ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
buzdolabındaki yarım limonun günlüğü
-
tamamı yalan olan günlük. ben tuttuğum günlüğü buraya yazmıyorum.
uçakta alkol almak
-
sokakta ya da evde alkol almaktan farkı yoktur. yasaklanmasını isteyen bazı gerizekalılara soruyorum. islam için öldürülen insanlar için islamı yasaklıyor muyuz? zira işinize gelince münferit. mertçe örnek vermeden söyleyin dinim alkol alınmasını kabul etmiyor ve ben bundan dolayı yasaklansın istiyorum deyin. neden kasıyorsunuz?
not: bana 1 adet alkollü yolcu yüzünden düşen uçak bulun. gerçi hemen münferit ve "gerçek yolcu bu değil" derim ben de:))
12 ağustos 2012 galatasaray fenerbahçe maçı
-
olimpiyatlarla seviye biraz yukselmisti ben de fularla dolasiyordum evde. bu mactan sonra kendime geldim atleti giydim pijamalari cektim kendime geldim biraz.
1955 yılında iran'da çekilen kuduz videosu
-
kuduz aşısı anadolu kırsalına ulaşmadan önce, kuduz köpek tarafından ısırıldığından şüphelenilen kişiler kilere kilitlenir ya da ağaçlara bağlanırdı. gözetim altında tutulurdu. hastanın delirme süreci başlarsa hastalığı kapan kişi, acı çekmesin diye köylülerce vurulurdu. her köyün böyle birkaç anısı vardır, bu dediğim durum 60-70 sene önce tamamen sonlanmış. yine de kuduz, insanlık tarihinin en korkunç virüsü olabilir. semptomların başlamasından sonra ne yaparsanız yapın, ölüm kaçınılmaz son maalesef. bir şey sizi ısırdıktan sonra derhal en yakın sağlık kuruluşuna koşun, hele ısırık kafaya yakınsa.
edit: ayrıca bu videoda ölümü kesin bir adamı acı içinde yaşatıp kayıt altına almanın etik olmadığına inanıyorum.
sözlükteki en iyi marmaray esprileri
alevilerin blok halinde başkanlığa evet demesi
-
hz.ali başkanlığa aday olsa bile evet %97,8 çıkmaz gençler. rahat olun.
gezi'ye rakip 2 milyon metrekarelik şehir parkı
-
dünyanın en büyük 3. parkı olabilir ama en güzel 3. parkı olamayacak park.
(bkz: akp'lilerdeki büyüklük takıntısı)
6 senelik sevgilinin kötü günde bırakıp gitmesi
-
“içinde bulunduğum durumdan bir nebze kurtulmak için doğa yürüyüşleri yapıyorum ama nafile”
bu cümleden hareketle batmamışsın. çünkü fakir doğa yürüyüşü yapmaz, dolanır gelir
zekai tunca
-
ankara'da bir berberde traş olurken görmüştüm.
not: bu entrinin taşıdığı bilgiler:
a) zekai tunca (en azından) bir dönem ankarada bulunmuştur.
b) kendini traş ettiren bir insandır.
c) görülebiliyor.
alman usulü hesap ödemede son kişi olmak
-
(bkz: vurun, daha ölmemiş)
hasan can kaya
-
benzer formatta 3 adet reklam entry yazılmış, 15-23 tane fav almış üçü de, favlayanlar da aynı yazarlar. reklam olduğu baştan belli .
su bardağında çay içmek
-
reçel kavanozuyla içildiğini gördüğümden dolayı anormal gelmeyen olaydır.
la adam bildiğin 1 litrelik kavanozla içiyordu. ya şaka gibi mk ilk görünce yuh amk dedim, bizim evde iki üç güne bi paket çayı bitiren bu öküz müydü demiştim.
ögrenci evinde ilk günlerimdi. ögrenci evinde çayın önemini daha bilmiyordum. kibar, nazik, ailesinin yanından yeni gelmiş körpe bir delikanlıydım.
sonra bi ocak gördüm aga, aynı anda kaynayan 4 tane çaydanlık var.
kavanozla çay içen adamlar gördüm aga.
haftada 4-5 paket çay biten evde kaldım ben bi ara. tanımadığım adamlarla salonda uzanıp çekirdek çitleyip çay içiyorduk.
adamlar çayla kafayı bulabiliyordu, bilmem anlatabiliyor muyum ?