ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
long tall farkı
-
long genel/yatay, tall dikine uzunluk için kullanılır.
tall tree, long road vb
yarışmada fidel castro'yu bilemeyen öğretmen
-
dün twitter'da videosunu görünce kesin kişisel hesabı üzerinden atarlı bir savunma yapar ama savunan başkaları da çıkar mı ki demiştim, çıkmış. fidel castro tarih kitaplarımızda geçmediği için bir tarih öğretmeni olarak bilmek zorunda değilmiş, herkes her şeyi bilmek zorunda değilmiş zaten, ilber ortaylı'nın şifalı bitkiler hakkında çok fazla şey bilmeyebileceğine bağlayıp savunan bile olmuş. çıkardığım sonuca göre her şeyi mesleki kaynaklarımızdan öğreniyorsak imar yönetmeliğinde yazmadığı için marie antoinette'i mevcut ingiltere kraliçesi olarak biliyorum. ilber ortaylı ise en azından adaçayının farenjite iyi geldiğini biliyordur, ki gözü gören, aklı yeten, kulağı duyan, dağ başında barakada yaşamayan, pucca okuyup snap izlemekten başka bir aktivitesi olan insan için bu che'nin yarım asır önce öldüğünden daha zor öğrenilebilecek bir şey. sizde bu cehalet liberalliği olduğu sürece bi bok da olmaz buralardan.
sitede oturan basketbol seven kıvırcık ergen irisi
-
sırt çantası ve bilgisayar kulaklığıyla dolaşmaktan zevk alır. hafta sonu yüzme kursuna gider.
senin pis etini görmek zorunda mıyım
-
ortadoğu çöplüğünde yeni bir gün.
(bkz: çomaristan)
ben ufakken bizim ülkeyi vallahi böyle hayal etmemiştim.
tartışma sonlanmışken son anda edilen laf
-
var böyle bir şey. tüyler ürpertici. tekrar kavga başlatıcı.
mesela bugün tanık olduğum bir olaydan yola çıkayım;
banka kuyruğunda bekleyenler var diyelim ya da hastanede doktorun odasının önünde bekleyen kalabalık da olabilir. sıra oluşundan mütevellit ortam zaten azıcık gergindir. aniden bi itiş kakış; ''sıra bendeydi'' gerginliği çıkıyor. atışma başlıyor taraflar arasında. ''arkadaşım bi müsaade et'', ''önce ben geldim lan'' lafları tansiyonu yükseltiyor yavaştan. sonra taraflardan biri yumuşuyor, ''can sıkacak bi durum yok, güzel abim gel sen geç benim sırama'' diyor.. ortam yatışıyor hafiften, tam mırıl mırıl eden kalabalık susacakken tartışmanın taraflarından diğeri, asabi olan patlatıyor bombayı
- hah işte böyle susarsın, adam ol. !!
ya da
- illa uyaralım mı yola gelmen için !!11
ya da
- ha şöyle aferim!
ulan napıyorsun yaa :((( niye kışkırtıyosun adamı? sonra kesin büyük bir kavga çıkıyor, daha bugün gördüm. sus işte adam hazır alttan almış.
o son anda edilen laf var ya laf! kanın beyne sıçradığı andır. arada susmak lazımdır.
abi kardeş diyalogları
-
abi onüç yaş büyüktür. kızkardeş dört yaşlarındadır.
baba ölür. ağabey küçük kızın gözünde dev gibi kocaman görünmektedir.
küçük kız
-abiiii
-he güzelim
-abiiiiiiiiiiiiiii
-he bir tanem
-babam öldü ya , ben artık sana baba desem olur dimiii ?
-olmaz ben senin abinim bana baba diyemezsin..
küçük kız gider arka odada saatlerce ağlar. babasız kaldığını o anda anlamıştır çünkü.
yıllar sonra öğrenir ki ağabey de tuvalete gidip gizli gizli ağlamıştır.
birbirlerine o günü anlattıkları zaman herşey yeniden yaşanır. o zaman yapmaları gereken şeyi bu kez yaparlar. birbirlerine sarılıp ağlarlar...
24 haziran'da sandığa gitmeyecek sözlük yazarları
-
sandığa gitmeyen şu an memnun olmadığı adaya oy vermiş sayılır kimse kıvırmasın, git istemediğin adayın karşısındaki en güçlü adaya oy ver. seçim sonrası yine eskisine ağlayacağına alternatifi görmüş olursun.
sağlık bakanlığı'nın 1 milyon bisiklet dağıtması
-
mesele 1 milyon bisikletin dağıtılması değil, bu bisiklete binecekler için yollar yapılması, etrafından geçecekler için farkındalık yaratılmasıdır. sağlık bakanlığı bu konu ile ilgili olarak güzel bir iş yapmaya çalışıyor ama bu süreci başlatmadan daha çok yol alınması gerekiyor.
40 ülkeyi gezip, türkiye'ye geldiğinde trafik kazası sonucu ölen fransız bisikletçinin haberi daha tazeliğini koruyor. hazır sağlık bakanlığı da bu konuda bir adım atıyorken bu tip durumların tekrar yaşanmaması için radikal kararlar da almak gerekiyor.
fransız bisikletçi hayatını kaybetti