hesabın var mı? giriş yap

  • sözelci halimle deneyde gördüğüm tek şey, suyun karıştırılmasıyla ortaya çıkan kinetik enerjiden elektrik üretilmesi.

    dalga mı geçiyor cern filan? ciddiyse çok daha kötü, lütfen dalga geçsin!

    edit: hayır bir de atomu parçalamak bu kadar kolay olmamalı :) düşünsene kahvede çay karıştırıyorsun, "hilmi abi, yine sağlam atom bırakmadın..."

    2. edit: kinetikten farklı atraksiyonlar varmış. tamam kardeşim vurmayın sözelciyiz dedik ya. çubuğa odaklanın :)

  • ön edit: yazımın il başında da belirttiğim gibi bu yazıya sosyal medyada denk geldim. sosyal medyada bunu ilk paylaşan yazıyı kaleme alan arkadaşa da ulaşamadım. o yüzden kaynak belirtmeden sosyal medyada denk geldiğim olarak paylaştım. bu entrye denk gelip de bu güzel anısını sosyal medya ile paylaşan arkadaşın kim olduğunu bilen olursa mutlaka editleyip, onun da ismini paylaşacağım.

    sosyal medyada denk geldiğim bir yazı.
    bir askerin ağzından songül komutan...

    "asker alım dönemi acemi birliğinin kapısında beklerdi songül komutan, askerlerini...öyle bir komutandı ki alayın en sevilen komutanı diye tüm erkek rütbeliler kıskanırdı. acemi birliğinde yakınlık kurduğum bir kaç komutanımdan biriydi..
    ilk tanışmam böyle bir gece yarısı olmuştu gece 2-4 garaj nöbetinde nazım hikmet'in "yaşamak güzel şey be kardeşim" kitabını okuyordum, öyle dalmıştım ki kitaba, geldiğini fark etmedim bile yaklaştı ve sadece güldü, başımı okşadı, çevirdi kitaba baktı güzel kitap dedi, sonra sol görüşlü müsün diye devam etti sabah nöbetim bitene kadar yanımdan ayrılmadı konuştuk. malatya'nın sağlam solcularındandı ailesi..deniz gezmiş gemerek'te yakalanmasa gittiği adres dedesinin malatya'daki orman evi olacağına kadar her şeyi öğrendim o gece ve artık daha farklıydı songül komutan benim için...ertesi gün bana "gülünün solduğu akşam" romanını getirdi, okuduğumu söyledim, askerliğim süresince bikaç kitap daha getirdi...o kadar iyi bir komutandı ki parası çalınıp ailesinin de tekrar gönderme gücü olmayan askere kendi cebinden parayı verip " korkup bana getirdi çalan kişi, ismini vermeyeceğim "dediği gün gözümde daha da başkalaştı... askerliğim biterken sırf o komutandan ayrıldığım için o gece sabaha kadar ağladım bitti askerlik geldim ama muhabetim hiç bitmedi. açığa alındığını öğrendiğimde onla ilgili yaşayacağım en büyük şokun bu olduğunu zannetmiştim; bilemezdim, konduramazdım bir gün şehit olacağını...

    aradık, tüm askerleri de aramış yanındayız mesajı vermişler..balyoz davasında da görevden uzaklaştırılan böylesine solcu, atatürkçü bir komutanı nasıl fetöyle suçlarlar diye aklımızı yerken göreve iadesiyle sevindik, ta ki bu geceye kadar sürdü bu sevinç.. şimdi, keşke iade edilmeseydi sözleri tüm sevenlerinin dudaklarından döküldü...

    sana olan hislerini askerlerin tarif edemez anlatamaz anlatmayla da zaten açıklanamaz!..senin gibi onurlu, devrimci bir komutanı tanımaktan biz hep gurur duyacağız...

    songül yakut, gerçekten ölümsüzdür... tüm askerlerin yarın malatya'da hazır bekliyor olacak komutanım....."

  • bazen kime ait olduğu belli olmayan isimlerdir.

    durum diye bi kayıt yapmışım zamanında aradım durum ne abi dedim çıktı geliyor dedi. dürümcüymüş..

  • otobüs ve uçak yolculuklarında "yiyecek servisini kaçırıcam" diye uyuyamıyorum, bir top kek uğruna yolculuk sonrası eşekten düşmüşe dönüyorum. *

  • --- spoiler ---

    - breaking bad nedir?

    - jesse'nin, walter'ın kafasına silahı dayadığında gerçekten bastırması ve walter'ın alnının ortasında çıkan namlu izidir.

    ayrıntılarına ve titizliğine kurban olduğum dizi.

    --- spoiler ---

  • - kuzen italya'dan gelecek yarın sabah onu alacam havaalanından...

    - kuzenimin sevgilisi gelecekmiş bugün...

    - bizim kuzen de kısa film işleriyle uğraşır...

    - tatilde kuzenlerin yazlığına gideceğim...

    - kuzenle çok eğlendik yaa

    kim abi bu kuzen herkes kuzenini anlatıyor diye sordum kendime. ne güzel kuzenler bunlar. kuzenler ne kadar karizmatik, ne kadar eğlenceli ve sempatik. herkesin ne kadar orijinal kuzenleri var.

    kuzen ben de halamgilin oğluna denk geliyor. kendisi traktör gibi heriftir. belki de sırf bu yüzden ona hiçbir zaman kuzen demedim. adam ozan arif, cengiz kurtoğlu dinleyip, kartal'la tur atardı şehrin sokaklarında; hala kurtlar vadisi izler mesela. son yıllarda artık geçim derdinde; göbeği de saldı. amcamgilin oğlu versiyon kuzen de öyle adam direksiyonun koynuna girmiş bıçkın şoförler gibi servis çekiyor sultanbeyli'de. kimseye de eyvallahı yok sorsanız.

    o yüzden bende kuzen filan yok, halaoğlu dayıoğlu var. bi milletin kuzenlerine bakıyorum; bi' benim amcaoğluna bakıyorum başım dönüyor şerefsizim.

  • kış gelmesiyle yine tv lerde saçma haberler içerisinde görebileceğimiz başlık.

    1- öncelikle dış cephe kaplaması, izolasyon gibi şeyleri geçiyorum. bir de ev öyle 26-28 derece olmaz. kışın evde kalın giyinerek oturacağız. çocuk varsa o da kalın giyinecek. ev 20-22 derece olacak. üstü için tasarruf olmaz zaten.

    2- kombiyi kısıkta sürekli mi yakacağız yoksa açıp kapatack mıyız? yıllardır çözülemeyen sorun şu. cevap oda termostadında. ennnn ama ennn çok önemli kıstas bu. evinde oda termostadı var mı yok mu?

    yoksa;

    çoğu evde olmadığını gördüm bu arada. olmasın. sorun değil. bende de yok. bu durumda kombi ısıtması gereken dereceyi peteklerin içerisinde bulunan en fazla 10-20 litrelik suya göre ayarlıyor. yani taş çatlasın 20 litre suyu 50-70-80 belli sıcaklığa getirip duruyor. getirmesi de 5-10 dakika sürüyor o kadar. belirlenen sıcaklıkta 2-3 derece düşme olunca tekrar çalışıyor, 1-2 dakika sonra tekrar duruyor. evinizde oda termostadı yoksa eğer, 6-7 saatten daha fazla evde olmayacaksanız kombiyi kapatın. bu net. yani işe gidiyorsan kapat, gelince şöyle 70-80 dereceye getir bir harla kombiyi 10 dakika, sonra indir 50 dereceye falan, bu durumda 120 metrekare bir ev 1-2 saatte istenen sıcaklığa, kombi bir çalışıp-bir durarak tasarruflu şekilde gelir. kombi yalnızca sistemdeki 10-20 litrelik suyu ısıtmaya çalışır, o da atla deve değildir. oda termostadı yoksa, kombiyi sabah kapat, akşam eve gelince aç. bitti. daha tartışmayın bu konuyu. anlattım işte, açıkladım, örnekledim daha ne yapayım.

    oda termostadı varsa;

    burada da öncelikle oda termostadını petekten, her daim soğuk olabilecek bir noktadan veya peteğini kapalı tutacağımız bir odadan farklı bir yere koyuyoruz. oturma odasının kapısının 50 santim içine koyuyoruz örneğin.
    bu sistemlerde kombi, sistemdeki suyu pek sallamaz. oda termostadından veriyi alır. sabah işe giderken kombiyi kapattın. akşam geldin, içeerisi 8 derece. sen termostadı 21 dereceye ayarladın. kombi peteklerde bulunan 20 litre suyu değil, komple evi 8 dereceden 21 dereceye çıkartmak için yırtınır durur. ha bire 80-85 derecede yanar da yanar ki 120 metrekare evi ısıtayım diye. tl ler dolarlar havalarda uçuşur. oda termostadı varsa evden çıkarken odayı 16 dereceye ayarlıyoruz, eve gelince 21 ye çıkarıp, evin 5 derecelik farkını kapatması için az bir bekliyoruz. yoksa 8 den 21 dereceye 13 derece birden sıcaklık artırmak fena. oda termostadı varsa en az 1-2 gün evde olmayacaksak kombiyi kapatmalıyız.

    hiçbir tv haberi veya forumda bu ufacıcık oda termostadı detayına girilmeden saçma sapan haberler veriliyor. yahu bir allahın kulu da olum ne şekilde bir kullanımın var diye sormuyor ya. bilgimizin olmadığı durumlarda hepimizin fikrinin olması çok acı.

    konu bitmiştir arkadaşlar. hayatınızın geri kalanında doğalgazla ısınma konusunda tasarrufunuzu sağlayacak bilgiyi buradan verdim. hayrını görün.

    halka hizmet hakka hizmettir.

    lanetlenip çaylak yapılsam da edit;
    bir de sıcak su ayar mevzusu var. kalorifer ayar düğmesinin yanında. bunu da çok yüksek yapıp sonra musluktan sıcak suyu ılıtmak zorunda kalmamalıyız. mümkün olduğunca musluğu en sıcak konumda kullanacak şekilde bir ısı ayarı yapılmalı. yoksa kombiyi 80 derecede yakıp cam çerçeve açmakla aynı olur. banyo yaparken kalorifer yanmasından daha fazla gaz harcanır. çünkü dış sıcaklıktaki su hızla 40-50 dereceye çıkartılıp size servis edilir. yani banyo suyu ayar düğmesi 40 derece civarı yapılıp musluk en sıcak konumda veya buna yakın kullanılmalıdır.

    lanetlenip çaylak yapılsam da halka hizmet hakka hizmettir