ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
wattpad
-
bazıları sanat kurslarını, yaratıcı yazarlık atölyelerini, vs. gereksiz bulur, hatta bunun yanlış olduğunu, sanata halel getirdiğini savunur. onlara göre sanatçı sanatçı olarak doğmalıdır. bu işler öyle kursa gitmeyle falan öğrenilecek şeyler değildir. safi yetenek, ilham işidir bunlar.
ben böyle düşünenlerden değilim. örneğin bir gitar kursuna ne kadar çok öğrenci giderse o kurstan iyi bir gitarist çıkma ihtimali de aynı ölçüde yükselir. tabi bu sırada sonunda bir halt olamayacakların sayısı da artar ama önemli değil. iyi olan alıcısını bulacak, kalıcılığı yakalayacaktır, diğerleri de unutulup, silinip gidecektir eninde sonunda.
aynı şey diğer sanat dalları için de geçerli.
mesela yaratıcı yazarlık kursları.
ya da wattpad gibi platformlar.
yazmaya uğraşmak, bunun için çalışmak, yazdığını başkalarına göstermek iyi, bunda bir sorun yok.
ama yine de bu gibi alanlarda eser yayımlayanların tutumlarında, yola çıkarkenki amaçlarında bir tuhaflık var.
takip edebildiğim kadarıyla çoğunun tek amacı görünür olmak, kalabalıktan sıyrılmak, kameraları kendine döndürmek.
öğrenmek değil, (hali hazırda) bildiklerini göstermek istiyorlar.
kendilerini geliştirip geliştirmedikleri, bir önceki sefer yaptıkları hataları tekrarlayıp tekrarlamadıkları umurlarında değil.
yazdıkları okunsun, beğenilsin, alkışlansın istiyorlar, o kadar.
oysa böyle platformlara başvurmaktaki asıl amaçları, bana sorulursa, kendilerini ve başkalarını gözlemlemek olmalı.
ne hata yapmışım, başkaları ne hata yapmış. bak, bu bunu böyle yazmış, iyi fikir, ben de deneyeyim...
ama gönder tuşuna basmadan önce kendi yazdıklarını bile ikinci bir kez okuduklarından şüpheliyim.
görünür olma hırsı, takdir edilme arzusu bütün bunları bir anda bir kenara itiyor.
ikinci bir kez okunsa çoğu kolayca düzeltilebilecek yazım yanlışları bile bunun bir kanıtı.
bir işi iyi yapmak istemiyorlar, bunu düşünmüyorlar bile. iyi bir iş yaptıklarını duymak istiyorlar sadece.
vaay, ne güzel yazmışsın, helal olsun.
flannery o'connor şuna benzer bir şey söylüyordu.
yazdığınızdan önce kendiniz bir şeyler öğrenmelisiniz. siz öğrenemezseniz başka kimse öğrenemez.
bu da ufak bir tavsiye olsun.
fb tv'nin fb-gs maçındaki logo kullanımı
-
bu meselede anlamadığım kekoluk galatasaray'ın yıldızlarını silme meselesi. katılalım katılmayalım bir 5 yıldız claim'i var dolayısıyla hadi kendine 5 yıldız koydun bunu desteklemek için diyelim , la olm bizimkileri niye siliyorsun, başkan , basın sözcüsü vs. olsam ilk işim kim yaptıysa kim karar verdiyse onu kovmak olurdu.
sadece şu bile senin psikolojik olarak bu sidik yarışını kaybettiğini gösteriyor.
d. bakır mardin van belediyelerine kayyum atanması
-
ya bence kürtlerin oy kullanma hakkını da elinden alın olsun bitsin. adamları her seçim sandığa kadar yormayın.
e. imamoğlu'nun öğrencilere kadın pedi dağıtması
-
pedler 50 liradan başladığı için ve burslarda öğrencinin barınma,yeme içme ve ulaşım ücretlerine yetmediği için başkan güzel bir hareket yapmış.
şikayet eden kadın görmedim,niyeyse kadın sorunları hakkında komisyon kurup, içine kadın üye koymayan partinin neferleri delirmiş.
size ne oğlum? kafalarına çay atsa daha mı iyi olurdu?
vedat milor'un cv'si
-
insanı şoke eden cinsten bir şey.
ulan gurme olmak için bu kadar okumak gerekiyorsa bizim tarhana çorbası içmeye hakkımız yok amk, bir de adamı beğenmiyorlar.
atınç nukan'ın mükemmel fiziği
-
(bkz: havalar da ılıdı)
olan biten
-
merhaba,
yazar ve çaylakların isteği dışında e-mail değişikliği yapıldığı ya da hesaplarından kendi istekleri dışında entry’ler girildiği hakkında sıkça şikayet alıyoruz.
ekşi sözlük'te şifreleriniz one way hash function (pbkdf2) algoritması ile kriptolanmış olarak saklandığından bizim bilmemiz veya bizim üzerimizden başkaları tarafından ele geçirilmiş olmaları mümkün değildir.
bu konuda yaptığımız incelemeler sonucunda kullanılan üçüncü parti uygulamalardan en az birinin şifreleri ele geçirdiğini tespit ettik ve bu konu üstünde çalışmalara başladık. bu uygulamalar üzerinden ekşi sözlük’e ulaşan yazarların yoğun risk altında bulunduğunu bilmenizi isteriz.
üçüncü parti uygulamalar, ekşi sözlük tarafından yayınlanmamış ancak app store ve google play store'a diğer kullanıcılar tarafından eklenmiş, ekşi sözlük’e ulaşmanızı sağlayan uygulamalardır. bu uygulamaların geliştiricileri iyi niyetli olabilecekleri gibi yazar e-mailleri ve şifrelerine erişmek isteyen kişiler de olabilirler.
eğer üçüncü parti uygulamaları kullanarak sözlük’e ulaşım sağladıysanız ya da e-mail ve şifre bilgilerinizi isteyen başka sitelerle bu bilgileri paylaştıysanız, şifrenizi https://eksisozluk.com/ayarlar/sifre üzerinden sıfırlamanızı ve güvenmediğiniz üçüncü parti uygulamaları kullanmamanızı tavsiye ediyoruz. e-mail ve şifre bilgilerinizi paylaşmadığınız müddetçe bu uygulamaları kullanmanızda herhangi bir sakınca bulunmamaktadır.
tüm bu sıkıntıların yaşanmaması için ekleyeceğimiz güzel haberse; ekşi sözlük uygulaması üzerine çalışmalarımız hızla devam ediyor.
sevgiler
seni seviyorum ile seviyorum seni arasındaki fark
-
biri kayahan digeri onur akindir.
secin.
insan bebeğinin doğada sağ kalma ihtimali
-
insanın bebeğine gelmeden önce, standart bir şehirlinin doğada sağ kalma ihtimali hayli düşük olduğu için sıfırdır.
adını feriha koydum
-
su altı kamerası falan almışlar herhalde. boşa gitmesin diye her hafta biri denize düşüyor.
restoran ve lokanta arasındaki fark
-
restoranda kuver açılır
lokantada masada ekmek dolu bir kova ve birkaç şişe su olur
restoranda paltomuzu vestiyere asarız
lokantada paltomuzu yandaki sandalyeye koyarız
restoranda masa hazırlanır / hazırdır
lokantada masa ıslak bezle silinir
restoranda yemekten sonra çay, kahve ne arzu ettiğimiz sorulur
lokantada fazla sorulmaz, çay zaten getirilir
restoranda çeşit çeşit tatlı olur
lokantada kemalpaşa ve sütlaç olur
restoranda garsondan hesabı rica ederiz,
lokantada "usta günahımız neymiş bilelim" deriz.
afad dışında başka yere yardım provokasyondur
-
ya biz ne ile sınanıyoruz??