hesabın var mı? giriş yap

  • h.m.'in içler acısı bir hikayesi vardır. küçük yaşta geçirdiği bisiklet kazasında kafasına 17 dikiş atılmıştır. baba tarafında epilepsi geçmişi olan h.m., 16. yaş gününde ilk grand mal nöbetini geçirmiş, ameliyat olacağı 1953 yılına kadar her hafta ortalama on küçük bir büyük nöbet yaşamıştır. hastalığı yüzünden mezuniyet törenine bile alınmamış h.m., 1950lerde lobotomi ve epilepsi konusunda uzman bill scoville adında bir doktora ameliyat olmuş ama doktor, h.m.'in hipokampüsve amigdalasına zarar vermiş, epilepsi tedavisini düzeltememiş ve ekstradan ileriye dönük hafıza kaybı* hastası olmasına sebebiyet vermiştir. 1953 yılındaki epilepsi ameliyatından hemen sonra yine epilepsi nöbeti geçiren h.m., her hafta yaşadığı nöbetler yerine birkaç ayda bir büyük nöbet yaşamaya başlamıştır. ameliyatın başarılı geçtiğini söyleyen yüzsüz doktor scoville, ameliyattan sonra karısına "guess what? ı tried to cut out the epilepsy of a patient, but took his memory instead! what a trade!" demiştir. ameliyattan sonra amigdala hasarı oluşan, duygu kontrol sorunları olan, öfke patlaması yaşayan, yaşını ve o günün tarihini hatırlayamayan h.m., 27 yaşında olmasına rağmen 33 yaşında olduğunu ve 1930 yılında yaşadığını söylemiş, ilerleyen günlerde hayatını "waking from a dream… every day is alone in itself’." cümlesiyle tanımlamıştır.

    kısa süreli hafızası kısmen çalışan ama yeni olayları kaydedemeyen h.m., brenda milner isimli bir hafıza araştırmacısı tarafından 20 yıl izlenmiştir ve onunla her karşılaşmasında onu tanıyamamıştır. crossword puzzle seven, hafıza testlerinde ortalama seviyenin üzerinde bir iq'ya sahip olan, akıllı, eğlenceli bir kişiliğe sahip h.m., ölünceye kadar yılda üç kere brenda'nın öğrencisi suzanne corkin tarafından izlenmiştir. onun için günler dakikalar, haftalar saatler, yıllar ise haftalar gibi geçmektedir.

    corkin sayesinde mirror drawing, mirror writing ve mirror reading gibi teknikleri öğrenen h.m.'in yapılan araştırmalar sonucunda, işlemsel hafızasında sorun olmadığı, otobiyografik olaylar, dünya hakkındaki bilgiler ve bilinçli hatıraları içeren episodik ve semantik hafızasında problem olduğu anlaşılmıştır.

    h.m. vakası sayesinde kısa süreli hafızanın hipokampüste olmadığı anlaşılmıştır. h.m., başkalarına faydam dokunsun diyerek beynini bilime bağışlamıştır. ölünceye kadar h.m.'e eşlik eden corkin, h.m. gibi bir insanın tıp dünyasında ne kadar ünlü olduğunu bilmeden ölmesinin garipliğine değinmiştir. ayrıca son görevini de yerine getiren corkin, solunum yetmezliğinden 82 yaşında ölen h.m.'in beynini california üniversitesi'ne incelenmesi için ulaştırmıştır.

    "hayaller hayatlar" sözünün bilimdeki karşılıklarından birisi hiç şüphesiz henry gustav molaison olmalı.

  • yurdum garip memleketinde övülüp övülüp bitirilemeyen etçi.

    arjantin'de deniz kenarında açık büfe restorantta 30 tl'ye evet yanlış değil 30 tl'ye buradaki etlerin daha lezzzetlilerini açık büfe yani sınırsız yiyebilirsiniz.

    uçak biletini 6 ay önceden al buenos aires'e. 1 hafta kal. her gün sıçana kadar et ye.

    1 hafta hergün nusrette et yemekten 4 kat ucuza gelir.
    üstüne buenos aires gezisi ve tango gecesi.

    düşünün bunu. vize de yok hem.

    edit: http://www.eksiduyuru.com/…k-isteyenlerin-dikkatine

  • bir abim anlatır. birgün pazarda kıyafet satıyorken koşa koşa bir kız gelip, etek stantının arkasına girer. "abi, peşimdeler burda olduğumu anlarlarsa, nişanlısıyım yada erkek arkadaşıyım gibi bişey de" der, çömelir.
    neyse bir iki dakika içerisinde iki delikanlı gelip burdaymış derler.

    a: abi
    o: onlar

    o: burdaymış burayı gösterdiler.
    a: hop hop n'oluyor.
    o: *
    a:dağalın lan rahat bırakın kızı
    o: sen kimsin
    a: ben onun erkek nişanlısıyım.

  • saatte 124 km hızla atılmıştır. maç sonu röportajında demba ba'nın hızı öğrenince verdiği tepki ise ibretliktir;

    -elhamdulillah.

    almeida sana kurban olsun be kara oğlan!