hesabın var mı? giriş yap

  • trafikte sürekli basıma gelen olaydır.
    başlarda gercekten özgüvenim olmadıgı icin kusurluyumdur benim hatamdır diye düsünüp hemen sag seride dogru kayıp insanları rahatsız etmeden gitmeye calısırdım.
    böyle böyle yüregim agzımda araba kullanmaya basladım ve bu durum acayip canımı sıkmaya baslamıstı. kafaya taktım bu mevzuyu
    sonra bir gün canım yine sıkkın bindim arabaya yürü kızım dedim bugun kesinlikle biriyle kavga ediceksin hadi bakalım. neyse bastık gidiyoruz basladı haydutun biri korna calmaya camdan elimi uzattım hayırdır isareti yaptım bi yanıt alınca hemen yanıma dogru sürdü aynı hizada gidiyoruz. hafif de gülüyo gevsek hosuna gitti heralde. ben göz kırparak hayırdır diyorum o da göz kırparak gülüyo neyse kırmızıda durduk boş boş gülmeye devam ediyo.
    velhasıl orda anladım bunun da yine bu erkeklerin can sıkma merakıyla ilgili oldugunu ve hicbir hatam olmadan kusursuzca araba kullandıgımı.
    yapmayın etmeyin kardesler kimsenin karısına kızına korna calıp da cesaretini kırmayın bırakın biz de sol seritte özgürce akıp gidebilelim..

  • dışarıdan bakıldığında gelenek, görenek, töre vb. şeyler takmayan, ipini koparmış, özgür, şehirli, modern görünümlü kadınların evlenirken köyden kalma en olmadık geleneklere sıkı sıkıya bağlanmasıdır.

    düğününe gittiğim ve sosyal medyadan düğününe tanık olduğum kadın arkadaşlarımda ve akrabalarımda/tanıdıklarımda hep bunu gördüm ve hayret ettim.

    "sevgilisiyle sahildeki kayalıklara inip, iki bira içip nikah salonuna gider, düğün müğün yapmaz" diye düşündüğüm kişiler bindallılara büründü, baldız yüzüğüne, süt hakkına varana dek isteklerde bulundu.

    bana da bakıp şaşırmak kaldı.