ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
birinin montunun sahte olduğunu anlamanın yolları
1.5 milyar çinliden bir tane yetenek çıkmaması
rüzgar tarafından hamile kalan kadın
-
nefesi kuvvetli birisi güzel üflemiş.
22 nisan 2018 chp-iyi parti tiyatrosu
kılıçdaroğlu sertleşiyor mu
-
26.07.2023 tarihinde habertürk'te yayınlanan ht360 programında atılan manşet:
"kılıçdaroğlu sertleşiyor mu?"
ben olsam "12 yıllık iktidarsızlığa rağmen hala sertleşebiliyor mu?" diye manşet atardım sanırım :pp
görsel
abdi ipekçi
-
abdi ipekçi 9 ağustos 1929'da cevdet-vesime çiftinin 6. çocuğu olarak dünyaya geldi. iki kızkardeşinin verem olması nedeniyle anaokuluna erken başladı. babası cevdet ipekçi film ithalatı ile uğraşıyordu. ilkokula evlerinin karşısındaki ışık okulu'nda başladı. 1940 yılında ablasının ölümünden bir yıl sonra galatasaray lisesi'ne kaydedildi. yeni sabah'ta murat sertoğlu'nun yanında gazeteciliğe muhabir olarak başladı. daha sonra yeni istanbul gazetesinin kendisine daha uygun olduğunu düşünerek burada çalışmaya başladı. yeni istanbul'un başarısı gün geçtikçe arttı. ancak gazetenin sahibi habip edip törehan almanya'da öğrendiği gazetecilik disiplini uygulamaya başlayınca bazı gazeteciler buradan ayrılmak zorunda kaldılar. bu sırada abdi'yi işe alan mithat perin de gazeteden ayrıldı ve abdi'yi kendi kurduğu istanbul ekspres davet etti. yeni istanbul'la özgürlük sorunları yüzünden çatışma yaşamış olab abdi, istanbul ekspres'e katıldı. hukuk fakültesi'nde okumayı sürdüren abdi bir yandan da mesleğine devam ediyordu. daha sonraları askere gitti ve okulu bitirdi. ilk nişanlısından ayrılmak zorunda kalan abdi kore savaşı'na katıldı. milliyet gazetesi'nin müdür koltuğuna abdi ipekçi uygun görüldü ve mektupla bildirildi. 24 yaşındaki abdi'nin bu işi yapabileceklerinden pek emin değillerdi. 19 ocak 1956'da sibel dilber ile evlendi. 1959 yılında milliyet 100 tirajı olan bir gazete haline gelmişti. 1960 yılında gelindiğinde ihtilalden etkilenen gazetenin görüşü sosyal demokratlığa abdi ipekçi tarafından kaydırıldı. birkaç farklı gazete denemesi olsa da tutunamadı. 1 şubat 1979 akşamında eşi sibel üç el silah sesi duydu. olay yerinde 9 mermi kovanı bulundu. yazılarında atatürkçülüğü, barışı, düşünce özgürlüğünü, ülkenin bağımsızlık ve bütünlüğünü savundu. eldeki verilere bakıldığında ekonomik bir cinayettir. ipekci gazeteyi satmak isteyen karacan'a her zaman karsi çıktı. milliyet o dönemde 160 bin tiraja yaklaşmıştı. suikastten hemen sonra da aydın doğan tarafından alınmıştı.
almanların markette fiyatları görünce ağlaması
-
yüzde sekiz ne la ben kulağıma damlatıyorum onu.
dilan polat'in ödediği vergi
-
bordromdaki gelir vergisi kesintisi kalemine bakıp kahrolmama sebep olmuş "vergicik".
bu ülke maaşlı çalışanlar sayesinde var oluyor resmen.
aynı şirkette 2 eski sevgili biri evli
-
demet akalın'ın yaz dönemi patlatacağı single'ı için yazdığı şarkılar gibi duruyor.
aynı şirkette 2 eski sevgili biri evli
al birde burdan yak kapasite meselesi
hem evli hem mutlu hem çocukluyum
kıskandın mı ibrahim ibnesi
edit: başlık başımıza kalmış, kaçan arkadaşla ilgili bir bilgi elimizde mevcut değil maalesef...
19.07'de fenerbahçe'nin açıklayacağı müjde
-
6. yıldız mı geliyor yoksa.
heyecanla beklediğimiz açıklama.
sınavlarda verilmiş en kötü yanıtlar
yaran fıkralar
-
kadının biri kocasını 3 erkekle aldatıyormuş.
hergün kocası evden gidince 3 adam eve gelir ve kadınla yatarmış.
kadın yine böyle bir günün sonunda adamlardan birisine demiş ki;
- 'sen yarın gelirken bir tepsi dolma yaptırıp getir'; diğerine,
- 'sen de bir büyük kap ayran getir.' demiş.
diğer adam çok fakir olduğu icin ona,
- 'sen de... boşver, sen hiç bir şey getirme demiş.
ertesi gün gelmiş fakat kadın bugünün günlerden pazar olduğunu unutmuş, eteği tutuşmaya başlamış.
- 'eyvaah' diyerek kocasının yanına gitmiş.
- 'sen bugün kahveye filan gitmeyecek misin? ben evde temizlik yapacağım deyip kocasını zar zor da olsa evden yollamış.
kocası gittiği gibi 3 adam da eve gelmiş kadın demiş ki;
- 'siz hemen gidin. kocam buralarda!' tam bunu söylerken zil çalmış.
kadın 'eyvah' demiş, 'geldi galiba!' adamları sağa sola saklamış ve kapıya bakmaya gitmiş.
kocasını karşısında gorunce 'ne oldu?' diye sormuş adam da
- 'yahu karnım cok acıktı. bana dolma yapsana, canım çok istedi' demiş.
kadın - 'allah'ım bir tepsi dolma olsa da yesek!' demiş.
elinde dolma tepsisi olan adam çıkıp yanlarına gelmiş. kadının kocası şaşırmış.
- 'sen kimsin yahu?!' diye sormuş. adam sakin bir şekilde;
- 'ben allah tarafından geliyorum. karınız dolma istedi.' demiş. ve hemen çıkıp gitmiş.
kadının kocası olayın şokunu atlatamadan...
- 'yaa tamam da..' demiş bu sefer koca,
- 'bu ayransız gitmez. sen bari bi ayran yap 'kadın büyük bir sevinçle;
- 'allah'ım bir damacana ayran olsa da içsek' demiş. ayranı getiren adam çıkıp gelmiş.
kocası tabii çok şasırmış. - 'sen de kimsin?' demiş.
adam da diğeri gibi,
- 'ben allah tarafindan gönderildim. karınız ayran istedi' diyerek çıkmış gitmiş.
kocası hayretler içinde, kendi kendine 'bizim karı ermiş mi oldu ki?' diye söylenmiş.
kadınla kocası yemekleri yemişler ama 3.adam hâlâ saklanıyormuş.
1 saat geçmiş, 2 saat geçmiş. 3 saat derken adam dayanamayıp çıkmış yerinden.
kadının kocası bağırmış,
- 'ulan sen de kimsin?!!'
adam:-
-'ben allah tarafindan geliyorum. boşları almaya geldim...