hesabın var mı? giriş yap

  • 5g ye gecmek icin uydu modulu degistirmeye gerek yoktu. 4g ayni zamanda 5g ninde altyapisini olusturur.
    cehalet kotu sey. cok kotu.

    edit: lte, yatirim maliyetlerinden yakinan servis tasiyicarinin ihtiyaclarini karsilamak icin tasarlanmistir. yazilim ve ctcss optimizasyonuyla artik jenerasyon degisiminde ciddi farkliliklar ortaya cikmamaktadir.

  • amerikan pop kültüründe derin izler bırakmış ünlü çizgi roman karakteri, bilimkurgu kahramanı. çeşitli çizer ve yazarlar tarafından bugüne kadar kesintisiz üretilen "flash gordon" serilerinin ilk macerası 1934'te alex raymond'un çizgileriyle yayınlandı. bir yıl sonra radyo tiyatrosuna, zaman içinde sinema, televizyon dizisi ve çizgi film serisi de dahil birçok farklı alana uyarlandı.

    yale üniversitesi mezunu, polo oyuncusu asilzade steven 'flash' gordon'un bir süper kahraman olarak atıldığı bilimkurgu maceraları, dünyayı ateşe veren meteor yağmurlarıyla başlar. çılgın bilimci dr. hans zarkov, uzaydan gelen meteorlarınkaynağına ulaşmak için bir uzay emisi inşa eder.ancak böyle bir seyahati tek başına yapmak istememektedir. üstün yeteneklerine inandığı flash ve güzel sevgilisi dale arden'i kaçıran dr. zarkov, onlarla birlikte uzayın derinliklerindeki mongo gezegenine doğru yola çıkar.

    maceracı üçlü, mongo imparatoru amansız ming'in meteorları dünyaya karşı bir silah olarak kullandığını keşfeder ve "uzay savaşı" başlar. mongo'daki ming muhaliflerinin dünyalılardan yana tavır koyduğu bir savaşta antik tragedyanın dinamikleri uzaya taşınmıştır: şeytan ruhlu ming, flash'ı yok edip, dale arden ile evlenmeyi arzularken, ming'in kızı prenses aura da flash'e aşık oluur...

    "uzay yolu", "supermen", "yıldız savaşları" başta olmak üzere bilimkurgu sinemasının birçok yapıtına öncülük eden "flash gordon" 1938'den itibaren defalarca filme çekildi. 1980'de ingiliz yönetmen mike hodges'ın yaptığı film bunlar arasında en çok iz bırakan oldu. müziği queen tarafından beslenip, icra edilen ve albüm haline getirilen "flash gordon" filminde, başroldeki çiftten çok, ming'i canlandıran max von sydow, prenses aura rolündeki ornella muti ve aura'nın aşığı prens barin rolüyle timothy dalton'un öne çıkması dikkat çekiciydi.

    alfa yayıncılık, flash gordon çizgi roman serisini türkçeye çevirip fasiküller halinde yayınlarken "sarı saçlı mavi gözlü tuhaf türk karakterler" dağarcığımıza katkıda bulunarak ünlü karakterin adını "baytekin" olarak değiştirdi. aynı tutum türkiye'de vizyona giren flash gordon filmlerinde ve türk yönetmenlerin yaptığı sinema uyarlamalarında da gözlendi. "flash gordon space soldiers" filminin bir kopyası, 1967'de şinasi özkonuk tarafından "baytekin fezada çarpışanlar" adıyla sinemaya aktarıldı. baytekin rolünü hasan demirtaş'ın üstlendiği filmin orijinal müziği '60'ların progresif anadolu rock grubu koyun tarafından yapıldı.

    roll, s: 141

  • "beni facebook ve twitter'dan engellemişsin ama sen raad ol kızım ben istediğim zaman sana ulaşırım" diyen terkedilmiş barzo mesajını anımsatandır.

  • bir kadinin omru boyunca karsilasabilecegi en buyuk hesaplasmalardan biridir muhtemelen kendisini istemeyen bir adamin aslinda iyi biri oldugunu kabullenmek.

    asik oldugu erkegin hicbir zaman kendisini istememis oldugunu ya da artik istemedigini ogrenen kadinin kabullenme sureci uzundur. elisabeth kubler-ross'un tanimladigi 5 stages of grief yani sevdigini kaybeden insanin gectigi 5 asamanin tamamini gecer kadin. yani

    - inkar* --> "olamaz boyle bir sey. o beni hala seviyor. benden vazgecemez."
    - ofke* --> "allaan salaa! ben fazlaydim ona. cok fazlaydim. degerimi bilemedi."
    - pazarlik* --> "belki de yeterince anlayisli olamadim ona. daha anlayisli olacagimi soylesem kesinlikle yeniden beni ister."
    - depresyon* --> "ben onsuz ne yaparim?"
    - kabul* --> "ne yapalim. beni sevmiyor."

    bu asamalarin bazen bir ikisini atlar kadin. ya da bazi asamalari hizlica gecer. bu asamalarin hangi hizda gecilecegi, kaybedilenin yoklugunun ne kadar belirgin olduguyla baglantilidir genelde. nihayetinde bittigini, adamin onu istemedigini kabul eder.

    adamla kadinin karsilasmalari ya da kadinla adamin cevresinin karsilasmalari mumkun degilse, kadin artik pacayi kurtarmistir. mutlu mesut devam edebilir hayatina. arada hatirlayip uzulse de daha fazla hirpalanmaz artik. adam hakkinda kafa yormaz, kendini suclamaz, adami suclamaz. oldu da bitti masallah...

    butun bu asamalari gecip rahata kavustuktan sonra bazen hayat kadini rahat birakmaz.

    bir gun bir arkadasi ile bir cafede oturup kahve icerken, yanindaki arkadasinin bir arkadasi gelir masaya mesela. laf doner dolanir adama gelir. kadinin adamin tanidigini bilmeksizin bu arkadasin arkadasi adamdan bahsetmeye baslar. ne kadar iyi kalpli, ne kadar sevecen, ne kadar duygusal,... oldugundan. adamla yasadiklari guzel anilardan ornekler verir ustune. kadin susar.

    bir kac gun sonra baska bir ortamda yine kadinin adamla yasadigi maceradan habersiz insanlar adamin bahsini acar. yine o mukemmel adam, yine o dunya sekeri, dunya zekisi, dunya yeteneklisi, dunya duygusali adam... kadin yine susar.

    kadin, kendisini uzen, kendisinin kalbini paramparca eden adamin aslinda kendisini taniyanlarin bahsetmekten hoslandiklari o mukemmel adam oldugunu duydukca daha da uzulur.

    herkese karsi anlayisli, herkese karsi vicdanli, herkese karsi yardimsever olan adamin dunyada canini yaktigi, uzdugu, kirdigi tek insanin kendisi oldugunun ayirdina varir sonunda. diger insanlardan ne eksigi oldugunu dusunur. dusunur de bulamaz. herkes dr. jeckyll ile karsilasmistir da mr. hyde'la karsilasmis tek insan kendisidir yeryuzunde.

    kendisine yasattigi onca acidan sonra onun aslinda "iyi" biri oldugunu kabullenmesi gerekir. o bes asamadan bir tur daha gecer. ama bu sefer kaybettigi adam degildir aslinda da kendine olan guvenidir. nihayetinde yasadiklarinin ana fikrini bulur, ki bu da cogu zaman "ben sevilecek kadin degilim." olur.

    not: bu entryye katkilarindan dolayi alright isimli sarkisi icin zap mama'ya, i'm a fool to want you yorumu icin lisa ekdahl'a, yazarken ictigim bir paket parliament sigarasini philip morris products s.a.'nin verdigi lisans kapsaminda ureten philsa as'ye ve tabii ki adama* tesekkuru borc bilirim.

  • internette tesadüfen rastladığım gelmiş geçmiş en yaran video. bilen bilir edip cansever hastasıyımdır. bezik oynayan kadınlar şiirini ararken serra yılmaz'ın okuduğu bir video gördüm -kendisini severim- büyük bir zevkle tıkladım. sonra gülme krizim başladı. o müzik nedir abi? tamam ikinci yeni, uçuk kafalar, kim bakardı uzağa köpekleri saymazsam, üvercinka falan da abi bu müzik dünyada herhangi bir insana hitap ediyorsa ben çok yanlış gelmişim.

    buyrun video

    youtube videosu