hesabın var mı? giriş yap

  • her alanda karşıma çıkıyor bu arketip.

    daha önce cehaletiyle övünen insan diye genellemiştim bu konuyu ama yetersiz kaldığını düşünmeye başladım gerçeği tanımlamada. her ne kadar cehaletiyle övünen insanla akraba olsa da yer yer birbirlerinden ayrılıyorlar.

    bu insan, anlamamayı dış kaynaklı bir saldırı olarak görüp, anlamadığı şeyi küçümseyerek egosunu korumaya çalışırken, cehaletiyle övünen insan kendi cahilliğini bir değer haline getirmeye çabalıyor.

    daha basitçe, dalga geçen ezikliğini yok etmek için çırpınırken, övünen adam vahşice bilmemeyi yüceltiyor.

    sözlükte de sıkça karşımıza şu şekilde çıkıyor bu tip; herkesin aşina olmadığı bir felsefi tartışma hakkında görüşünü dile getiriyorsun mesela, bunu yaparken de konunun ihtiyaç duyduğu terminolojiyi kullanıyorsun.

    hemen altına okuyamadım kardeş durumumuz yoktu esprisi yapıştırılıyor. fular yetmezliği şakası oturtuluyor.

    sanki yazı adama zorla okutulmaya çalışılıyormuş gibi bir hava yaratılıyor.

    halbuki baktın ilgini çekmiyor geç git sana ne dingil.

    illa yorum yapmak zorunda mısın?

    ----------
    peki bu yorumların yapılması neden bana batıyor. dalga geçmesin mi insanlar bana ne?
    ----------

    bireysel olarak cahilce konuşmak ve yorum yapmak insani bir haktır. ben kimseye kalkıp onu yaz bunu yazma diyecek statüde bir insan değilim. haddim değil. ancak madem inandıklarımızı düşüncelerimizi paylaştığımız bir platformdayız bence bunun toplum için zararlı bir gidiş olduğunu söylemem lazım.

    toplumlar bireylerin eğilimlerinden etkilenen mekanizmalara göre şekillenirler. yani bireyin salaklığı zincirleme bir reaksiyonla toplumun genlerine/normalleri arasına hızla kaynayabilir. özellikle de tepki görmeyen klasik savunma biçimleri kolayca toplumun bilinçaltına konuşlanabilir.

    bilmemek, anlamamak insanın hiç değilse için için utanması gereken bir eksikliktir. bu kıymetli utanma duygusunu körelten bir dalga geçme kültürü uzun vadede benim inandığım aydınlık toplumu köklerinden çürütebilir.

    ----------
    peki ben çok mu biliyorum da böyle konuşuyorum?
    ----------

    elbette çok bilmiyorum ve hatta aranızaki en cahil insan olma ihtimalim olasıdır. tepkimin en önemli sebebi bilmemekten utanılmayan bir toplumun bana çok korkutucu gelmesi.

    ben gelecek nesillerin bilgisizlikle övünülen, bilgiyle dalga geçilen bir toplumda yaşamasına razı değilim.

    safımı belli etmek için yazmak istedim.

  • bana, bilimin insanlığa olan hizmetlerine teşekkür ettiren videodur.

    her kim insanlığın faydasına çalışmış veyahut çalışıyorsa allah ondan razı olsun...

  • buradan hepsine seslenmek istiyorum; bütün mavi ve yeşil gözlüler objektife iyice girin tamam mı la.. iyice yapıştırın yüzünüzü makineye aferin. yoksa allah korusun anlayamayız renkli gözlü olduğunuzu..

  • ön açıklama: bu entry ekşi sözlüğün bugünkü mahkeme karar tebliğinden sonraki 2. entrysiydi. moderatorler yemeyip içmeyip yine sildiler. şu an silinene kadar 4. entry. bu silme işlemi bu başlıkta bugün 2 kez gerçekleşti.

    tanım: ergen bir hanımefendinin mahkemecilik oyunu

    1. sulh ceza: 5
    2. sulh ceza: 7
    3. sulh ceza: 6
    4. sulh ceza: 6
    5. sulh ceza: 6
    6. sulh ceza: 4
    7. sulh ceza: 5
    8. sulh ceza: 0
    9. sulh ceza: 1

    evet, 2. sulh ceza öne geçti, ama dikkat, 3 ve 4 de peşinde...
    ama 1. ve 5. sulh cezayı da yabana atmamak gerek...

    sulh ceza hakimliklerinin neye göre seçildiği konusunda @buongiorno önemli bir bilgi verdi:
    "aslında aktif olmak değil. mahkemeye tevzi oluyor. yani atanıyor rastgele."
    teşekkürler, bu durumda 2. sulh ceza en şanslısı

    8. sulh ceza yok mu nerde bu devlet!!!

    ----------------------
    ekşi sözlükte kendisi ile bu kadar uğraşılmasının sebebinin küçük (cidden oransal olarak son derece küçük) bir parçası aşağıda yer almaktadır:
    hangi mahkemelerin hangi sayılı kararıyla hangi tarihlerde silindiği derlenmiştir.

    1) 19 haziran 2015: t.c. ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 18.06.2015 tarih ve 2015/2547 d.iş sayılı kararı
    2) 22 haziran 2015: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 2015/2581 d.iş sayılı ve 20.06.2015 tarihli kararı
    3) 24 haziran 2015: t.c. ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin 23.06.2015 tarih ve 2015/2525 d.iş sayılı karar
    4) 29 haziran 2015: t.c. ankara 6. sulh ceza hakimliği'nin 23.06.2015 tarih ve 2015/2553 d.iş sayılı kararı
    5) 9 temmuz 2015: ankara 4. sulh ceza hakimliği'nin 2015/2682 d.iş sayılı ve 07.07.2015 tarihli kararı
    6) 10 eylül 2015: t.c. ankara 1.sulh ceza hakimliği değişik iş no:2015/3548 ve 04/09/2015 tarihli kararı
    7) 27 nisan 2016: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin 2016/2423 d. iş ve 26.04.2016 tarihli kararı
    8) 15 haziran 2016: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin 2016/3411 d.iş sayılı kararı
    9) 1 temmuz 2016: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 28/06/2016 tarihli ve 2016/3527 d. iş sayılı kararı
    --> 28 eylül 2016 ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 28/06/2016 tarihli ve 2016/3527 d. iş sayılı kararı(*)
    --> 14 kasım 2016 ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 28/06/2016 tarihli ve 2016/3527 d. iş sayılı kararı (*)
    --> 22 aralık 2016 ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 28/06/2016 tarihli ve 2016/3527 d. iş sayılı kararı (*)
    10) 2 şubat 2017: ankara 9. sulh ceza hakimliği'nin 2017/754 d.iş sayılı ve 01.02.2017 tarihli kararı
    11) 3 mart 2017: ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin 2017/1333 sayılı d.iş sayılı ve 01.03.2017 tarihli kararı
    12) 16 mart 2017: ankara 7. sulh ceza hakimliği'nin 2017/1631 d. iş sayılı ve 15.03.2017 tarihli kararı
    13) 4 mayıs 2017: ankara 2. sulh ceza hakimliği’nin 2017/3118 d. iş sayılı ve 03.05.2017 tarihli kararı
    14) 23 haziran 2017: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/5150 d.iş sayılı ve 23.06.2017 tarihli kararı
    15) 7 temmuz 2017: ankara 7. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/5524 d.iş sayılı ve 06.07.2017 tarihli kararı
    16) 31 temmuz 2017: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/5790 d.iş sayılı ve 28.07.2017 tarihli kararı
    17) 22 ağustos 2017: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/6774 d.iş sayılı ve 21.08.2017 tarihli kararı
    18) 7 eylül 2017: ankara 6.sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 06.09.2017 tarihli ve 2017/6512 d.iş sayılı kararı
    19) 8 eylül 2017: ankara 7. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 07.09.2017 tarihli ve 2017/6560 d.iş sayılı kararı
    20) 4 ekim 2017: ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 02.10.2017 tarih ve 2017/7135 d.iş sayılı kararı
    21) 9 ekim 2017: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 05.10.2017 tarih ve 2017/7635 d.iş sayılı kararı
    22) 11 ekim 2017: ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 10.10.2017 tarih ve 2017/7363 d.iş sayılı kararı
    23) 13 ekim 2017: ankara 7. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 12.10.2017 tarih ve 2017/7743 d.iş sayılı kararı
    24) 20 ekim 2017: ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 19.10.2017 tarih ve 2017/7585 d.iş sayılı kararı
    25) 27 ekim 2017: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 26.10.2017 tarih ve 2017/8444 d.iş sayılı kararı
    26) 15 kasım 2017: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 13.11.2017 tarih ve 2017/8217 d.iş sayılı kararı
    27) 29 kasım 2017: ankara 4. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 27.11.2017 tarih ve 2017/6949 d.iş sayılı kararı
    28) 21 aralık 2017: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 20.12.2017 tarih ve 2017/9824 d.iş sayılı kararı
    29) 19 ocak 2018: ankara 4. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 18.01.2018 tarih ve 2018/480 d.iş sayılı kararı
    30) 23 ocak 2018: ankara 6. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 23.01.2018 tarih ve 2018/524 d.iş sayılı kararı
    31) 14 şubat 2018: ankara 2.sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 12.02.2018 tarih ve 2018/1172 d.iş sayılı kararı
    32) 1 mart 2018: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 28.02.2018 tarih ve 2018/1801 d.iş sayılı kararı
    33) 14 mart 2018: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 12.03.2018 tarih ve 2018/2108 d.iş sayılı kararı
    34) 2 nisan 2018: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 30.03.2018 tarih ve 2018/2727 d.iş sayılı kararı
    35) 18 temmuz 2018: ankara 6. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 17.07.2018 tarih ve 2018/4936 d.iş sayılı kararı
    36) 26 temmuz 2018: ankara 4. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 25.07.2018 tarih ve 2018/5227 d.iş sayılı kararı
    37) 8 ağustos 2018: ankara 4. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 07.08.2018 tarih ve 2018/5572 d.iş sayılı kararı
    38) 25 eylül 2018: ankara 7. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 24.09.2018 tarih ve 2018/6488 d.iş sayılı kararı
    39) 26 kasım 2018: ankara 4. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 23.11.2018 tarih ve 2018/8665 d.iş sayılı kararı
    40) 3 ocak 2019: ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko’nun talebi üzerine verdiği 02.01.2019 tarih ve 2019/33 d.iş sayılı kararı

    edit: sabire meltem banko'nun sadece 1 temmuz 2016'da sildirdiği başlık sayısı 128. ekşiciler de boş durmamış öte yandan. başlık listesi için: (bkz: #71171989)

  • aynaya bakıp "yapabilirim" dedikten sonra, yapmak.

    özgüven, insanın algıladığı kendisiyle gerçekte olan kendisi arasındaki farkla ters orantılıdır. bu farkı kapatmaya kafa yormak gerek. yapmak isteyip yapılamayan ne varsa gün be gün bunları yapmanın yollarını aramak gerek... tabi bu yolları bulmak da gerek zira yarım kalması yine beceriksiz hissetmenize yol açacaktır.

  • qr kod ile para çekilidikten sonra gelen bir dahilik hissi. bir bana mı oluyor bilemiyorum. işlemi sadece 7 saniyede yapmanın verdiği o üstün zeka da ne bileyim. sonra o ağır adımlar ile atm den ayrılışım ve bana o ne kadar zeki bir adam der gibi bakışlar.

    yok kart sokmalar ters mi soktun düz mü koydun şifre neydi şifre emekti. böyle şeyler bizde olmaz biz zeki adamlarız.

    inanın eğer 14 yaşında olsaydım ve adım baran olsaydı arkadaşlarım bana einstein derlerdi. şuan enişte diyorlar.

  • sözlüğü liseli ergenler için ortam sanan kullanıcıların düşüncesi.
    belli bir yaşa gelmiş mesleğinde uzmanlaşmış kullanıcıların görüşleri değerlidir.
    sözlükte yazdıklarından ergen yazarlara bolca ödev çıkar.

  • annenin gönül rahatlığıyla bebeği/çocuğu ona bırakıp gidebilir olmasıdır.

    ben 8.5 aylık bebeğimizi bırakıp bir iş için 1 haftalığına şehir dışına gitmiştim.
    bir arkadaşım kızı 9 yaşındayken kanser sonucu bu dünyaya gözlerini yumup öte aleme gitti.

    1 haftalığına ya da bir ömürlüğüne çocuğu babasına emanet edip giderken, gönlünün teli bile titremeyecek kadar güveniyorsa adama;
    yani annenin içi rahatsa o kadar,
    o adam baba gibi babadır bence

    anneye yavrusu hakkında "bensiz ne yapar" duygusunu hissettirmeyecek kadar babalığının altını doldurabilmiş tüm adamlara selam olsun.

  • "artık nasıl bir vergi ödediysek hem bütçe açığını kapadık hem suriyeli baktık hem de başbakana uçak aldık vay arkadaş"

  • devlet çocukların belli saattlerde bir yerde olmasını zorunlu hale getiriyorsa (bkz: zorunlu eğitim) onların ihtiyaçlarını da karşılamalıdır. her devlet okulunda yemekhane olmalı çocuklar düzgün diyetlerle beslenmelidir.

  • "beşinci günün şafağında beni bekleyin. şafakta doğuya bakın." diyerek gandalf'ın unutulmaz bir katkıda bulunduğu repliklerdir.