hesabın var mı? giriş yap

  • evet yanlış okumadınız. tutuklanan kişi ana muhalefet liderine hakaretler yağdıran çakıcı değil.

    aydın'ın kuşadası ilçesinde alaattin çakıcı'ya hakaret ettiği için gözaltına alınan vatandaş, halkı kin ve düşmanlığa teşvik suçundan tutuklanarak cezaevine atıldı.

    akp'nin yargı reformu dediği şey buymuş demek.

    kaynak:https://jurnaltr.com/…i-basilarak-gozaltina-alindi/

  • pistonunu aşagi bastirmak yerine yukari çekerek altta kalan kahve tanelerinden kurtulabileceginiz ve bekleme surecinde suyun tanelere daha fazla temas etmesinden kaynaklı tatsal değişimi minimuma indirebileceginiz, hatta 10bin dolar ederindeki clover'a (#13328604) yakın sonuçlar elde edebileceginiz her eve lazim kahve hazirlama aleti.

    ters çevrilmiş french press metodu da denilen bu yöntem şu şekilde yapılır:

    a) french press'in tepesindeki kapağı söküp çıkarın. sadece filtreyi tutan piston kalsin. pistonu bu boş french press haznesinin içine tabana degmeyecek şekilde yerleştirin. ardından french press için uygun kalınlıkta ogutulmuş kahveyi filtrenin ustune gelecek şekilde haznenin içine dökün. klasik french press ile kahve demlemenin aksine burada öğütülmüş kahve filtrenin altında degil, ustunde olmalı. dikkat edilmesi gereken nokta filtrenin saga sola sallanmamasi, duz ve dik durması.

    b) kaynama derecesine gelmiş suyu (ama kaynamayan, kaynadıysa 20 saniye kadar bekleyin) ogutulmus kahvenin tamamına yedirmeye ozen gostererek yavaşça dökün. haznenin tamamını suyla doldurmamak önemli, en az 1 parmak boşluk kalmalı, zira piston yukari çekilecek aşağı itilmeyecek. 1 dakika kadar hiç ellemeden bekleyin. demlenen kahvenin bir kismi filtreden aşagi dogru suzulmeye baslayacak. 1 dakika sonra bir çubuk yardımı ile ortadaki filtreye ve pistona degmeden ustteki kahveyi karıştırıp, tanelerin iyice suyla temas etmesini saglayın. bunu tamamladıktan sonra 1 dakika daha bekleyin.

    c) filtreyi dikkatlice ve mutlaka dik olacak şekilde, yavaşça yukarı dogru çekin. burada yavaş çekmek önemli zira pistonu yukarı çekerken, pistonu bastırırken oluşandan daha fazla basınç oluşacak ve daha fazla kuvvet gerekecek. aniden yada çok guçlu çekmek etrafa kahve saçılmasina, bir yaninizi yakmanıza sebep olabilir. *mumkunse bunu ilk yapışınızda lavabonun uzerinde yapın. filtrenin tamamını kahve taneleriyle beraber çıkarın, fench press içinde hiç kahve tanesi kalmadığını goreceksiniz. cam hazne agzina bir miktar kahve tanesi bulaşacaktir, kahveyi fincana dokmeden evvel silerek temizleyin.

    http://img509.imageshack.us/img509/3351/fp1dy1.jpg

  • -napıyosun?
    +çalışıyorum sen?
    -ben de yazlıktayım, balık tutuyorum.

    (yazlığım var.)

    -napıyosun?
    +çalışıyorum sen?
    -spordan geldim, çok yoruldum. :s

    (spor yapıyorum.)

    -napıyosun?
    +çalışıyorum sen?
    -çok sıcak, evde oturuyorum serin serin.

    (evim klimalı.)

    -napıyosun?
    +çalışıyorum sen?

    bu arada ben niye hep çalışıyom lan???

  • geçen kendisine terlik fırlattım, tuttu terliği geri bana fırlattı.canımı zor kurtardım dostlar.

    tanım: şu sıralar iskenderun semalarında bolca bulunan yaratık.

  • golden sonra parmağındaki yüzüğü öpeceğine chedjou'nun taşaklarını öpmesi gereken topçu.

  • - evde tufek bulundurmak
    - bir kadinin o tufegi alarak esine saka yapmak istemesi
    - bir kadinin bir tufegi siradan bir esya gibi koltuga koyup gitmesi
    - bir adamin tufegi eline alip esine ayni mal sakayi yapma geregi duymasi
    - bir adamin tufegi esine dogrultup tetige basmasi
    - evde bulunan tufegin dolu olmasi, ya da saka icin doldurulmasi

    bir nefeste sayilabilecek 7 salak hareket. tanim: toplumun ortalama zekasini yansitan olay.

  • (bkz: dayak nedir neden atılır)

    mekandan ziyade alkollü müşteri rezaleti olması gereken başlık

    hakkını vereyim ama kendi haksızlığını bu kadar açık açık yazan rezalet başlığı görmemiştim. genelinde başlık sahipleri melek gibi insanlar olur, durduk yere dayak yerler hep.

  • karakter sınırı sebebiyle başlığın uzun hali : 65 milyon yıl öncesine geri dönüşü olmayan bir zamanda yolculuğu yapmış olsaydınız, gelecekteki insanların bu yolculuğu yapabildiğinizi ve yolculuk yaptığınız dönemdeki varlığınızı bilmelerini sağlamak adına hangi delilleri bırakabilirdiniz? cem yılmaz filmi olan arog'da arif'in mağaraya yazı yazması olayı gibi.

    65.000.000 yıl
    ortalama insan ömrü 70 yıl dersek 928 bin 571 farklı nesil eder.
    bulunan en yaşlı insan fosili, 3.200.000 yıl öncesine kadar uzanır (lucy). yani ölünüzü bulamazlar.
    bulunan en eski insan yapımı anıt, mö 4850'den kalma barnenez'deki cairn'dir. bu nedenle, bir binanın ayakta kalma süresi ~6869 yıldır. yani bir şey inşaa etseniz o da günümüze kadar dayanamayacaktır. (göbekli tepeyi atlamışım bunu göz önünde bulundurursak yaklaşık 10-15 bin yıl diyebiliriz.)

    kehribar içine kapana kısılmış bir organik canlı 230 milyon varlığını sürdürebilirdi fakat 65 milyon yıllık yeryüzü yıpranması ve jeolojik kargaşanın arasından sıyrılarak bıraktığımız notun günümüz insanına ulaşması oldukça zordur. dünyanın 65 milyon yıl önceki hali için bakınız

    seçenek 1 : bulması kolay, değişime uğramamış veya uğramayacağını düşünülen doğal bir yapı bulunarak veya bilindik bir coğrafi konuma yakın yerleşim alanı olabileceği varsayılan bir yer seçilir. sert kayaların sivri kısımlasıyla diğer kayalar oyarak anlaşılması kolay bir iz bırakmaya çalışılır. (coğrafi olarak tanımadığınız yerdeyseniz ve tanıdığınız bir yere gitmek isterseniz otçul bir dinozoru evcilleştirip üzerine binerek seyahat edebilirsiniz. ama evrim sürecine dikkat! çünkü dinozur'u evcilleştirdiğiniz için kendi ırkınız / diliniz muhtemelen mevcut zaman çizelgemizdekinden farklı olarak delişebilir.) latin alfabesi veya sembol kullanırdım ama bu, geleceği nasıl etkilerdi bilemiyorum.

    seçenek 2 : almanya'nın güneyindeki messel çukuru'na ulaşmak. milyonlarca yıldır değişime uğramamış fosillerle dolu olan buçukur o tarihlerde göl halindeydi. bir kaç gün kil topraktan sonra pişirilmiş kil ile sanatınızı konuşturarak saksı, testi veya harf ve rakamlardan oluşan eserler yaparak gölün içine bırakabilirdiniz. muhtemelen 1995 yılında varlığınızdan dünya haberdar olurdu.

    seçenek 3 : eğer ideolojik hareketliliğin az olduğu bir yer bulunabilirse var olan bir anıt veya eserin 3d modelini yaparak reçine dolu bir kabın içine yerleştirmek. bulunması için de uranyum ile işaretlenebilinirdi. fakat sıradan bir vatandaşın doğada uranyum bulması biraz zordur. eğer bulunabilseydi günümüz teknolojisiyle korunmuş 3d modelimiz radyasyon sayesinde kolaylıkla gün yüzüne çıkabilirdi.

    *mağaraya yapılan resim ne kadar kalıcı olur bilmiyorum ama eğer bir mağaraya yazılabilseydi gelecekten notlar ve dikkat edilmesi gerken doğal felaket tarihleri hakkında bilgiler yazardım.