hesabın var mı? giriş yap

  • hemen her dilde,yaşamın gerçeklerinden kaçış,bir düşünceler,duygular ve düşler dünyasına sığınış anlamını taşıyan romantizm,aslında kapitalist burjuva düzenine,'yitirilmiş düşler' düzenine,iş hayatı ve kazancın bayağılığına karşı bir ayaklanma,tutkulu ve çelişmeli bir ayaklanma hareketidir.(fischer)

  • bu filmde en çok dikkatimi çeken şey "murat'ın çiğnenmesi".
    her izleyişimde çok takılıyorum bu deyişe lan.

    -murat'ı araba çiğnemiş!
    -nee? araba mı çiğnemiş!!!

    -onu gördüm baba.
    -kimi kızım?
    -kardeşimizi çiğneyen adamı gördüm.

    -o geldi.
    -kim?
    -kim olacak, murat'ı çiğneyen!
    -nee? murat'ı çiğneyen mi?! çağır gelsin.

    bir sakız gibi çiğnedi murat'ı pezevenk.

  • benim bu. yapım böyle. herhangi bir psikolojik tespit kasacak değilim. kimseyle kötü değilim. kimseyle aram da bozuk değil.

    boş muhabbete gelemiyorum.

    enteresan şekilde beni arayıp sorarlar mesela.

    sanırım nedeni görüşülen akraba sayısının minimum sayıda olması ve iş için başka bir şehirde yaşadığın için geçmişinden uzakta olmak.

    ömrümde hiç toplu mesaj da yollamadım mesela.

    aslında kalabalık ortamları severim. ama istediğim zaman girip , istediğim zaman da o kalabalıktan çıkıp yalnız kalabilmeliyim.

  • air france hava yollarına ait concorde tipi uçak paris'ten havalanırken sol motoru alev almış ve kalkıştan kısa bir süre sonra düşmesiyle 113 yolcunun tamamı hayatını kaybetmiştir. bu kazadan sonra concorde uçakları tartışma konusu olmuştur uzun süre ve nihayet 2003 yılında uçuşlarına son verilmişir.

    kazanın kara kutu konuşmaları ise aynen şöyledir.

    kule: air france forty-five ninety, cleared for takeoff runway 26 right, wind zero ninety, eight knots.

    yardımcı pilot: forty-five ninety, cleared for takeoff 26 right.

    kaptan pilot: is everyone ready?

    yardımcı pilot: yes

    uçuş mühendisi: yes

    kaptan pilot: towards hundred v1 one-hundred and fifty

    kaptan pilot: top

    yardımcı pilot: go on christian

    uçuş mühendisi: we have four heated up.

    yardımcı pilot: hundred knots.

    kaptan pilot: confirmed.

    uçuş mühendisi: four green.

    yardımcı pilot: vee one.

    yardımcı pilot: watch out.

    kule:concorde forty-five ninety you have flames !! you have flames behind you.

    yardımcı pilot: roger.

    uçuş mühendisi: number two engine failure.

    kule: it's burning badly, huh.

    uçuş mühendisi: shut down engine number two.

    kaptan pilot: engine fire procedure.

    yardımcı pilot: watch out.

    yardımcı pilot: the airspeed the airspeed.

    yardımcı pilot: airspeed.

    kule: it's burning badly and i'm not sure it's coming from the engine.

    kaptan pilot: gear on the way up.

    kule: forty-five ninety you have strong flames behind you.

    uçuş mühendisi: the gear doesn't.

    kule: so, at your convenience, you have priority to return for landing.

    uçuş mühendisi: the gear?

    yardımcı pilot: no.

    kaptan pilot: the gear coming up.

    yardımcı pilot: roger.

    yardımcı pilot: i'm trying

    uçuş mühendisi: i'm hitting

    kaptan pilot: are you shutting down engine two.

    uçuş mühendisi: i've shut it down.

    yardımcı pilot: airspeed.

    yardımcı pilot: the gear won't retract.

    yardımcı pilot: airspeed.

    itfaiye: de gaulle tower from fire service leader.

    kule: fire service leader, uh ... the concorde, i don't know its intentions, get yourself in position near the south doublet.

    itfaiye: de gaulle tower from fire service leader authorisation to enter twenty-six right.

    yardımcı pilot: le bourget le bourget.

    kaptan pilot: too late

    kule: fire service leader, correction, the concorde is returning to runway zero nine in the opposite direction.

    kaptan pilot: no time, no

    yardımcı pilot: negative, we're trying le bourget.

    yardımcı pilot: no

    itfaiye: de gaulle tower from fire service leader, can you give me the situation of the concorde.

  • olabildiğince kısa açıklayayım.

    getir bir girişimdir (start-up) ve aslında temel olarak girişimin ne olduğunu anladığınız zaman, getir'in işten çıkarmalarını ve bu fiyat politikalarını anlayabilirsiniz.

    bu aralar sıkça duyduğumuz start-up'ın, küresel piyasalarda tanımı, haftada yüzde 5-7 arası büyüyen şirket demektir. kaynak

    yani kurduğunuz herhangi bir şirket, bu oranda bir haftalık büyüme yakalamışsa, o bir start-up'tır ve burada karlılık, para kazanma falan gibi konulardan bahsedemeyiz. peki bu büyüme takıntısının sebebi nedir? çok basit, bu hızda büyümeyi uzun süre koruyabilirsen, milyonlarca kullanıcıya ulaşman yalnızca birkaç seneyi bulur *** ve bu kadar kullanıcınız olduğunda, karlılık problemini bir noktada çözebileceğiniz düşünülür*.

    yani bir start-up yatırımcısı, bir şirkete yatırım yaptığında, en en en çok önemsediği şey o şirketin haftalık/aylık büyüme oranıdır. bu oran tatmin ediciyse, o şirkete para yağmaya devam eder. para yağdığı sürece siz şirketinize -aslında şu an ihtiyacınız olmasa bile- daha fazla personel alır, büyümeyi korumak için deli gibi kampanyalar yapar, yeni yeni pazarlara açılırsınız. dediğim gibi büyüme olduğu sürece, para var, para olduğu sürece, büyüme var.

    burada bir ufak parantez açıp, start-up yatırımcılığı sistemini de açıklamam gerekebilir.

    herhangi bir şirketin büyümenin aşamalarına göre çıktığı yatırım turları vardır. kabaca her bir turda topladığınız paranın, önünüzdeki 1 yıllık büyüme harcamalarınızı karşılaması gerekmektedir. tohum yatırım, seri a, b, c, d, e yatırımları ve en sonunda halka arz ya da başka bir şirkete satış.

    her bir yeni turda - şirket büyüdüğü için- bir önceki turdan daha büyük bir değerleme yapılır ve yatırım miktarı artar. en başta ya da ortalarda yatırım yapmış bir kişinin/kurumun tek motivasyonu, bir sonraki turda ya da yolun sonunda -borsa ya da başka şirkete satış- yatırımını belli bir çarpanla çıkarmaktır. burası bir süredir ponzi olmakla eleştiriliyor, çünkü şirketin karlılığından ziyade büyümenin finanse edilmesi ve yatırımın çıkarılması için yeni yatırımcının gelişine bel bağlanması bize bir miktar ponzi izlenimi veriyor.

    peki getir'de neler oluyor? getir deli gibi büyüyor arkadaşlar, piyasada yazılımcı, kalifiye hukukçu, yönetici bırakmadılar**, müşteri sayısı, satışı da deli gibi büyüyor. ama tam olarak yukarıda bahsettiğimiz şekilde büyüyor, büyüdükçe daha fazla yatırım alıyor, bu sefer daha fazla büyüyor. kar ediyor mu, imkanı yok. önümüzdeki 3-4 yılda karlılığa ulaşabilir mi? imkansıza yakın.

    ama yine de büyüyor ve yatırım geliyor olmalı diye düşünüyor olmalısınız? aslında öyleydi, ama fed'in faiz politikasında değişim, borsalardaki geri çekilme, geçen yıl gerçekleşen halka arzların rezaletle sonuçlanması *** küçük, büyük tüm yatırımcıların yatırım motivasyonunu ve risk kapasitesini düşürdü.

    bu durumda getir ve diğer büyüme odaklı girişimler neler yapıyor? birincisi, masraflı çalışanları, yani yöneticileri ve yazılımcıların bir kısmını işten çıkarmak -ki kasadaki para yolu biraz daha uzatsın-, ikincisi, bir şekilde karlı olabilmek yönünde adımlar atmak, üçüncüsü yeni iş modelleri eklemek**.

    burada belirtilen fiyat politikasını bu ikincisine bağlamak mümkün. ancak bu da yine de getir'in karlı olabileceği anlamına gelmiyor. hem türkiye'de **, hem de dünyada ** rakipleri var. bu rekabet ortamında bir şekilde hayatta kalmaları ve parasal olarak daralan piyasada yatırım bulmaları hala allahın emri.

    peki getir hayatta kalabilir mi ya da istenen finansal dönüşü sağlayabilir mi? burası biraz şaibeli. amazon neredeyse 15 yıl sonra karlılığa ulaşabildi ve bu süre zarfında çılgın miktarda yatırım/para yakarak dünyayı ele geçirdi. öte yandan netflix senelerce aynı sistemle yürüdü, büyümesi devam etti, ancak ufak bir yalpalamada -ki rekabet artık çok ciddi seviyede- şirket hisseleri 2017 yılındaki seviyesine döndü. işler sıkıntı yani.

    benim düşüncem, getir'in -global olarak- karlı olabilmesi için 10 yıl kadar bir büyümeyi, aynı zamanda dev bir markete dönüşmesini sağlayacak bir finansmana ihtiyacı olduğu yönünde. ki bu tüm rakipleri için geçerli bir durum. önümüzdeki yıllarda finansal daralmanın daha belirgin hale geleceği düşünülünce, ben getir'in şu anki haliyle hayatta kalmasını gerçek bir survival mücadelesi olarak görüyoru.