ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran the simpsons replikleri
-
homer ölecektir, son gece çocuklarını yatağında ziyaret edip onlar uyurken onlara güzel şeyler söyler, över tek tek. maggie'ye "ne tatlısın, ne şirinsin" der, lisa'ya "ne zeki, çalışkan b kızsın , övünç kaynağımızsın" falan der. sıra bart'a gelir, bakar bakar diyecek bir şey bulamaz ve:
-bart, (bi kaç sn. sessizlik) ,yorganın çok güzel
yılmaz morgül'ün el yazısı
-
(bkz: yılmaz new roman)
dolaptan bir anda beş tane ferhat göçer çıkması
-
insan klonlama çalışmalarının kokoreç yapmak kadar kolay olacağını düşündüğüm 2018 yılında, ferhat göçer korkumu bilen yakın arkadaşlarım tarafından şahsıma yapılması muhtemel bir eşek şakası.
hakkaten daha yazarken bile gerildim. sabah mahmurluğuyla kalkmışım, işime gücüme gideceğim, dolabımdan donumu gömleğimi alacağım, dolabı bir açıyorum içinden siyah takım elbise, parlak siyah gömlek giymiş ve ferhat göçer kulaklığı takmış beş tane ferhat göçer çıkıp "biriiii bana gelsiiiiiinnn o da seeeennnnsiiiiinööeeee" diye üstüme geliyorlar. tam bir kabus... valla çok korkuyorum ferhat göçer'den, nedenini bilmiyorum ama, gerçekten çok korkuyorum ondan. bu entrymi de sezercik tadında bitirmek istiyorum: teknoloci, kılon mılon bunlay hep güzel şeyley ama sen bizi böyle felaketleyle kayşılaştıyma oluy mu allah baba?
anksiyete bozukluğu
-
kisinin kaygisini, endiselerini kontrol edemesi. en kucuk seylerin, onemsiz insanlarin tum gunu, tum haftayi, tum hayati mahvedecek guce ulasmasi. olaylar arasinda olmayan ya da cok ince olan baglari gorup, gereksiz zincir reaksiyonlari ile ruhu, akli, bedeni mahvetmek. kisinin hayatin uzerine tonlarca agirliginda bir filin oturmasi..
ay dünya'nın uydusudur
-
"jupiter onun kulu ve elcisidir..." seklinde devam edesi olan onerme.
covid-19 geçirdikten sonra yaşananlar
-
11 gun hastanede yattim. hastaneden cikali yaklasik 4 ay oldu. hastane sonrasi 1 ay dogru durust yuruyemedim bile. kisa yuruyusler ve egzersizle zamanla eski haline geldi bacaklarim. hastaneden ciktiktan 2 hafta sonraki kontrolde ise d-dimer'im 2200 cikti ki bu normal duzeyin yaklasik 20 katiydi. emboli olmamasi icin 20 gun kan sulandirici igne oldum. son olarak hastaneden ciktigimdan beri nabiz ortalamam 100+ civari surekli. tum kalp tetkiklerim yapildi ama bir sorun bulamadilar ama nabzimin neden yuksek olduguna dair bir aciklama da yapamadi doktorlar. covid sonrasi bazi kisilerde buna rastliyoruz dediler sadece. psikolojim ise iyi, bir daha olur muyum acaba endisesi yasamiyorum.
1.5 iskender kebap + cola + künefe 20 tl
-
künefe bim’de satılan hazır künefe.
iskender’in eti eşek veya at etidir muhtemelen.
kısaca cola en sağlıklısı bu menüde
+46 771 793 336
-
bundan tam 250 yıl önce sansürü kaldırmaya yönelik anayasa hazırlayan ilk ülke olan isveç'in yaptığı nefis hareket. isveç'in artık bir telefon numarası var. ne güzel lan, arıyorsun isveç çıkıyor karşına.
+46 771 793 336
sistem nasıl işliyor peki?
öncelikle işin arkasında isveç turist derneği var. amaçları isveç'in kültürünü, doğasını vs. tanıtmak.bunun için de isveçlileri aracı olarak seçmişler.
aradığımızda kimlerle konuşuyoruz?
bu sisteme kendini elçi olarak kaydettirmiş herhangi bir isveçliyle. üstelik ikinci, üçüncü aramalarda ilk çıkan kişiye tekrar bağlanma ihtimali çok düşük. bu yüzden de sürekli yeni insanlar, yeni hayatlar ve yeni kültürler öğrenme şansınız artıyor.
ücreti ne kadar peki? paradan haber ver?
isveç müthiş ülke tamam ama o kadar da değil. ücret işi tamamen seninle kullandığın operatör arasında.
numaram herhangi bi yerde paylaşılıyor mu? arayan kişi numaramı görebiliyor mu?
hayır. arama önce santrale gidiyor, seni ordaki yetkililer rastgele isveçlilere yönlendiriyor. dolayısıyla santralin numarasını görebiliyorlar sadece.
arıyorum ama kimse cevap vermiyor, neden?
birkaç ihtimal var bununla ilgili. ya o an tüm isveçliler başka birileriyle görüşüyordur ya da uyuyorlardır. arama yaparken onların yerel saatlerine bakmakta fayda var anlayacağınız. merak edenler için isveç'in saati bizden 1 saat geri.
isveç dilinde nasıl merhaba diyebilirim?
"hallå!" ya da "hej!" diyip giriş yapabilirsiniz. ama çok da kasılmaya gerek yok diye düşünüyorum; hi ya da hello da işinizi çözer gibi.
kaynak: http://theswedishnumber.com/
22 ağustos 2010 sedat kapanoğlu röportajı
-
okumayanlar için özet geliyor:
n.a: ekşi sözlük pis, kaka ve bok sizce de öyle değil mi?
s.k: değil.
bir işletim sistemi olarak yıldırım demirören
a'nın b'yi eleştirmesine sana ne diye çemkiren c
-
bazı d'leri rahatsız etmiştir. demek ki zamanında iyi k.
rte'ye vefa borcumuz olduğu gerçeği
-
hoşt ulan !!! 16 senedir yaptıkları için hakkımı helal etmiyorum. bu ülkede güvenilir tek kamu kurumu bırakmamış, gelmiş geçmiş en büyük borç yükünü koymuş daha hala ne vefa borçluymuş sayın ak troll.
ekşi yazarıyım dendiğinde gelen tepki
-
-adın ne ?
-söylemem.
taksim metrosunda kaybolan turist kız
-
güç kuvvet dilediğim kız, allah annesinin de kızın da yardımcısı olsun.
bu haber, yaşamaktan iğrenmeye sebep olan bir haber.
yolunu kaybetmiş bir genç kız, dilini bile bilmediği insanlar arasında, onlarca güvenlik görevlisinin olduğu ve güya medeni bir şehirde bunları yaşıyor, kaç kişi tecavüz etti belirsiz, kanlar içerisinde hastane bahçesine atılmış şekilde bulunuyor.
öyle bir şok yaşamış ki, anlatamıyor-paylaşamıyor.
önce bu haberi okuyun, sonra empati yapmayı deneyin, allah kimseye vermesin.
sonra da adres sorulan kızların kaçması bu başlıkta kezban dediğiniz kızların korkularıyla yüzleşin.
dünya canavarlarla ve canilerle dolu, şerefsizlerle dolu. kötüler, iyilerden daha çok ne yazık ki.