ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
penaltının ağır bir cezalandırma yöntemi olması
-
göreceli bir iddia. bana göre haklı bir iddia. adam beyin fırtınası yapmış hemen espri yapmazsa ölecek tayfası damlamış tabi. bi sakin olun abi. tamam komiksiniz.
şimdi, futbolun evrensel çapta keskin bazı değişikliklere ihtiyacı var bence de. video hakem uygulaması tutmaz, şimdiden söyleyeyim. tempoyu düşürecek her şey futbolu sıkıcılaştırır. insanlar barcelona'nın tiki taka futbolundan bile sıkıldı. popüler kültürün değişmez unsurudur futbol. milyarlarca izleyicisi var. müthiş büyük bir ekonomi olduğu için radikal değişiklik yapılması zor ancak bu şekilde devam edilirse de olay monotonlaşacak.
ben en azından şu konularda düzeltme yapılırsa heyecanın tekrar artacağını düşünüyorum.
1) elle oynama. adı üstünde elle oynama diyor adam. yani bilerek elle oynama lan diyor. bence oyuncu bilinçli olarak elle müdahale etmiyorsa düdük çalınmamalı. 5-6 yıl öncesine kadar bu kadar elle oynama düdüğü çalınmıyordu dikkatinizi çekerim. evet zor ama sahadaki hakem sayısını arttırarak işi pratikleştirebiliriz.
2) hakem sayısı. çizgi hakemi olayı bence iyiydi. neden uygulanmıyor anlamıyorum. ayrıca saha içinde 1 baş hakem daha olmalı.
3) gole puan. atılan gole de puan verilirse takımlar pozitif futbola teşvik edilmiş olur. mesela her gol 0,2 puan olabilirdi.
4) faul sayısı. bu konuda kesinlikle bir şeyler yapılmalı. bir futbolcunun yapabileceği faul sayısı limitli olabilir.
lan saat çok geç olmuş. yatayım istersen. *
kıbrıs harekatı sırasında poz veren üsteğmen
-
sağa yatırmış düşmanı bekliyordur.
sözlükte meşhur kişilerin de yazar olduğu gerçeği
apple airpods
-
başörtüsü ile birlikte birçok sınav için harika kombin yapılabilecek alet.
kedilerin gariplikleri
-
benim kedi bahçeye inip oynuyormuş gibi yapıp meğerse mahalledeki esnafı tek tek ziyaret ediyormuş. takip ettim demin, "kolay gelsin ağa, naptınız" der gibi bilgisayarcıya girdi, biraz yattı, çıktı, terziye girdi, terzi buna kaşar verdi biraz, yedi, kendini sevdirdi, çıktı sucunun dükkanına girdi. biraz sucuyla sohbet etti miyav miyuv, o da buna poğaça ve su verdi... dışarı çıkıp beni gördü, "miki" dedim, çığlık çığlığa koştu geldi yanıma, beraber eve çıktık. bu var ya, esnafı kandırıyor, her biri kendi kedisi olduğunu, dükkanda olmadığı zamanlar bahçede oynadığını sanıyorlar. ben de evde olmadığı zaman bahçede oynuyor sanıyordum çünkü. hepimizi idare ediyormuş meğerse.
göbeklitepe
-
urfa civarlarında bulunan, üzerinde milattan öne on binli yıllardan kalma bazı yapıların ve kabartma sanat eserlerinin bulunduğu tepe.
- tepe üzerinde devasa boyutta taşlar ve bu taşların üzere işlenmiş bazı sanat eserleri bulunuyor.
- yakınlardaki taş kaynaklarının uzaklığı ve işlenmesi için gerekli insan gücü düşünüldüğünde bu anıtların yapılması için bin kadar insan çalıştırılması gerektiği tahmin ediliyor.
- bu sayıdaki insanın böyle bir işte çalışması için bölgeye yakın bir yerde konaklaması gerekir.
- bu kadar çok insanın bölgeye yakın bir yerde konakladığına göre bu kişilerin bir şekilde beslenmesi gerekir.
- bir arada bulunan bu kadar çok insanı toplayıcılık ya da avcılıkla doyurmak mümkün değildir.
- binlerce farklı yabani buğday türü üzerinde yapılan çalışmalar bu bölgede kendiliğinden yetişen buğdayın genetik yapısının bugün tarımda kullandığımız ekilebilir buğdayla neredeyse aynı olduğunu gösteriyor.
- insanın mağra duvarlarına resim çizmekten vazgeçmesi başka bir deyişle avcılık ve toplayıcılık üzerine kurulan mağra yaşamını terketmesi bu anıtın yapımıyla aynı yıllara rastlıyor.
özetle: insanın muhtemelen ilk kez tarım yaptığı, yerleşik hayata geçtiği, mağra duvarlarına resim çizmekten ziyade, sistematik bir biçimde sanat yapmaya ve kültürel birikim oluşturmaya başladığı yer, başka bir deyişle ilk "uygarlık"'ın kurulduğu yer ülkemiz toprakları içinde.
peki biz ne yapıyoruz?
özgüven eksikliğinin nedenleri
-
babandır. babanın psikolojik sorunlarıdır. babaanne ve dede ile yaşamaktır. annenin, baban ve ailesi tarafından ezilmesi ve senin o küçük aklınla hiç bir şey yapamamandır. aile kavramının olmamasıdır. baba rolünün olmamasıdır. yani en büyük etken ailedir.
15 temmuz'da sokağa çıkanlar gezi gençliği değildi
-
"vatanını seven, milletini seven gençlerdi." diye devam eden recep tayyip erdoğan sözü.
--- spoiler ---
"o gece [15 temmuz] oraya gelenler, gezi parkı'nın gençleri değildi. vatanını seven, milletini seven gençlerdi."
--- spoiler ---
doğru söz. ne işimiz var iki tarikatın kavgasında.
gezi'de "emri ben verdim" dediği emniyet müdürü fetö'den içerde, olayların baş aktörü akp'li istanbul valisi de fetö'den içerde. gezi'nin gaddarlığı ile ünlenen güvenlik şube müdürü mithat aynacı 15 temmuz'da tankın içinden çıktı, o da fetö'den içerde. gezi'de emir verdiği ve verdiği emri uygulayanlar bugün terörist oldukları gerekçesiyle içerideler. fetöcu teröristlere emir veren kimdi?
gezi zamanı fetö'nün türkçe olimpiyatları için "bir tarafta taş,sapan,molotof diğer tarafta türkçe, şiir ve şarkı vardı" diyen kimdi?
https://i.hizliresim.com/qadd6y.jpg
gezi gençliği fethullah gülen'in evinin önünde "her yer taksim her yer direniş" sloganı atarken fetö yayın organı zaman'da bu manşetleri atan kimdi?:
https://i.hizliresim.com/lykqjz.jpg
https://i.hizliresim.com/r3wbq3.jpg
https://i.hizliresim.com/7q9gon.jpg
https://i.hizliresim.com/p08bro.jpg
siz ortaktınız. gençlik hiç aldanmadı.
vatan demişken: (bkz: #67092663)
içkiyi içen gazı yakan ödesin
-
- içkiyi içen, gazı yakan ödesin
+ o zaman toprak işleyenin, su da kullananın olsun?
- hayır. mülk allahındır
+ siz şirketi kurmuşsunuz, size bir şey olmaz hacı
akraba bağlarının kopuk olması
-
bir arkadasim bana demisti ki "hic dusmanin yoksa akraban da mi yok?".
ne zaman akrabalardan birine sinirlensem onun bu lafi gelir aklima.
akrabanin akrabaya yaptigini dusmanin yapmaz.
kucuklukten basliyolar sidik yarisina.
eger sizle yasit cocuklari varsa bokunuzu bile kiyaslarlar o derece.
ilk,orta,lise donemi boyunca karne notlari kiyaslanir,kim takdir kim tesekkur almis kim daha caliskan onun hesabi yapilir.
universite donemi kim daha iyi universite kazanir sonra kim daha iyi is bulur hesabiyla sizi deli ederler.
ise baslanir kim ilk once evlenicek bunun derdine duserler.
evlenirsin kim ilk cocuga sahip olcak,sevismenizi bile kiyaslayama yetenegine sahiptirler.
olene kadar kiyaslayacak bisi bulup,sizi kiyasladiklari akrabanizdan ve kendilerinden nefret etmenizi saglarlar.
sonuc olarak cekirdek aile iyidir daha fazlasi sadece bas agrisi.
yeni nesil meyhane
-
en estetikli, platin saçlı, 2 - 3 kadın arkadaşınızı eve çağırın ve onlardan bulabildikleri en ama en açık kıyafetlerini giymesini isteyin
üzerinize polyester gömlek, daracık y.vşak pantolonu ve tabanı 8 cm yüksekliğinde çakma bir ayakkabı giyin
1 milyoncuda satılan renkli tabaklara dolapta saçma sapan ne varsa koyup üzerine tereyağ gezdirin
masaya elektronik sigara, tüle sarılmış limon, 3-5 cep telefonu koyun
arkaya da sırasıyla sezen aksu, neşet ertaş ya da berkay'dan bir şarkı açın
duvara da üzerinde "içiyoruz gardaş" "içmekten anamız s.kildi" vb. sikindirik bir çakma led neon asın
her 20 dakikada bir de masaya çay doldurup koyun
alın size evinizde en az dışarıdakiler kadar leşşşş gibi bir yeni nesil meyhane.
not: isteğe göre barzo, silahlı çatışma ya da 10'a 1 güvenlik dayağını da gece sonunda ekleyebilirsiniz.
beyaz futbol
-
aziz yıldırım ve rasim ozan kütahyalı'nın birbirleri hakkında söylediği her şey doğru, kendileri hakkında söylediği her şey yalandır.