hesabın var mı? giriş yap

  • 1000e yakın entry'de bahsedilmediğini gördüğüm güzide ve ilginç bir bilgi paylaşayım.

    beatles, albümlerin tamamını mono olarak yayınlamıştır. grup üyeleri ve produktör george martin'in onay verdikleri versiyonlar mono versiyonlardır. monodan kastımız ne? tek hoparlörden çalınacak şekilde. veya stereo sistemde dinleniyorsa da iki hoparlörden de aynı ses geldiği için stereo imajın iki hoparlörün tam ortasında duyulacağı şekilde.
    mesela sgt peppers : https://www.youtube.com/…s8rrz25y0p_li96bhd8fhaztgg

    beatles'ın şarkılarının master hakları plak şirketinde olduğu için, plak şirketi bir süre sonra stereo versiyonları miksleyip onları piyasaya sürdü ancak bu miksler hem baştan savma hem mantıksız bir şekilde (mesela atıyorum davul solda, vokal sağda) mikslenmiş olduğu gibi grup veya george martin'in onayı olmadan yayınlanan versiyonlar. mesela kulaklıkla dinlerseniz davulun sola yatık, vokallerin sağdan geldiğini duyabilirsiniz
    https://www.youtube.com/watch?v=0nnavlhpx2g

    sonra 1987'de tekrar bir stereo miks yayınlandı 20. yıl için.
    o miks monoya yakındı ama stereo imaj yaratmak için dijital reverb kullanıldı (80lerde tost yapsan dijital reverb kullanılıyormuş zaten)
    https://youtu.be/ivhu86hyy4q?t=241

    kulaklıkla dinlerseniz muziğin genelde ortadan geldiğini ama sağ ve sol kulaktan derinlik efekti geldiğini duyabilirsiniz.

    şimdi burada bir parantez açıp - 1960lardaki kayıt teknolojisini anlatmak lazım -

    bu dönemde çok kanallı kayıt yok. 4 kanallı kayıt var. yani bant üzerinde 4 ayrı kanal var, bu 4 kanal ayrı ayrı işlenebiliyor, mesela 1nci kanalın sesi 2nci kanalın sesi farklı ayarlanabiliyor veya sadece 3ncü kanalın tizleri açılabiliyor.

    fakat beatles kayıtlarında belki 100 ayrı enstrüman var vokaller var nası yapıyolar bunu? üst üste koyarak. önce mesela 3 kanala davul kaydediyorlar, 3 mikrofonu bas davul, snare davul (trampet) ve davulun üstünden zilleri alacak şekilde koydular diyelim, kaydettiler, sonra gerekli ekolayzır vs işlerini yaptılar, sonra o 3 kanal çalarken onu 4ncü kanala kaydediyorlar. 4ncü kanalda şimdi 3 mikrofonun miksi var.
    sonra üstüne mesela 2nci ve 3uncü bas gitar, piyano kaydediyorlar, 2-3-4'te bas - piyano - davul var. bunlar arasındaki dengeyi ayarlayıp 1nci kanala aktarıyorlar. bu işleme bouncing deniyor ve gerektiği kadar tekrar tekrar yapılıyor.
    her bounce işleminde bant aşındığı için özellikle tizlerde kayıp oluyor o yüzden en son en önemli şey olan vokaller kaydediliyor. veya 2nci bir cihaza yeni bant takıyorlar ona kaydediyorlar.

    son mikste elimizde 1 kanal "altyapı" diyebileceğimiz, ritm enstrümanlar, bas, piyano vs gibi enstrümanlar, 1-2 kanal vokal ve belki 1 kanal solo enstrüman kalıyor.

    1967ve 1987deki stereo miksler bu 4 kanal üzerinden yapılıyor. o yüzden 1967deki abi, mecburen vokalleri hep birlikte sağa koyuyor çünkü elinde ana vokal ve geri vokal kanalı yok. ya da ritmi sola atıyor çünkü sadece piyanoyu ayırıp onu sola koyamıyor. paket halinde yapmak zorunda.

    şimdi gelelim 2010lara

    produktor george martin'in oğlu giles martin, orijinal bantları alarak, sadece 4 kanal son mikse değil, teker teker tüm kanallara erişimi olan birisi olarak tüm kanalları bilgisayar ortamına aktarıp 2010larda var olan restorasyon teknolojisini kullanarak modern bir kayıtmış gibi işleyecek şekilde tüm kanalları ayırıyor.
    yani davul artık piyano ve basla birlikte tek kanal değil, belki 4 kanal. istersem bas davulu açar kısarım ekolayzer yaparım.

    ve 2010larda itibaren 50nci yıl versiyonları çıkmaya başlıyor. mesela 2017 sgt pepper miksi : https://youtu.be/…lxoqlpkmydu0r5crmoqdbut2i75knoypx

    burada giles martin anlatıyor nasıl yaklaştıklarını olaya : https://www.youtube.com/watch?v=sfwhyirlmkm

    burada önemli nokta, albümü 2010larda kaydedilmiş gibi işlememeye, orjinal soundu korumaya çalışmış olmaları. sürekli orjinal miksleri referans alarak mikslemiş olmaları. şurada detaylı olarak süreci anlatıyorlar. https://www.mixonline.com/…0th-anniversary-editions

  • 10:30 da gelin diyorsanız 11:00 a kadar bekletip sabır testine! tutuyoruz diyemezsiniz. gelip giden adayları görüyorum iş yerime. bir saate yakın bekletiliyor, neden? bence ik cı egosu. hayır ik cıları biliyoruz o yüzden.

    işverenin başka adayları olduğu gibi çalışanın da başka alternatifleri olabilir.
    ne yazık ki türkiye...

  • ilk genel seçim sonrasında meydanlarda milyonlarca insanın dinleyip göbek atacağı şarkıdır.

    ek: tarkan şarkıları hep böyledir. ilk dinlediğinde bu ne lan böyle dersin. ama ben sizi seneye şıkır şıkır oynarken göreceğim o meydanlarda. zamanla "iyimiş ya" oluyor o beğenmediğin tarkan şarkısı. herhalde tarkan bu yüzden tarkan.

  • gorunuse gore eksicilerin bir hayali gercek oluyor! belçika hükümeti, düşük bedelli sosyal konutlarda yasayan vatandaslarinin yurtdisinda kendi adlarına kayıtlı mal varligi olup olmadıgıni takip etme kararı aldi. mal varligi olması durumunda bu tahsis edilmiş ucuz kirali sosyal konutlardan cikartma ve 35,000 euroya kadar para cezası vermeyi kararlastirdi.
    hadi taze taze citir link
    al abi bu daha sicak link
    bu su demek ki o evlerde oturan gurbetçiler turkiye'de adlarına mal edinemeyecek!

  • parası olanın ülkenin içinden geçeciğinin kanıtı. adem büyük kim ya? olum nasıl bu hale geldik. fakir olmama rağmen bu örneklerden etkilenip acaba bende şuradan sıyrılsam mı diyorum bazen. sonra utanıyorum, sıkılıyorum ve yoluma devam ediyorum. yüzsüzler gibi hahshshs diye gülemiyorum.