hesabın var mı? giriş yap

  • türkiyedeki suriyelileri göçmen kabul edip bir de almanya'ya giden türklerle kıyaslama yapması gerçekten akıllara ziyan. türkiyedeki suriyelilerin hepsi (bkz: sığınmacı) statüsündedir ve türkiye bu suriyelileri göçmen statüsüne alıp ülkeye adapte etmek zorunda değildir. bunu akplilerin de bu tuzu kuru liboşların da iyi anlaması gerekiyor.

    (bkz: ülkemde suriyeli istemiyorum)

  • bir zamanlar whisky grubunda çalmış, şu an ise ceremony adlı bi grupta barlarda takılan, aşmış gitarist.

  • misvak dergisinin referandumda hayır oyu verenleri şeytanla özdeşleştirdiği, efes şişesiyle de ayrıca mesaj vermeye çalıştığı karikatürdür.
    bu, açık açık hedef gösterme değil de nedir?
    komiklik yaptığını zannetmek bir yana bu kafa, bu anlayış nasıl bir kin, nasıl bir merhametsizlik örneğidir?
    eğer bu ülkede bir gram adalet varsa, yeminine sadık tek bir savcı varsa bu karikatürün hesabı sorulmalıdır.

  • hoca ne yaptın.

    filmi bugün ikinci defa izledim ve çok daha iyi hazmettim. uzunca bir süre, 1001 çeşit okuması yapılabilecek bir başyapıt olduğuna ikna oldum.

    ilk izlediğimde kaçırdığım, ikincisinde yakaladığım bir an var ki; bir an ayağa kalkıp saygı duruşuna geçmek istedim.

    --- spoiler ---

    kitapçıda taşralı yazar ve sinan hararetli bir şekilde edebiyat tartışırken, dışarıda sağanak yağmur başlaması ve genç bir kızın kitapçıya girmesi...

    insanlar kitapçıyı ancak yağmurdan kaçarken sığınmak için girilebilecek bir yer olarak görürken, iki taşra yazarının boşu boşuna kendilerini paralamaları...

    --- spoiler ---

    hoca ne yaptın.

  • sende 30 satır yazı yazmışsın. 6 satır daha yazsaydın rahimden dışarı çıkardın. şimdi içerde kaldın. ama iyi oldu

    edit: 36 tane favori alırsam sözlerimi geri alacağım ve ergün abiye biat edeceğim.

  • hastalıktan ziyade boş boş dikilmeyi sevmeyen adamın durumudur. onun yerine açar kitabımı okurum en azından o metrodaki 65 yıldır duş almayan insanlardan bir nebze olsa uzaklaşırım diye düşünmektedir. daha müsait zamanı yoktur büyük ihtimalle. işten gelir 7-8 gibi ve dinlen, yemek ye, işinle ilgili bakman gereken şeyleri kontrol et derken zaten saat akşam 11 falan olur. o saatten sonra anca 1 saat yatağına uzanıp kitap okur ama yetmez. akşam yatarken yarım bıraktığı dünyaya o boktan metroda devam eder

    bence kitap okuyan yerine okumayıp ağzındaki soğanla kavrulmuş kıyma ve koltuk altından leş gibi ter kokan ayıyı tartışmalıyız.

  • yillar once, bir otobus yolculugu sirasinda, sereflikochisar civarinda, arka koltuktaki ikilinin konusmasina kulak misafiri olunur:

    - o beyazligin uzerindekiler ne oyle, aa ne ilginc! (tuz golu uzerinde yuruyen insanlari kastediyor)
    + hani bakiyim, nerde? aaa cidden cok ilginc, ne ki onlar?
    - bilmem, penguen herhalde.
    + haa cidden ya. penguenler...ay ne sirinler!

    ben: omfg

  • devlet maske dağıtmak zorundadır.

    maskemi var lan ortalıkta.

    1 aydır hasta olan taksın dediniz maske. hastaya kalsın diye almadık, depolamadık, stoklamadık.

    ben nasıl bulacağım bu açıklamadan sonra?

    ben nasıl para vereceğim maskeye?

    herkesi zengin mi sanıyorsunuz?

    belediyeler dağıtmaya başlamış- ankara ve istanbul - yetmez ama iyi adımlar. merkezi hükümette halkına hızlıca destek vermelidir.