hesabın var mı? giriş yap

  • öncelikle

    (bkz: yeni başlayanlar için aşk)

    - karşınızdaki kişiyi iyice tanımadan ilişkiye başlamayın. tanımak için kendinize süre verin.

    - baştan uzun bir ilişkinin hesabını yapmayın. boş hayaldir. canınız yanar daha sonraları. bu hayal, kendinizi ona daha çok bağlamanıza ve de ayrılıkta daha çok azap çekmenize neden olur. yapmayın.

    - değer olgusunu iyi ayarlayın. yapamayacağınız şeylerin sözünü vermeyin.

    - fazla muhabetten kaçının, tecrübeyle sabittir *. uzun bir ilişki istiyorsanız, yaşanacak şeyleri tüketir bol muhabbet. bundan kaçının derken b.kunu da çıkarmayın.

    - problemin boyutu ne olursa olsun, saklamayın. içinizdekileri dökün, paylaşın. ufak problemler ileride, büyük sorunlara neden olabiliyor.

    - detaylara önem verin. ama kasmayın. bu bazen incelik gibi görünse de bazen çok fazla can sıkabiliyor karşı taraf için.

    - çok masraf yapacaksınız. bi sponsor bulun en iyisi.

    - gözlem yeteneğinizi geliştirin, farkında olabilmek, çok önemlidir bi ilişki için. nasıl gelişir bu yetenek derseniz, bilmiyorum. kelin ilacı olsa hesabı. anladınız.

    - sözlükte yazdığınızı öğrenmesin. kurcalıyor. çok can sıkıyor. tahmin edemezsiniz. sorgu sual falan.

    - dış görünüşe önem vermeyin, sırf çok güzel ya da çok yakışıklı diye bir ilişkiye başlamayın. yüzeysellik pek faydalı değildir.

    - biteceğini bilin. bitmeyen bir ilişki yoktur. evlilik dahi olsa birliktelikte, ölüm ayıracaktır sizi. ayrılığa hep hazırlıklı olun. benden tavsiyedir.*

  • ilk aşk gibi bir şey lan.

    bilgisayardan internetten önce bu vardı hayatımızda. gerçi tam olarak vardı diyemem kendi adıma, zira bizim televizyonun böyle über bir özelliği yoktu ve fakat akraba evlerinde denk geldiğimde saatlerimi geçirirdim başında. hava durumu desen var, fikstür desen var, güncel haberler desen var. internete ilk girdiğimde hissetiklerimi belki bir kademe düşüğüyle yıllar önce hissettirdi bu meret bana. sosyal statü belirleyicisiydi gözümde resmen. gerçi öyle hala, nerde teletext seven bir insan var, işte orada güzel bir insan vardır.

    şimdilerde boşladık biraz elbet ama yeri ayrıdır kalbimizde.
    unutulmadın teletext.

  • türkiyeli kızların tam tersidirler.

    türkiyeli kızların dışı avrupa, kafa yapısı ise ortadoğu.

    iranlı kızların dışı ortadoğu, kafa yapısı ise avrupa.

  • otobüste kucağımza aldığımız yaş üç kapsamındaki kız çocuğu:
    -siiiz davşanı taniyo musunuz?
    -hangi tavşanı?
    -dav-şa-nı tanoyo musunuz?
    -uzun kulaklı bir iki tavşan tanıyoruz
    -siiiiz penguni tanıyo musunuz?
    -penguen?
    -pen-gu-ni tanıyo musunuz?
    -eee bir kez karşılaşmıştık
    -siiiiz zülehayı tanıyo musunuz?
    -zürefa?
    -zü-lee-haa' yı taniyo musunuz?
    -hıımmm uzun boyunlu bir zürafa görmüştük.
    -anneeee biz bunları tanıyor muyuz?
    -yok kızım daha demin tanıştık.
    -züleha teyzemi taniyo bunlar....

  • son derece sağlıklı ve normal bir davranıştır. esas bütün çizgi film boyunca tek yaptığı içgüdülerinin sesini dinleyerek atalarının yüz yıllardır yaptığı gibi fare kovalamak olan ve hatta evde beslenmesinin sebebi de büyük ihtimalle farelere karşı beslediği bu içgüdüsel garez olan tom'un kötü olduğunu düşünmek abesle iştigaldir ve hatta gerzekliktir .

    tom gerçek hayatta olsa kedilerin şahı seçilebilecek derecede zeki ve becerikli bir hayvanken senaryo yazarından torpilli olan jerry'nin gerektiğinde fizik kurallarını bile ihlal ederek her defasında bu fedakar kediye karşı galip geliyor olması esas büyük haksızlıktır.

    bunca zaman senaristler tarafından olduğu kadar animatörler tarafından da kayrılan jerry'nin tom'a göre daha sevimli çiziliyor olması kitleleler üzerinde yoğun ve bilinçli bir tom düşmanlığının ve jerry sempatizanlığının pompalanmasına sebep olmuş, bunun sonucu olarak da yılardır pis ve hastalık taşıyıcısı olduğu bilinen, lağamlarda yaşayıp bokun bucağın içinde yetişen bildiğimiz boklu fare baştacı edilmiştir.

    bunun yanında yine yüz yıllardır insanoğlunun en büyük dostlarından biri olan ve fare gibi haşeratları evlerden uzak tuttuğu için sevilen beslenen yeri geldiğinde bir top yumakla boğuşmasını neşeyle izlediğimiz yumuşak tüylü sevimli kediler tom'un nezninde yerin dibine sokulmuş, insanlar daha küçük yaşlardan itibaren medyanın çirkin ve taraflı yayınlarıyla yanlış yönlendirilmiş adeta beyinleri yıkanmıştır.

    hal böyleyken her daim insanın en yakın dostlarından biri olmuş, evlerimizi açıp kışın gerek şömine önünde gerek sobanın yanında en güzel yeri verdiğimiz kedi dostlarımızı bir kalemde tukaka etmek esas garabet değil midir? tom elbette her ne kadar jerry ismiyle sempatik bir hava verilmişse de eninde sonunda hastalık taşıyan bir fare olan o pis yaratığı kovalayacak elbette yakaladığı yerde anasını bile belleyecektir.

    bilinçli bir televizyon izleyicisi olarak bunca zaman hiç bir propagandanın etkisinde kalmayıp sabırla tom'un jerry'nin kafasını koparacağı aydınlık günün hayaliyle yaşayan çilekeş insanlar işte gerçek aydınlar bunlardır. hepsine benden selam olsun.

    dünyanın tüm tom severleri birleşin!

  • bu direkt benimdir. ama sirketimin benden baska calisani olmadigindan `ooo hava da süpermiş hadi erken çıkayım diyen patron` oluyorum. belki de bu ben degilimdir.

  • topal paşa'nın sağ kolu af dilerken "topal beni kandırdı, lüffen padişahım, kandırıldım" diye haykırdı. iv. murat'ın sağ kolu silahtar da "kanmasaydın paşaam" dedi.

    tanıdınız mı bu replikleri? tanıdınız tanıdınız.

  • biz fakirlerin olayı anlaması için araba kiralama şirketinden örnek vermesiyle gösterdiği alçak gönüllülüğünün yanında sönük kalır.