hesabın var mı? giriş yap

  • şu an orada yaralı insanlar varken hâlâ "kaçak elektirik" espirisi yapabilecek kadar vicdan yoksunu kisiler var. hayatın boyunca hiç mi bi' başkası için ağlamadınız lan, nasıl bu kadar kötü olabiliyorsunuz?

  • yeğeni 50 kilo esrarla yakalanan başbakanın bulunduğu ülkedir aynı zamanda. ottur. sadece bazılarına günahı yoktur demekki
    kıpssss

  • bir çarşamba günü kursumdan çıkmış eve gidiyordum. akşam 11 civarıydı. eski evim ara sokaklardan birindeydi, ki oturduğum semt öğrenciler çoğunlukta olduğu için şehrin diğer semtlerine göre nispeten daha güvenli, düşünün.
    2 tane o. çocuğu peşime takıldı, arkadan güya kendi aralarında konuşuyorlar bana laf atarak. hızlı adımlarla yürümeye başladım, biri "oo hızlandı ha, hadi oğlum!" dedi. etrafıma bakıyorum açık dükkan yok. bizim evin orada bir bakkal vardı her zaman gece 1'e kadar açık olurdu, ona güvendim, daha da hızlandım. yemin ederim hayatımda en çok korktuğum anlardan biridir o. takip edilmek ve özellikle laf yiyerek takip edilmek, sokakta hiç insan yokken eve ulaşmaya çalışmak ve arkaya bile bakamamak, bunu ancak yaşayan bilebilir. tek suçum da eve gidiyor olmaktı!
    bizim sitenin önüne geldim, bakkala baktım açıktı. sitenin orada hep beslediğimiz simsiyah ve devasa bir köpek vardı, adı da osman'dı, bu arada kim koydu bu ismi hiç bilemiyorum. görünüşü çok ürkütücüdür ama çocuklar bile maskara etmişti köpeği, o kadar sakin bir köpekti. siteye girdim, o geldi yanıma, ayaklarıma falan dolandı sevmem için. bir iki kafasını sevdim, derdim eve girmek tabii gözüm görmüyor. o sırada arkadan "hişşt bayan!" diye seslendi adamlardan biri. bakmadım, bir daha seslendi. kafayı istemsiz olarak bir çevirdim ki, adam "sana dedik kızım" diye üstüme yürüyor. dönüp apartman kapısına koştum, o sırada osman manyak gibi havlamaya başladı. baktım site kapısının orada durmuş havlıyor, adam da ona hoşt falan diyordu. ben bu arada korkudan apartmanın içine çoktan girmiştim tabii. bir tane daha köpek geldi o sırada, köşede durdu. osman hırlaya hırlaya o site kapısının oraya kadar gelen adamın üstüne yürümeye başladı, adam arkadaşının yanına koştu ve sopa bul lan sopa diye bağırdı, sonrasında ben ne olduğunu anlamadım resmen, osman üstlerine koşmaya başlayınca adamlar kaçtı ve onlar gözden kaybolunca osman geri gelip site kapısının önüne yattı. diğer köpek de onun yanına.

    yemin ederim ki şu anlattıklarımın her kelimesi doğru. ve ben şimdi gece bir sokaktan geçerken, eğer o sokakta köpekler varsa daha güvende hissederek yürüyorum.

    ben sokaktaki o. çocuklarının toplanması önerisini sunuyorum dolayısıyla. çünkü beni ölesiye korkutan ve sokakta yürürken huzursuz olmama sebep olan onlar.

  • harika laf. geriye göç sözü verildiyse oyumu net alırlar. hatta tüm sülalemden ve çevre mahallelerden 177 oy çıkartırım.

  • (bkz: gürültü)

    ("ama onlar daha çocuk" savunmasıyla estirilen çocuk gürültüsü terörü, trafikte gereksiz korna gürültüsü, hele hele apartman, hastane (yatan hasta bölümleri), yurt gibi ortamlardaki vurdumduymaz gürültüler)

  • arkadaşlar selam,

    geliştirdiğimiz ileri algoritma sayesinde sobalı evde büyümediği halde sobalı evde büyüme geyiğine iştirak eden yazarları bir süredir yakından takip ediyoruz. ip'lerini ve adreslerini öğrendik. bu çalışmalar esnasında aldığımız geri bildirimler sayesinde 80ler sonu ve 90lar başındaki ismini bile hatırlamadığı çizgi filmler hakkında laklak yapan şahısları da birer birer tespite başladık.

    çok yakında açacağımız internet sitemizden, çok cüzzi rakamlar karşılığında, webcam karşısında oturtacağımız bu insanlara canlı olarak istediğiniz neredeyse her işkenceyi yapabileceksiniz. çeşidimiz bol, aletlerimiz sağlık bakanlığı onaylı. sistre zımparasından tutun, dişçi mengenesine kadar geniş bir skalamız var.

    erken üye olun neşeye erken katılın!

  • adim adim su sekilde gerceklesir:

    1.) once kredi verecek bir banka veya mortgage sirketi bulunur ve "pre-approval" icin basvurulur. dolduracaginiz bir formda yillik gelirinizi, masrafinizi, mevcut borc ve mal varliginizi yazarsiniz. bazi mortgage sirketleri calistiginiz isyerini arayip bilgileri teyit etse de bazilari etmez. size verilen pre-approval mektubunda bilgilerinizin teyit edilip edilmedigi not olarak dusulecektir. bu pre-approval mektubunda sizin butcenizin ne oldugunu ogrenirsiniz. mesela "verdiginiz gelir, gider, varlik ve borc tablosuna gore kredi limitiniz 270,000 dolar" yazar.

    2.) bundan sonraki adim emlakci bulmaktir. biz genelde turk akliyla "internet caginda emlakciya ne gerek var" deriz ama emlakci cok onemli. emlakcilar iki turludur: 1) satici emlakcisi 2) alici emlakcisi. bu emlakcilari futbolcularin menejeri gibi dusunun. emlakcisiniz alis-satis islemleri boyunca sizi "temsil" eder ve saticinin emlakcisi da onu temsil eder. emlakci olmadan ev alip satmak mumkundur ama basa bir suru bela getirebilir. emlakcilar calistiklari bolgedeki ev alis-satis kanunlarini iyi bildikleri icin basinizi bir cok beladan korurlar. malum, abd'de emlak kanunlari cok karisiktir ve bir suru dikkat edilmesi gereken nokta bulunur. yine malum, abd'de kisiler en ufak bir sorunda mahkemeye gidip digerinden siringayla kan alabilir. bu yuzden emlakci tutmak cok onemlidir.

    3.) emlakci size her gun guncellenen bir liste yollayacaktir. bu listeden (veya internetten kendi imkanlarinizla buldugunuz bir listeden) gormek istediginiz evleri secip emlakciya haber verin. o da randevu alip evlerin hepsini mumkun olan en kisa zamanda gormenizi saglayacaktir.

    4.) begendiginiz bir ev olursa teklif yapabilirsiniz. burada emlakcinin onemi ortaya cikiyor. iyi bir emlakci sizin icin pazarlik edebilir ve kagitlari hazirlarken yardimci olur. abd'de sozlu teklifler gecersiz kabul edilir. her turlu teklif yazili olarak verilmelidir. karsi taraf teklifi degistirmek isterse bu da yazili olacaktir ve teklifin kabulu de yazili olacaktir. ornegin siz satis fiyati 280 bin olan bir ev icin 270 bin dolar teklif ettiniz ve ev sahibi "270 olmaz ama 275 olur" dedi. o anda yaptiginiz teklif iptal olur ve ev sahibi size yazili bir sekilde 275'lik teklif iletir. bunu kabul etmezseniz yazili olarak yeni bir teklif iletmeniz gerekir. teklifte sadece fiyat degil her turlu ayrinti belirtilmelidir. ornegin buzdolabi evde mi kalacak yoksa evi satan yaninda mi goturecek? genelde emlakcilarin onceden hazirladigi formlarda bu konulara onceden deginilmistir. emlakci bulmayanlar bu asamada cok sorun yasayabilirler.

    5.) teklif kabul edilirse daha pre-approval mektubu kullanilarak kredi icin basvurulur. kredi icin son 3-4 yilki gelirleriniz, vergileriniz, mal varliginizin kaniti, borclarinizin belgelendirilmesi gibi seyler istenir. oldukca yorucu bir asamadir. bu asamada kredi skoru da kontrol edilecektir.

    6.) bir yandan banka krediyle ugrasirken bir yandan da evin ici denetimden gececektir. buna "inspection" deniyor. sizin sececeginiz bir denetimci evin en ince ayrintisina kadar inceler, onlarca fotograf ceker ve sonunda size 40-50 sayfalik bir rapor verir. bu rapor size son bir pazarlik sansi verir. ornegin "klimanin 9 yillik oldugunu bilmiyordum, fiyatta indirim yapmazsaniz evi almam" turu blofler bu asamada yapilir. bu asama sorunsuz gecilirse artik evi almanizla aranizda cok az sey kalmis demektir.

    7.) survey: burada da evin sahip oldugu arazi belirlenir. bunu da sizin sectiginiz veya emlakciya sectirdiginiz bir memur yapar. genelde bu asama sorunsuz gececektir.

    8.) appraisal: bunu daha cok banka icin yapiyorsunuz. yine bir memur tutuluyor ve memur evin her yerini didik didik edip komsu evlerle karsilastiriyor ve evin makul fiyatinin ne olacagini soyluyor. eger siz bir ev icin 270 bin dolarlik kredi almaya calisiyorsaniz ve evin degeri 250 bin dolar cikmissa banka "evin fiyatini 250'ye indir yoksa krediyi unut" diyebilir. bu durum cok nadiren yasanir.

    9.) kredinin onaylanmasi ve evin satisinin gerceklesmesi.

    tabi bu saydigim seyler eyaletten eyalete degisebilir ama asagi yukari cogu eyalette olaylarin gerceklesme sirasi boyledir.