ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
30 nisan 2019 venezuela darbesi
-
10 gün önce ülke başkentinde ana muhalefet lideri diri diri yakılmak istenen ülkede yaşayan orta dogulularin komiklik yaptığı başlık.
7 haziran - 1 kasım ülke tarihinin en karanlık dönemlerinden birini yasamamis gibisiniz.
3 yıl önce kendi elleriyle besledikleri cemaatçi grup tarafından darbe girişimine maruz kalmamış gibi şakalar yapabiliyosunuz.
seçim sonuçlarını kabul etmeyen bir diktatörün ülkesinde yasamiyormuscasina baskalarinin az gelişmisligiyle alay ediyosunuz.
sizin bu ağlanacak halinize gülen şımarıkliginizla kim alay etsin acaba?
ebru gündeş'in 400 bin tl'lik kışlık alışverişi
23 nisan 2015 dolar kuru
-
4.00 olmadı da diyelim ki 3.35 oldu. o da olumlu.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
*-sen beni temizlerken iğrenmiyor musun? (tuvalet temizliği sırasında)
anne - hayır
* - tabi iğrenmezsin, ben senin içinden çıktım ondan değil mi? sürpriz yumurta gibi. sen çikolatasın, ben oyuncağı.
neşet ertaş'ın şener şen sevgisi
-
çok hoş bir hatıra. iyi ki kayıt edilmiş o an. iyi ki görebilme şansımız olmuş bu iki güzel insanın sevgi dolu bakışlarını, neşet ertaş'ın hayran hallerini, şener şen'in neşet ağa'nın hayranlığı karşısındaki duygusallaşmasını.
cenk tosun'un ingiltere'ye turşu bidonuyla gitmesi
-
tursu candir bence cok sempatik bir harekettir afiyet olsun cenk reyiz
vizelerin aslında o kadar da önemli olmaması
-
(bkz: okulu nasıl uzattım)
iş görüşmesine tişört ile gelen personel adayı
-
cv sine güveniyordur.
oruç tutmak
-
nedendir bilinmez inançsız kesimi daha çok ilgilendiren ibadet.
yıllardır orucumu tutarım çok şükür. tutmayan bir kimseye de 'neden tumuyorsun ulan?' diye kızdığımı, ulu orta yiyen adama 'sen nasıl bana saygı göstermezsin?' dediğimi hatırlamıyorum. aksine umrumda bile değil. çünkü birinin yanımda yiyip içmesi beni zerre kadar enteresa etmiyor. canım yeme içme çekmiyor. çekse bile ecrim artmış olur çekmiş olduğum sıkıntıdan mütevellit.
keşke benim orucum da yiyip içenleri rahatsız etmese. ben aç kalıyorum çilesini başka biri çekiyor. hep bir hazımsızlık hep bir hazımsızlık. halbuki biz malız boşu boşuna aç susuz kalıyoruz. bırak da aptal aptal karanlıklar içinde yaşayalım işte. sana oruç tutmamandan ötürü laf dokundurana kızıyorsun da sen niye oruçlu ile uğraşıyorsun ki?
bu tip olaylarda hz. ali'ye (r.a) ibadet ettiği için boş işlerle uğraştığını emeklerinin zayi olduğunu söyleyen bir kafiri hatırlıyorum. kafir diyor ki, öldükten sonra dirilme yoktur. hz. ali de diyor ki, 'eğer sizin dedikleriniz doğru ise benim bir zararım olmaz. (yani en fazla biraz kendimi yormuş olurum. abdestti namazdı oruçtu.) ama ya benim dediğim doğru ise o zaman siz çok zarar edersiniz'
edit: 'ya varsa' kıssasından ötürü 'böyle bir anlayışla ibadet edilir mi?' diye çok tepki gelmiş. değerli yazarlar, allah aşkına 'ya varsa lan?' diye ibadet eden birini gördünüz mü siz? ya da hz. ali'nin ya varsa diye ibadet ettiğini mi sandınız? oradaki cümle, karşısındaki adamın düşünce dünyasında bir sarsıntı yaratıp düşünmesine sebep olmaktır. hepsi bu. yapmayın allah aşkına ya varsa diye ibadet etmek nedir? kimde gördünüz?
biz o kadar fakirdik ki
-
biz o kadar fakirdikti mahallemizde gokkusagı bile siyah beyaz cıkardı
volvo'nun saatte maksimum 180 kilometre uygulaması
-
'volvo limit kırdırma 500 tl' ilanlarını görür gibiyim.
gezi parkı'na o tarihi eseri inşa edeceğiz
-
adam o kadar cahil ki, neyin tarihi eser olabileceğini bile bilmiyor. dışını süsleyerek yapılan inşaatların tarihi olabileceğini düşünüyor.
geçmiş uygarlıklardan günümüze ulaşmış kalıntı ve eserlere verilen bir ad tarihi eser. yaptığın binanın dışına işlediğin motifler değil yani. ayrıca bir eserin tarihi olabilmesi için, döneminin kültürünü, yaşantısını, inanışını ve dokusunu yansıtması gerekiyor.
neyi yansıtacak, çocuk tecavüzlerini mi işçi ölümlerini mi? kültür ve sanat demiyorum bile. inanış desen akp müslümanlığı.
(bkz: bir kap su)