hesabın var mı? giriş yap

  • komşumuzun kızının doğum gününde oğlumla konuşmaktayım:

    ben: oğlum ayşenur ablana hediye olarak ne alalım?
    oğlum heyecanla: senin gibi kocaman bir ayı alalım baba.

    noktalama işaretlerini icat edenlere bir kez daha saygı duydum.

  • böyle net olayları seviyorum.
    “napıyon la” yok
    “itiş kakış” yok
    “sen kimsin lan, asıl sen kimsin lan” yok
    “bak döverim seni vs” yok
    olayı görüp anında müdahale, süper işte.

  • bi bok bildiği yoktur,
    çünkü hayat ona güzeldir.

    bilmez ki depresyon, anksiyete ve panik atak aslında güçlü insan hastalığıdır, fazla yükten, sabretmekten, hassasiyetten olur.

    nasıl başın ağrıdığında ilaç kullanıyorsan, ruhun için de kullanmakta hiç bir sakınca yoktur.

  • rixos’ta bir hafta tatil yapmanın bedelinin 60 bin lira olduğunu öğrendiğimiz hadise. o paraya giderim malezya’da krallar gibi tatil yaparım 2. sınıf vatandaş muamelesi de görmem rixos çalışanlarından.

  • hukuk devletinde olunsaydı gündemi epey meşgul edecek bir hadise ama biz diktatörlük simülatöründe olduğumuz için 2 gün sonra unutulacak hadisedir.

  • filmin sonunda, august wilson'ın bir oyunundan uyarlandığı yazısını okuyunca ''haa...'' diyorsunuz ve bazı taşlar yerine oturuyor. ufak araştırma ile ma rainey's black bottom'ın da 10 bölümlük bir tiyatro eserinin yalnızca bir bölümü olduğunu görüyorsunuz. 1900'lerden başlayarak 1990'lara gelene kadar her 10 yıllık bölüm için yazılan toplam 10 bölümden oluşan bir eser. eserin bütünü the pittsburgh cycle, ''yüzyıl döngüsü'' olarak da biliniyor. temelinde de siyahilerin 20. yüzyıl boyunca yaşadıkları var. tahmin edileceği üzere ma rainey's black bottom 1920'leri anlatıyor.

    yerine oturan taşlardan biri, bazı anlarda yoğun şekilde gelen ''parodi mi izliyorum acaba, ne izliyorum böyle?'' hissi. tiyatro uyarlaması olması buna biraz anlam kazandırıyor. bir diğeri de ''aslında derdimiz ırkçılık değil ama yine de dayanamayıp araya sıkıştırdık'' havası alınan kısımlar. filmde bu kısımların olup olmaması tartışma konusu değil. sadece filme yedirsek mi yedirmesek mi diye kararsız kaldıklarını hissediyor oluşunuz. bu kendi başına rahatsız edici. ancak uyarlama uyarısı ile birlikte biraz daha az rahatsız edici hale geliyor.

    biraz oyunculukların sırtına binen filmlerden olmuş. viola davis ve chadwick boseman çok iyi. davis öyle bir oynamış ki ma rainey karakterine yer yer gerçekten sinir oluyorsunuz, ama biraz empati yapınca o sinir hemen kayboluyor ve ''ne yapsan hakkındır ablam, iki de lahmacun söyle'' durumuna gelebiliyorsunuz. chadwick boseman muhtemelen adaylık alacak ve bu adaylığı ister istemez zamansız vefatına bağlanacak, ama bence her şekilde iyi bir performans ortaya koymuş. bugün aramızda olsaydı da adaylığından bahsedebilirdik. genel olarak senenin ortalama üstü performanslarından biriydi. ve izlediğimiz son performansıydı. ruhu şad olsun.

  • 10 dakika içinde 2 üst üste frikik golü yazmıştır. bu da ronaldo'nun geçen sezon 50+ maçta attığı frikik golüne eşit.

    biri 24 metre civarı, yan ağlara.
    biri 19 metre, çok yakın ama baraj üstünden, tam 90'a.

    yıllardır ronaldo kanat oynuyor (zannedip) ağlıyorlar, messi 1 yıldır sağ kanat oynuyor. kanadı geçtim, orta saha oynuyor artık. ona rağmen gol sayısı arttı, asist sayısı tavan yaptı.

    adama ne deseniz kapağı bırakıyor ki bunlar zaten hikaye.

    messi sakat geçirdiği aylar dışında 2008/2009 sezonundan beri tarihin en iyi futbolcusu. 2 frikikten yazdı diye değil, ocak'ta 5. ballon d'or ödülünü kazanacak diye değil. golleri, asistleri yüzünden de değil.

    22 kişilik bu oyunu michael jordan gibi domine edebildiği için. izlediğin en iyi forvet ve aynı anda izlediğin en iyi orta saha olduğu için.

    biz raul ölümcül golcü diye büyüdük:

    messi = 423 gol (546 maç)
    raúl = 423 gol (1,003 maç)

    zidane, pirlo, iniesta, xavi daha nice efsane orta saha izledik. hepsinden daha iyi orta saha, hepsinden çok asist yapıyor, hepsinden daha iyi oyun kuruyor, domine ediyor, hücumu yönetiyor. bugün bu efsanelerin videolardan izlediğimiz uzun ve ara paslarından bir maçta 10 tane atıyor.

    messi ligin hem gol hem asist kralı oluyor.
    şampiyonlar liginin hem gol hem asist kralı oluyor. kaç kişinin dikkatini çekmiştir bu?

    ilk golünü 10 yıldan biraz uzun zaman önce attı. adamın kötü oynadığı maçları zar zor seçebiliyorsun. yaşı büyüdükçe oyun kalitesindeki artış şaka gibi.

    işte bu yüzden onu başkasıyla karşılaştırmak çok abes. çok absürd. frikikleri herkes atar.

    geçen sezondan gol atmadığı maç söyleyeyim size açın izleyin; iç saha ve deplasman manchester city maçları ve ligde athletic bilbao, san mames deplasmanı. youtube'dan istediğiniz maçı açabilirsiniz.

    bir adam gol/asist yapmadan futbol maçını nasıl domine eder izleyin.

    -----------------------

    edit: geçen sezonun en iyi performanslarından birini ben paylaşayım. ligin en zor deplasmanlarından birinde, unutulmayacak bir maç oynadı;

    san mames: https://www.youtube.com/watch?v=3bfhlqbrxle

    bu adam kadar oyuna etki eden, hangi pozisyonda oynadığı belli olmayan, bu kadar geride top alıp bu rakamlara ulaşan, neredeyse dokunduğu her topu olumlu kullanan ve rakibe zarar veren, savunulması bu kadar zor, atamazsa attıran bir adam yok. 10 yıldır rakipleri bu adamı durdurmak için plan yapıyor, o hala en iyi sezonunu yaşayabiliyor.

    şu anda aktif olarak izlediğimiz her futbolcunun yeri dolar. bizim için özel de olsalar yerlerine daha iyileri gelebilir. daha çok gol atanı, asist yapanı, çalım atanı, daha yeteneklisi, daha hızlısı...

    tek bir şeyden eminim; messi'nin bıraktığı boşluk asla dolmaz.