hesabın var mı? giriş yap

  • dişinizi fırçaladıktan hemen sonra portakal suyu içtiğiniz takdirde (mesela uyandınız, dişinizi fırçaladınız, sonra kahvaltıya oturdunuz), portakal suyunun tuhaf, ekşi/acı bir tat verdiğini farketmişsinizdir. peki hiç "niye ki?" diye düşündünüz mü? düşünmediyseniz, araştırıp bulmadıysanız cevabını ben vereyim: diş macunu "sodyum lauril sülfat" (sls) adı verilen bir kimyasal madde ihtiva eder. dişinizi fırçaladıktan sonra ağzınızda arta kalan sls, portakal suyundaki asitle birleştiginde, ortaya bildiğiniz o ekşi/acı tat çıkar. ama dişinizi fırçaladıktan sonra ağzınızı iyice çalkalarsanız, veya kahvaltıya oturmadan önce biraz sabrederseniz, ağzınızdaki sls tükrüğünüz ile çözüleceğinden, portakal suyu da acı gelmeyecektir.

    "sls" şampuanların da içerdigi bir kimyasal maddedir, o yüzden yıkanırken şampuanınızı içmek gibi bir huyunuz varsa, öncelikle "çok tuhafsınız" demek istiyorum, sonra da duştan çıktıktan sonra portakal suyu içmek isterseniz biraz beklemenizi tavsiye ediyorum. (portakal aromalı bir şampuan kullanıyorsanız, zaten içmeyin o şampuanı, çok acı bir tadı vardır.)

    bu entrymi de izninizle hayatını kimya bilimine adamış - ve bizlere de sevdirmiş - kimyagerlere ve kimya hocalarına adamak istiyorum.

  • ister mustafa’ya ölücü deyin ister pinti. sonuna kadar haklı ve takdir edilesi davranmıştır.

    bakın bu kızlardan piyasada çok fazla var. ben uyanık olduğumdan başıma hiç gelmedi fakat üniversite yıllarımda az dinlemedim bu tip hikayeleri.

    hatta bizzat bir kızın ağzından aktarıyorum özetlenmiş haliyle: +kız -ben

    +bu gece x’e gidiyoruz gelsene
    -club sevmediğimi biliyorsun. gürültüye gelemiyorum.
    +tamam o zaman ben selin ile giderim.
    -ulan hani ay sonuna kadar son 50 liran vardı?
    +ne olacak canim buluruz ödetecek birini.

    bu diyaloga konu olan kişi sosyal olarak samimi bir arkadaş olduğundan bu tip edepsiz itirafları yapmakta sakınca görmezdi ve sahiden de 50 tl ile o bar senin bu bar benim gezmesine rağmen ay sonunu getirirdi.

    neyse demek istediğim: arkandayız mustafa helal olsun. esnaf adamsın belki de bir günlük emeğinin karşılığıdır o 53tl. iyi ki yapmışsın takdir ettim. umarım o kendini zeki sanan kezbanlara da güzel bir ders olmuştur.

    “dilara’nın annesi aradı gitmemiz gerekiyor, sana da ayıp oldu” demek? memlekette bunu yiyecek, paranın üstüne su içecek gerizekalı erkek çok evet. ama yemez herkes bunu. unutmayın ki mustafa’lar da çok bu ülkede.

    burdan kızlara sesleniyorum: bakın yalandan da olsa erkekle kasaya gidin hesabı veya bir kısımını ödemeyi teklif edin zaten böyle bir durumda ödetmezler, en azından ben ödetmem şahsen samimiyetine güvendiysem. (kadın kişisinin hesap ödemesi ayıp değildir)

    ama yok çantayı karıştırmak, cüzdanı unutmak, o sırada telefonu çalmak falan geçiniz bunları efendim. 2 gram aklınızla insan silkelemeye çalışmayın.

  • çok büyük bir iş anlaşması ettiğiniz kişi ile telde konuşurken hatta bekletiyorum diyerek telefonun tuşuna tam basamamak ve "bu godoşa ne dicez şimdi biz " demeniz(yerinyarılması ne?canlı gömün beni )

  • "varoş mekanlarda eller havaya yapmak" kitabımızın 76. sayfasında bulunan rehberdir.

    öncelikle herkes kitabın ön sayfasını açıp baksın, çünkü en geç 2010 tarihli olmalı basım yılı kitabın.

    evet,

    ders1: ikilemeler, tekerlemeler, kulak aşinalığı olan yerel söylemler

    örn: baş ucumda portakal olsan ilaç olurdun bana(portakalı soydum baş ucuma koydum)

    ders2: esnaf ağzı hölölöyler, lololar, savuşturma tarzları

    örn: tartacak bir şeyim yok, sinek avlar bu halim(boş bakkal taşak tartar, sinekli bakkal ve müthiş uyum)

    ders3: baskılı söylemler, bağlaçlı-edatlı tekrarlar

    örn: döneceksen dön, boş kaldı bak defterim, seveceksen sev artık veresiye sevgilim(yine bakkal ağzı var burada)

    ders4: kalple ilgili şeyler söyle prim yapar hep

    örn: kalbim tezgah altı, bir tek seni istiyor, zamlar devam ederse o mahşeri bekliyor.

    şimdi bakalım neler çıktı;

    baş ucumda portakal olsan ilaç olurdun bana
    severdim yarım yarım, sıkardım ara sıra.
    kalbim çarpar oldu, hep turuncu turuncu,
    kimseler dokunamaz, pütürlüdür vücudu.
    tartacak bir şeyim yok, sinek avlar bu halim,
    yarım kilocuk da olsa, yine benimsin sevgilim.

  • muhtemelen alevi olan ve amerikanvari bir stand up performansı sergileyen kadın. ülkede herkesin her şey konusunda çok ama çok aşırı hassas olması nedeniyle biraz başı ağrıyacak maalesef.