hesabın var mı? giriş yap

  • dün aksamki bla bla car istanbul - ankara arası yolculuk ilanım için konuştuğum ölücü bir hanfendinin sözleri üzerine sinirlenerek açıyorum bu başlığı. tamam ekonomi kötü, anlıyorum. elimden geldiğince de her konuda anlayışlı olmaya çalışırım insanların davranışlarına. ama bu yapılan saygısızlık üzerine sinirlerim bozuldu biraz.
    uygulamanin verdiği ücretler zaten benzin - mazot fiyatlarının çok altında olmasına rağmen aldığım tepkiler canımı sıktı. kimse kimseye zorla şu parayı ver demiyor. oraya ilan konulmuş, beğenmiyorsan mesaj atma, ister otobüsle git, ister trenle. saygısızlık yapmamaya çalıştım ama arkadaşın yaptığı düpedüz ölücülük oluyor. konuşmanın görselini de koyuyorum.
    görsel

  • güzel sanatlar fakültelerinde az rastlanan durumdur.
    bu yüzden seviyorum bu fakülteyi. o atölyelerde beraber çaylar içilir, o çamurlu ellerle yemekler yenir... herkes aynı duyguyu yaşar, keyiflidir. hocanız bir abiniz ya da ablanızdır, en önemlisi arkadaşınızdır.

    edit: bazı kadın hocalar hariç

  • bazen enteresan şeyler de öğreniyoruz bu güldürü anılarından..

    "malumdur dersanelerde okumanın neşvesinden gelen bir şevkle güreş yapılır."..

    "okumanın neşvesinden gelen şevkle güreş yapmak" nedir, nedendir? ayı yavrusu musunuz lan siz?

  • rahatsiz olmus bunu da belirtmis. muhabir de saygi gostermis duruma. bu kadar abartilacak bir durum yok.

  • haber

    ticaret bakanı mehmet muş'un, venezuela'dan peynir ithalatına ilişkin, "2020 yılında venezuela'dan türkiye'ye 1 gram dahi peynir ithal edilmemiştir." dediği açıklamasıdır.

    madem peynir ithal etmeyecektiniz neden rte'nin venezuela peyniri kararnamesini çıkarttınız diye sorarlar adama? yoksa venezuela'dan türkiye'ye bir deniz rotası oluşturmak için miydi bu?

    bu rotadan devletin uyuşturucu ticareti yaptığına dair iddialar var, bu iddialara dair elinizde karşı argüman oluşturmak için kullanacağınız kanıt, "1 gram dahi peynir ithal edilmemiştir" ise ortada başka bir ticaretin olduğu (çünkü kararnameyi çıkaran sizsiniz) ve bunun ne ticareti olduğunun belirtilmediği ve sedat peker'in iddiasının doğru olduğu sonucu çıkıyor.

    (bkz: sıçıp sıvamak)

    biz zaten peynir ticareti olmadığını siz açıklamadan önce de biliyorduk. hatta sizin dediklerinize ek olarak, sadece 2020 yılında değil, 2017 ile 2020 arasında venezuela'dan hiç peynir ve peynir ürünü ithal etmemiş türkiye. bu bilgiye ulaşamıyorsundur diye şuraya kanıtı bırakayım: görsel

  • (bkz: beş şehir)
    lise yillarından beri kitapligimda durur. bir cok klasigi bile cok kisa sürede severek okumus ben, su kitabi yillardir bitiremedim gitti. her yil alip bi yerden baslamayi deniyorum ama nafile. önümüzdeki birkac yilda belki...

  • dizinin özeti şu şekildedir.

    güney: n'oluyo oğlum ya?
    cemre: kuzey n'oldu?
    ali: kuzey olm n'oluya lan?
    anne: n'oluyo çocuklar?
    banu: güney n'oldu, bişey mi oldu?
    kuzey: bişey yok aq yaa...

  • --- spoiler ---

    seyyar satıcının bilmeden verdiği ibretlik ayar ;

    baktım adam tezgahın üzerine sermiş cd leri korsan albüm film falan satıyor, dur şuna bir piçlik yapayım dedim.

    kendi ismimi soy ismimi söyleyerek onun şarkı albümü var mı, varsa 5 tane alacağım dedim. heyecan yaptı bu amk olması lazım yeğenim diye daldı cd lerin içine

    15 dakika falan araştırdı bu cd lerin içinde bende içimden kıs kıs gülüyorum. ya dayı yoksa boşver uğraşma fazla dedim artık kan ter içinde kalmış olan satıcı dayı

    fırlattı elindeki cd yi ulan her gün yeni bir o. çocuğu çıkıyor hangisine yetişelim amk dedi.

    ne diyeceğimi bilemeden koşarak uzaklaştım beyler

    --- spoiler ---

    ahahaha.

  • (bkz: dayak nedir neden atılır)

    mekandan ziyade alkollü müşteri rezaleti olması gereken başlık

    hakkını vereyim ama kendi haksızlığını bu kadar açık açık yazan rezalet başlığı görmemiştim. genelinde başlık sahipleri melek gibi insanlar olur, durduk yere dayak yerler hep.