ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
fırtınalı havada kurye çağırmak
-
şu vasıfsız elemanlar kadar şımartılan başka bir grup yok. işi bu olm, yapacak. fırtınada motosiklet güvensizse arabayla getirsin.
shane larkin
-
federasyonun milli takıma almak istemediği apaçık ortada. ancak larkin o kadar harika bir sezon geçiriyor ki kimse kalkıp doğrudan almak istemiyoruz demiyor. topu birbirlerine atıp duruyorlar. peki neden almak istemiyorlar?
1) larkin'in milli takım için yeterli olmadığını düşünüyolar
- mümkün değil
2) larkin pozisyonunda ihtiyaç olmadığını düşünüyorlar
- yine mümkün değil, wilbekin larkin karşılaştırması yapanı taşa çevirir allah, ayrıca bire birde sayı bulabilen oyuncu demek modern basketbol demek yani elinde beş tane olsa altıncıyı istersin.
3) sarıca, karşıyaka ile şampiyonluk hedeflerken efesin türk kontenjanında rahatlamasını istemiyor veya buna benzer bir sebep
- çok ihtimal vermiyorum. efes bu kadro ve oyun kalitesiyle ligte herkesten net bir şekilde üstün. larkin'in türk kontenjanına geçmesine ihtiyaçları yok.
4) larkin seneye nba'e giderse milli takımı ciddiye almamaya başlar diye düşünüyor olabilirler.
- ihtimal dahilinde. belli ki wilkebinin tbl dışına çıkması hoşlarına gitmemiş, bir ikincisini yaşamak istemiyorlar.
5) devşirme hakkını uzun pozisyonunda oynayan bir oyuncuda yana kullanmak istiyorlar
- kim o? ömer faruk'un milli takıma gelip gelmeyeceği belli olmadığı da hesaba katılırsa milli takımda uzun problemi çektiğimiz ve çekeceğimiz aşikar ama larkini almayıp almayı bekledikleri/planladıkları oyuncu kim?
6) larkin'in kaseti var.
- en olası senaryo bu.
2.5 litre coca cola'nın 7.5tl olması
-
almanya’da yaşayan bir arkadaşıma “2.5 litre coca cola 7.5tl olmuş” dedim. “1 € ‘ya alıyorsunuz işte başka ne istiyorsun burada 2 €, ülkenin kıymetini bilin ve bu pahalılık psikolojisinden kurtulun” dedi. cevap vererek kendimi yormadım şu ramazan gününde. bu hastalığın tedavisi yok.
kanzuk bunu okuyosan topsun olm top
hanımdan gelen en son sms
-
"aşkım" yazmış. tabi bizim bünye öküz olunca, açarsın telefonu ve "mesajın yarım kalmış. ne yazacaksan söyle" denir.
işte kadın ve erkek arasındaki en büyük farklardan biri budur. onun aşkı kabardığı için sms atar, sen ise tüm iletişim araçlarını fonksiyonel olarak kullanırsın.
kadınlar mı zor, biz mi danayız bu yaşıma geldim halen anlayamadım.
sinemada şımarık çocuğun ailesine verilen ayar
-
ana hikayeden açılan ve uçları kapatılmayan yan hikayeler yüzünden puan kırdım. onun dışında genel hali fena değil ama daha iyi alternatifleri varken tercih edilmez.
imdb : 6.5/10
tür: biyografi/dram
edit : silip kaçmış. kötü değildi lan :(
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
yer: bilkent merkez kampüs, ihsan doğramacı heykelinin önü
şahıs : tikican
- ok, gözlüklü atatürk heykelinin orada bekliyorum, öptüm, bye.
nasıl döndüğü anlaşılamayan dükkanlar
-
avmlerde telefon kılıfı satan dükkanlar.
edit: 80 kuruşluk kılıfı 80 liraya satınca dükkan dönüyormuş. herkesten özür dilerim. sabahtan beri yeşilleniyorum.
keşke abd ikamet iznimi uzatmasa da vatana dönsem
-
vatanına dönmek için abd'nin ikamet iznini uzatmamasının şart olduğunu sanan bir fethullah gülen beyanı olabilir bu.
+ yurda neden dönmüyorsunuz sayın fethullah gülen?
- dönmek istiyorum da abd hep ikamet iznimi uzatıyor. şimdi de yeşil kart verdi. mağdurum.
o ses türkiye
-
dayanamadım, ben de 105 bayhan yazıp 3181'e mesaj attım.
slaven bilic
-
hem sigara içiyor hem beşiktaş teknik direktörü.
sonuç: kesin kanser.