ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
orkestrada tek işi saat başı zile vurmak olan adam
-
gözümde dünyanın en akıllı adamıdır. çin çin maaş cepte. helal.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
kışın bulduğumda sevineyim diye montumun cebine 10tl koydum. 3 gündür aklımdan çıkmıyor... geceleri uyku uyuyamıyorum. ne biçim fakirim lan ben...
evlenmeden birlikte yaşamak
-
sorumluluk almak istemeyenlerin savunduğu durum. karşındaki kişi kafana tam anlamıyla oturmamış da olabilir. genelde etrafımda gördüğüm; evlenmeden uzun süreli birliktelik yaşayanlar, ayrıldıktan kısa bir süre sonra, karşılarına çıkan kişiyle evleniyorlar. evlilik hayatı paylaşmaktır. bir olmaktır. sevinçlerin, dertlerin, bugünün ve gelecek kaygısının birlikte hissedilmesidir, birlikte mücadele etmektir. gerekirse bazı şeylerden ödün vermektir, fedakarlıktır. ortak noktada buluşmaktır. birbirinin gücünü hissederek yapılan yol arkadaşlığıdır. mükemmel evlilik diye bir şey yok. hayatta hiçbir şey mükemmel değil zaten. önemli olan sevgi, saygı kaybedilmeden sürdürülmesidir.. “mecbur muyum? istediğim zaman kolayca çekip giderim ” diyebilirsin. ama bu da insanı yorar be kardeşim…
hoşlanan erkeğin adım atmama sebebi
-
hayatımda bir kere adım atayım dedim çok pis backfire yedim. yok baba adım madım, yalnız ölürüm o topa girmem daha.
edit : selam yine nickimin hakkını vermişim.
kitab okumayanlar cail deyildir
-
ayrıca kitap okumayanlara cail diyenler kendini beyenmiş namkör insanlardır ve ben öyle insanlardan tiskiniyorum. herkez haddini bilmeli. daha yazardımda şarzım bitiyo.
kızını üniversiteye yollayan baba cehennemliktir
-
(bkz: allah olmuşsun hayırlı olsun) (bkz: see you in hell)
damacanayı tek başına dış kapıdan mutfağa alan kız
-
"aşkım sucu geldi" diyen kız kadar kıymeti yoktur. valla bak.
dem parti sur yöneticilerinin atatürk'e küfretmesi
-
şımarıyor o. evlatları. bunlar teröristtir. bunları savunanlar da teröristtir. aksini söyleyen de teröristtir.
yazarların küçük ama etkili tasarruf yöntemleri
-
ekmeği, birayı, yoğurdu, peyniri ve sucuğu evde yapıyorum. sebze ve meyveler ucuz ve lezzetliyken salça, reçel, kurutulmuş sebze vs yapıyorum.
ayrıca, bahçeli evde olduğumdan bahçede sebze yetiştiriyorum ve kümes yaptım, her gün 4 yumurta alıyorum.
zafer çağlayan'ın saat parasını ödemesinin kanıtı
-
(bkz: tabi lan manyak mısın)
yaran inci sözlük entry'leri
pos makinesi çalışmıyor furyası
-
pos makinası çalışmıyorsa, pos ile ödeme seçeneğini kapatabilirsiniz. nakit para taşımak zorunda değilim.
ızıcık ınsın ılın nıkıt ıdıyın.
esnafın karını ve zararını düşünmekle mükellef değilim!! eğer nakit çalışacaksa da bunu ifade etmeli.
ha nakitle çalışırken ne kadar vergi veriyor orası da ayrı muamma tabi.
hiç konuşmadan oturan çift
-
bir defasında yağmur yağıyordu. canım onu seyretmek istemişti. koltuğu ite kaka pencerenin önüne uzatıp ışıkları kapattım, perdeleri açıp oturdum seyretmeye başladım. sevgilim öbür odada bir şeyler yapıyordu, biraz sonra o da geldi. n'aptın naapıyosun falan demedi hiç. geldi yanıma oturdu. sabaha kadar, belki 4-5 saat tek kelime etmeden orada oturup yağmuru seyrettik. o ilişkiye dair en mutlu olduğum anlardan biri o.
bir başka günse yine o koltukta oturmuş dışarıyı izliyordum, o da içeride telefonla konuşuyordu. konuşması bitince geldi, o konuşmaya dair bi şeyler söyledi. oradan konu konuyu açtı, çocukluk arkadaşlarından komplo teorilerine, avrupa göçmen politikasından hooke newton kavgasına kadar non stop konuşup durduk belki 7-8 saat. izleyelim diye seçtiğimiz film ilk sahnesinde pause'da kaldı öyle. güneş doğunca kapatıp yattık.
bir başka gün bi restorandaydık. hararetli hararetli bi şeyden konuşuyorduk. bi onun bi benim telefonum çalıp duruyordu, ikimiz de reddedip reddedip duruyorduk. sonunda yeter ama diyerek telefonları sessize aldık. konuştuğumuz şey bitince de açmadık, susuşup tek kelime etmeden biralarımızı içerek uzun uzun daha oturduk öyle denizi seyrederek.
bi başka gün tek başımaydım. çok güzel göründüğü için ona göndermek üzere ayın fotoğrafını çekmeye çalışırken ondan bana ayın fotoğrafı gelmişti. beraber bile oturmuyorduk. 3200 km mesafedeydik.
bir başka gün ayrılmaktan konuşuyorduk. aslında o konuşuyordu, ben ötelere bakıp susuyordum.
başka bir gün yine ayrılmaktan konuşuyorduk. aslında ben konuşuyordum, o ötelere bakıp susuyordu.
sonra ayrıldık. artık ne konuşuyor ne susuyoruz.
acıklı gibi tınladı da, değil. doğal döngüsünü tamamlamış eski güzel bi ilişki işte…
diyeceğim, ister sus ister konuş ister halay çek.. yan yana bile olma hatta. olay ne yaptığında değil çünkü, o an birlikte aynı “an”da olup olmamakta.