ergenlik diyelim. halbuki orta2'ye kadar birçok klasiği bitirmiş, sayısız kitap okumuştum. ama artık okumuyordum.
tam bir şımarık, liseli ergen tavırlarında, tüm hayatım eğlence üzerine kurulmuşken babamı kaybettim. 17 yaşındayım.
bir iki sene sonra eşyaları toplarken babamın bana okumam için verdiği kitaplardan biri dikkatimi çekti. kitabın adı "başarılı olmak bir tercihtir" idi.
kitabın kapağına babamın el yazısıyla şunları yazmış olduğunu gördüm;
"tanrı'nın insana ilk emri oku! babanın senden ricası lütfen oku!"
kapağı açtığımda gene el yazısı ile şöyle yazmıştı;
"sevgili oğlum,
öncelikle şunu hiçbir zaman aklından çıkarma,
sana en çok kızdığım zaman da, en çok takdir ettigim zaman da aynı şiddette seviyorum.
teknoloji bir çok bilgiyi sana bir anda sunuyor. belki bu yüzden okumaya gereksinim duymuyorsun.
ama onların sana duygu yükleme şansı yok. dolayısıyla okuma senin için bir ihtiyaçtır.
ancak böylece sen de bir makina olmaktan kurtulursun.
lütfen beni anla, seni sevdiğimi anla, seni yarına hazırladığımı gor.
arkadaşın baban."
sadece kira geliriyle geçinen insan
-
19. yy. rus edebiyatında bir karakter.
yurtdışına kaçan hekim sayısının 15 kat artması
-
gidebildikleri içindir. ülkenin %90 ı kaçar gider gidebilse.
polislerle girilen ilginç diyaloglar
-
gecenin 3 falan gibi bi saatinde babam bi arkadaşından eve dönmektedir . malum rakılar su gibi gitmiştir . derken polis çevirir :
polis : iyi geceler beyfendi .
babam : iyi gejeler memur beğy .
polis: ehliyet , ruhsat , alkol var mı ?
babam: vağla memur bey hebji var .
türk insanının felsefeye bakışı
-
en önemli mottosu, "fazla düşünme kafayı yersin" şeklindedir.
richard dawkins'in down sendromlular ölsün demesi
-
a: "down sendromlu bir çocuğa hamile olsaydım ne yapardım bilmiyorum. tam bir ahlaki ikilem."
b: "aldırırsın ve tekrar denersin. seçeneğin varsa, çocuğu dünyaya getirmek ahlak dışı olur."
c: "down sendromlular ölsün diyorsun yani?"
bu diyalogdaki gerizekalıyı bulunuz.