hesabın var mı? giriş yap

  • kim ne derse desin, şahsiyetini, haysiyetini, benliğini, geleceğini, ruh sağlığını her şeyini medyaya ve devlete kurban vererek karşılığında kızının katil zanlısını aldı. halbuki normal bir hukuk düzeninde bunlara gerek yoktu. ama o kızının yanına kendini koydu; ölmeden mezara girdi. medya figürü olmayı göze aldı; şarlatanlıkla, şovmenlikle suçlanmayı göze aldı.

    akli melekelerini yitirdi. gözümüzün önünde bir kafka romanı karakteri gibi eriyip gitti, çıldırdı. bu davadan en çok zararı o gördü. amacına ulaştı. kızının canı yetmedi kendisini de feda etti.

    peki siz zanlının ailesinde her hangi bir psikolojik değişiklik gördünüz mü?

  • iki gün önce katıldığım ingilizce öğretmenlerine yönelik hizmet içi eğitim seminerinde, semineri veren kişi bir ifadenin farklı şekillerde söylenebildiğini, öğretirken saf dilbilgisine yoğunlaşmamamız gerektiğini vurgularken arada şöyle bir diyalog geçti.

    - bildiğiniz gibi bir filmi izlemişseniz bunu "i have seen this film" diye söylersiniz ingilizcede. fakat amerikalılar bunu "i saw this film" olarak söyler. içimizde amerikalı var mı?

    farklı birimden bir amerikalı öğretmen anında atılır ve:

    - ben present perfect tense'i türkiye'de öğrendim!

    diyerek bütün salonu yarar geçer.

  • bunun kralı ettir. lakin günümüzde bu sorun ortadan kalkmıştır.

    artık diş arasına eften püften şeyler sıkışmaktadır.

  • özellikle şu kısmının altını çizmek isterim:

    "montrö, karadeniz’e kıyıdaş ülkelerin güvenliğinin temel belgesi olup karadeniz’i barış denizi yapan sözleşmedir. montrö, türkiye’nin herhangi bir savaşta, savaşan taraflardan birinin yanında istemeden savaşa girmesini önleyen bir sözleşmedir."

    akp bir şekilde bu sözleşmeyi iptal edecek veya baypas edecek bir adım atarsa suriye'de amerikayla bir olup güney sınırımızı yol geçen hanına çevirmesine benzer ama 100 katı daha vahim sonuçları olacak olaylara zemin hazırlamış olur.

  • - 2 mart 1962 yılında dünyaya gelmiş olan john francis bongiovi jr., 1983 yılında sayreville, new jersey çıkışlı bir rock grubu olan 'bon jovi'nin kurucusudur .. elbette, john francis bongiovi jr, gruba ismini de vermiş olan jon bon jovi’den başkası değildir ..

    - annesi (kadın deniz piyade-woman marine (wm) olarak) ve babası (berber olarak) abd deniz kuvvetlerinde görev yapmışlardır ve görevleri sırasında tanışıp evlenmişlerdir.. çok ilginçtir ki annesi carol sharkey bongiovi, donanmadaki görevinden ayrıldıktan sonra bir süreliğine ‘playboy bunny’ (bildiğiniz playboy tavşan kızı) olarak çalışmıştır (ilk tavşan kızlardan biridir) .. babası john francis bongiovi, sicilya kökenlidir ..

    - jon bon jovi, ünlü sanatçı frank sinatra ile akrabadır (baba tarafından kan bağı mevcuttur) ..

    - az kalsın grubun adı ‘johnny electric’ olmak üzereydi ama o tarihlerde, belli ünlü grupların isimleri, grubun gerek kurucusu olup gerekse de öne çıkan ve grubu sürükleyen karakterlerin isimlerinden geliyordu (eddie van halen’ın kurucusu olduğu ‘van halen’ gibi) .. ilk menejerleri doc mcghee’nin bir çalışanı olan pamela maher’in tavsiyesini dinleyerek bu kervana katılırlar ve grubun adı ‘bon jovi’ olarak kalmış olur ..

    - ‘şimdi bu da nereden çıktı’ diyeceksiniz belki ama ünlü otomobil markası vw (volkswagen), 90’lı yılların ortalarında, dünyaca ünlü üç rock grubu olan ‘pink floyd’, ‘rolling stones’ ve ‘bon jovi’nin tüm avrupa turnelerinin finansörü olmuştur .. bu finansman desteğini tarihe geçirmek amacıyla vw, 1996 yılında, arka sol dirseklerde bahsi geçen rock gruplarının adlarının olduğu metalik isimlik ve araç içinde, koltuklardaki kafa dayamalıklarında yine grupların adlarının işlenmiş olduğu 3 farklı ‘vw golf’ anı modelini piyasaya sürmüştür .. görsel için tıklayınız : görsel

    - 80’lerin sonunda grup, dünya turnesini tamamladıktan sonra bir suskunluk dönemine girer ve çalışmalarına ara verirler .. tam o dönemde, 1990 yılı yapımı ‘young guns 2’ filminin müziklerini yapması için jon bon jovi’ye şahsi teklif gelir ve jovi kabul eder .. hatta filmin ünlü oyuncusu ‘emilio estevez’, jovi’den ‘wanted dead or alive’ parçasını ister filmin tema müziği olarak lanse edilmesi için ama ‘jon bon jovi’ şarkının sözlerinin filmin konusundaki zaman dilimine uymayacağını düşünerek bu isteği geri çevirir .. buradan sonrasını filmin diğer ünlü ismi olan kiefer sutherland bir röportajında şöyle anlatır : “jon bon jovi film ekibine dahil oldu ve bir gün hep beraber yemeğe çıktık .. biz hepimiz hamburgerlerimizi yerken ‘jon’, önündeki peçeteye beş-altı dakika birşeyler karaladı ve sonunda kafasını kaldırıp ‘blaze of glory’yi yazdığını söyledi ve peçeteyi ‘emilio estevez’e uzattı .. ben daha bir hamburgeri bile bitirmemişken adam filmin müziğinin tema şarkısını yazmıştı .. aptal gibi hissettik ..” .. ‘blaze of glory’ aynı zamanda jon bon jovi’nin ilk solo albümüdür ..

    - eşi dorothea hurley, jovi’nin liseden arkadaşıdır ve bir kız, üç erkek olmak üzere dört çocukları vardır .. lisedeyken dorothea, jon’un en samimi okul arkadaşı ‘bobby’ ile birliktedir ve o sebeple beraberliklerinin başlaması, 20’li yaşlarında dorothea ve bobby’nin ayrılmasını takiben olur ama jon bon jovi her fırsatta, eşini ilk gördüğü andan itibaren ona vurgun olduğunu söyler (hatta ilk şarkılarından biri olan ‘bobby’s girl’ün onun için yazılmış olduğunu söylemiştir).. dorothea siyah kuşak sahibi karate eğitmenidir ..

    - iki erkek kardeşi vardır ..

    - en sevdiği film, 1972 yılı yapımı ‘baba’ (the godfather) filmidir .. muhtemelen sicilya kökeninin etkisi vardır ..

    kaynak : wikipedia, imdb, blog.heritagepartscentre, biography.com, leatherneck, pandagossips (türkçe kaynak kullanılmamıştır, çeviriler bana aittir, kaynaklar çapraz kontrol edilmiştir)

  • boykotun başarısız olduğunun iddiası belirli aralıklarla sözlükte gündeme geliyor. gündeme getirenlerin bir karın ağrısı var ki sürekli önümüze sürüyor bu argümanı. boykot eden tek kişi kaldığımı bilsem bile devam edeceğim boykottur.

  • olması gerekendir.ne kadar istemesemde yurtiçi kargoyu bu konuda destekliyorum.

    ben 3 tane farklı firmadan sipariş verdim.hepsi de yurtiçi kargoyla gelecek. sizin eşinizden corona virüsü kapıp bana getirip bulaştırabilir.lakin ben 1 aydır kendimi karantinada tutuyorken , öyle boku bokuna virüs kapmaya asla müsade etmem.

    kapacaksam delikanlı gibi çıkar sokakta yerlere belene belene yuvarlanır kaparım.