hesabın var mı? giriş yap

  • tr. mind-body problem. zihin felsefesinin temel problemlerinden biri; ozetle zihin ve bedenin nasil bir etkilesim icinde oldugunu irdeler. getirilen yaklasimlar monist ve dualist olarak ikiye ayrilir. monist yaklasimlarda maddesel yahut fiziksel tek bir tozden bahsedilirken, dualist yaklasimlarda zihinsel ve fiziksel seklinde iki adet toz vardir. monizm de kendi icinde fizikalist [davraniscilik, islevselcilik..] ve idealist [berkeley tipi "tek varolan zihindir" soylemi] yaklasimlara ayrilmaktadir. bir de property dualism alternatifi vardir ki, evrenin uzay ve zaman gibi temel bilesenlerinden birinin de bilinc oldugunu iddia eden david chalmers tarafindan desteklenir mesela.

    edit: "evrenin uzay ve zaman gibi temel bilesenlerinden biri.."?? biraz yalan olmus, sallama olmus. philosophy now'in yaptigi bir roportajin giris ozetinde ["david chalmers sunu sunu iddiaa eden bi insan"..] geciyordu benzer tabirler ama hatali aktarmis olabilirim. philosophy now da gapitalist olup cikmis, subscribe mubscribe diyor simdi, tekrar bakamiyoruz roportaja.

  • sırma saçlı süleyman 18 yaşındaki suçsuz üniversitelileri şafak baskını ile evinden aldırırken bu yamyamlar sokaklarda mafyacılık oynuyor.

    memleketin geldiği nokta bu işte..

  • 24 haziran seçimlerine 4 gün kala katıldığı radyo programında alışık olmadığımız şekilde vatandaş şikayetleri dinletildi. umursamaz ve muhattap almaz bir şekilde not almaya bile tenezzül etmeden dinlemesi.
    verecek bir cevap bulamayınca teessüf etmesi.
    15 yıl önce yani 2003 de evlerimizde buzdolabı ve fırın var mıydı gibi saçma sapan bir retorik soru sorması,
    emeklilik için yaşı bekleme konusuna adeta fransız kalması ve her halinden böyle bir şeyden haberdar olmadığının görülmesi,
    bu kıraathane saçmalaması,
    dün tatar böreği de vereceğiz dediği mitingin kayıtlarından tüm türkiye tarafından izlenmesine rağmen demedim öyle bir şey demesi,
    bu garabet sistemde bir koalisyon seçeneği olmadığı halde koalisyon kurarız demesi,
    açıkçası erdoğan bugün yeni biri olarak çıksa bu performansla %1 bile alamaz.
    normalde de kıvrak zekalı cevaplar verebilen biri değildi ama sanki demans belirtileri veriyor. ortamdan kopuk, donuk ve ne olup bittiğinin farkında değil gibi.

  • terminoloji olarak newbie , rookie , kelimelerine denk geldiği için birçok online oyunda kullanımı tam olarak hakaret kapsamına alınmıyor. bu yüzden oyuncular beceriksiz, mal, beyinsiz gibi sıfatlarıda zamanla noob kavramının içine yedirip kelimeyi bambaşka bir hale soktular. sözün özü biri size noob diyorsa muhtemelen yeni oyuncu manasından çok hakaret amaçlı diyordur. zaten ilerleyen dakikalarda o noobların önüne getirilen kelimelerden durumu teyit edebilirsiniz.

  • insanının zihniyetiyle, binalarıyla koskoca bir gecekondu olan şehir. yani bir şehir 30 yılda hiç mi 1 adım ilerlemez gerçekten inanılmaz.

    izmirli'yim. 20 yıl izmir'de yaşadım, yaklaşık 20 yıldır da ankara'da yaşıyorum. yurtiçi/yurtdışı çok yer gezdim gördüm ancak bu kadar abartılmış bir şehir daha önce görmedim. izmir'i kötü yapan şey suriyeliler istanbullular vs de değil. şehre baştan aşağı gecekondu zihniyeti sirayet etmiş durumda. başka bir şehirde yaşayıp ara ara izmir'e gelince yozlaşmayı, şehrin iliklerine kadar işlemiş varoşluğu çok net gözlemleyebiliyorsunuz.

    merkez ilçelerden bahsedecek olursak. dışardan gelerek izmir'in güzel yüzünü görüp hayran olanların uğradıkları ortam büyük oranda güneyinden kuzeyine sahil şerididir. güneyde narlıdere'den başla, kuzeyde mavişehir'e kadar sahil şeridinde mekanlar da, havası da, insanı da süperdir izmir'in. kolay kolay bozulmaz buradaki semtler. en nezih yerlerinin de bir göztepeli olarak karşıyaka-bostanlı-mavişehir hattı olduğunu da belirterek hakkını vermek lazım.

    ancak denizden içeri 1 km girdiğinizde büyük oranda karşılaşacağınız şey brezilya'nın favela'sıdır. abartmıyorum bir çok mahallede akşamları sokağa çıkmaya korkarsınız. karabağlar'ı, uzundere'si, limontepe'si, buca'nın bir çok mahallesi, eşrefpaşa'sı, kale'si, basmane'si, tepecik'i, kahramanlar'ın bir kısmı, bayraklı'nın arka mahalleleri, doğançay'ı, kuruçay'ı, toros'u, levent'i, yeşildere'si, ballıkuyu'su varoşlarını say say bitmez. izmir koskoca bir varoştan oluşuyor. bu mahallelerin çoğunu yeni gelenler bilmez. 2 saat dolaştır kaçarak uzaklaşır izmir'den.

    eskiden izmir'in en güzel yanlarından biri yazlık mekanlarıydı. kuzeyde dikili, çandarlı, foça'dan başlayıp güneyde çeşme, karaburun hattına uzanan tüm sahil şeridi izmirliler'in yazlık mekanıydı bir zamanlar. merkezden taş çatlasın 1 saate insanlar mis gibi akdeniz havasına atıyordu kendini. şimdi 1 saatte şehirden çıkmak mümkün değil. hadi bir şekilde attın kendini bir sahil şeridine, zaten eskisi gibi bir yazlık alma şansın yok ama eskiden sezonluk yazlık kiralardık. bak 15 günlük, aylık değil sezonluk kiralardık, mayıs başı eylül sonuna kadar. şimdi deniz görmeyen, denizden esen meltemin ulaşmadığı o 30/40 yıllık yıkık yazlıklara aylık 150 200 bin çekiyorlar. acayip.

    tekrar gelelim şehir merkezine. rastgele bir mahalleye zoom yaptım. görsel şu: görsel
    izmir'in en eski mahallelerinden yeşilyurt-akevler arası hatta daha çok eski adıyla arapderesi. alınmasınlar ama eskinin çingene mahallesi. bizim çocukluğumuzda burada pet şişe toplayanlar, değil gecekondu çadırda yaşardı burada. gitmeye korkardık. sonradan şehrin göbeğinde gecekondu mahallesi oldu. şimdi burada 100 metrelik "düz" tek bir sokak bulamazsınız. çünkü 30 yıldır bütün belediyeciler oy için gecekondulara tapu dağıtmıştır. sokaklar leş gibidir muhtemelen. şimdi google kamerası ile sokaklarında gezdim her gecekonduyu yıkan apartman kondurmuş. 3 metre genişlikte yol zik zak yapa yapa ilerliyor binalardan. sokaklar ağzına kadar araba dolu, muhtemelen hiçbir binanın otoparkı yok. inanılır gibi değil şehir planlaması vs hak getire. siz de rastgele bir çok mahalleye aynısını yapabilirsiniz, deneyin farklı bir şeyle karşılaşmayacaksınız.

    gelelim insanına. ailem dahil türkiye'nin en yobaz insanları burada yaşıyor olabilir. atatürkçü geçinen cahiller ordusu resmen. bütün şehrin atatürk'le ilgili okuduğu tek yazılı kaynak yılmaz özdil yazıları muhtemelen. standart bir konyalı'dan zerre farkı yok insanlarının. biri chp'ye küfrediyor, diğeri aynı bakış açısı ile akp'ye. aynı mantıkla oy kullanıyorlar vs.

    hepsinin yanında bu kadar varoş bir şehir yakın gelecekte meydana gelecek bir depremde ne hale gelecek tahayyül edemiyorum. 3 sene önce, 2020'de merkez üssü izmir bile olmayan sisam adası'ndaki 6.6lık ve sadece 16 saniye süren deprem, merkez üssünden 50 km ötede 17 bina yıkıp 117 can aldı. merkez üssü izmir olup da 7 civarında deprem olması halinde, maalesef izmir'in hatay'dan daha kötü hale geleceğini düşünüyorum.

    izmir, parası olan için sahil şeridi ve yazlık mekanları ile "şimdilik" yaşanabilir durumda. suri, afgan vs göçüyle şehirdeki güvenliğin ortadan kalkması ile o cazibesini de kısa zamanda kaybedeceğini düşünüyorum. ayrıca şehirde korkunç bir pahalılık var. eskiden istanbul>ankara>izmir derdim. şimdi izmir=istanbul>ankara olmuş.

    şimdi yine birileri çıkıp "beğenmiyorsan gelme" şeklinde sığ bir şekilde eleştirecek. 7 göbek izmirli biri olarak, anamın babamın olduğu, bütün şehirde anılarımın olduğu yere kimseden izin alıp gelmeyeceğim elbette. gençlik anılarımın olduğu her sokağı skip atmışsınız, bira içtiğimiz her köşe başını suriyelilere peşkeş çekmişsiniz. geçmişin hatrına az bile yazdım ya neyse.

  • attığımız gol ofsayt , rakibin penaltısı verilmemiş. ikinci yarı beşiktaş tek başına top oynuyor. bu halimizle puan almak kul hakkına girerdi zaten. tebrikler beşiktaş . defol git aziz yıldırım