hesabın var mı? giriş yap

  • kaan'a çektiği şut için kızmak futbol cehaletidir. tüm takım neredeyse 18 içinde kalmış ve kaptırılacak top kontraya sebep olur. böyle pozisyonlarda atak sonlardırma tercih edilir ve bu yüzden de gol olursa süper gol olsun, olmazsa da dışarı çıksın vurusu tercih edilir. buna altyapı eğitimi deniyor.

  • 1962 yılından bu yana hala sahneye çıkan -çıkış yaptıkları 60'lar dışında, 70'ler ve 80'lerde de ortaya çıkan bir çok öncü grubun günümüzde devam etmediğini düşünürsek, bu inanılmaz bir şey- babaların babası grup.

    zamanında çok sıkı dinlediğim için haliyle bayağı bir arşiv yapmıştım. hazır aklımdayken, bazı parçalarının sevdiğim konser versiyonlarını paylaşmak istedim:

    salt of the earth: 68 çıkışlı beggars banquet albümündeki parçanın axl rose ile 89'daki konser versiyonu. 1989 grubun dağılmanın eşiğinden döndüğü, keith ve mick arasındaki gerginliğin bittiği sene olarak da önemlidir.

    carol: stones ilk çıktığı dönemde bir blues cover grubuydu. kabaca amerikan blues müziğini daha hızlı ve agresif icra ediyorlardı. carol da bir chuck berry şarkısı. 64 yılındaki konser.

    you can't always get what you want: 1968 yılından çok temiz bir kayıt. aynı zamanda brian jones'un son günleri olsa gerek. sonrasında gruptan gönderilecek ve devamında evinde ölü bulunacak.

    sympathy for the devil: üstteki parça ile aynı konser, rock and roll circus demişler. aynı konserde john lennon yer blues'u söylüyor, keith de bas çalıyor şarkıda. zaten bu ikili beraber takılır, kafayı bulurlarmış.

    midnight ramble: midnight rambler'ın 1970 yılından bir konser kaydı. genelde her konserde çalınsa da bu bayağı güzel.

    jumpin' jack flash: jumpin' jack flash'in stüdyo kaydı müthiştir ama bu da stüdyo versiyonuna en yakın olanı. midnight rambler ile aynı konser albümünden.

    rip this joint: konserlerde ender çalınmış, grubun en hızlı parçalarından rip this joint'in 1972 yılındaki canlı versiyonu.

    star star: asıl adı starfucker olan chuck berry rifli parçanın 1978 yılından konser versiyonu. rock n roll'un kralını yapmışlar.

    little t&a: 1981 yılından bir keith vokali. videonun başında mick jagger, band introductions yapıyor. şarkının müthiş girişini 1:11'den itibaren dinleyebilirsiniz. t ve a; keith'in kızları alexandra ve theodora.

    under my thumb: stüdyo kaydında brian jones'un marimba çaldığı under my thumb'un 82 yılından çift gitarlı konser versiyonu.

    angie: angie akustik bir şarkıdır. grubun şarkılarını mick ve keith beraber yazarlar fakat bu şarkı keith'in bir uyuşturucu tedavisi gördüğü sırada yazdığı bir şarkı. o yüzden daha çok keith'e aittir. şarkının elektro gitarlı konser versiyonu. ben bu kaydı çok severim ama keşke kameranda biraz gitarları çekseymiş. *

    almost hear you sigh: en sevdiğim slow parçalarından almost hear you sigh'ın konser versiyonu.

    bitch: 1971 çıkışlı bitch parçasının 1990 tokyo konseri versiyonu. inanılmaz bir riff.

    start me up: en sevdiğim şarkıdır. start me up'ın 1991 yılından konser versiyonu. şarkının orjinali 1981 yılı çıkışlı.

    happy: keith richards'ın vokal yaptığı stones parçalarından happy'nin mükemmel konser versiyonu. ronnie wood çok başarılı.

    sweet virginia: grubun country parçası sweet virginia'nın 1995 yılından akustik konser versiyonu. orjinali 1972 yılı çıkışlı.

    all down the line: all down the line parçasının 1995 yılından süper konser versiyonu.

    miss you: 1978 çıkışlı miss you parçasının 1997'den konser versiyonu. çok iyi takılıyorlar. keyifli bir şarkı.

    satisfaction: 70'lerde hiç çalmamış olsalar da satisfaction parçasının bayağı bir versiyonu vardı. ben en çok bunu severim. şarkının çıkışı 1965, bu kayıt 1998.

    honky tonk women: şarkıların kralı honky tonk women'ın 2003 yılı konser versiyonu.

    you don't have to mean it: keith richards vokallerinden you don't have to mean it'in harikulade konser versiyonu. şarkının çıkışı 1997

    shattered: shattered'ın 2008 yılından konser versiyonu. bu konserde bill clinton da grubu izlemeye geliyor.

    edit: iki şarkının linki uçmuş. onları değiştirdim ve the last time şarkısının linki de uçmuş. 60'lardan sonra çalmadıkları bir parçaydı. 2000'lerden bir kaydı vardı ama gitmiş, yerine iyi bir canlı kayıt bulamadım.

  • -tea!! to everyone from me
    -i don't want
    -fine, don't give it to şakir
    -what you mean with şakir?
    -isn't your name şakir? did you change it?
    -how could you dare to me that say şakir?
    -what should i say? for example, should i say mahmut? şakir.
    -you are gonna say şakir big bro, şakir uncle
    -those days were past, şakir
    -what you mean past?
    -past is mean past. we both have minibuses. i'm your brother now, şakir

  • ankara'da okuduğum senelerde, trabzonspor'da oynuyordu. bir gün otobüse bindim ve bir amca bana umut bulut'un gol attığı bir maçta, umut ile ilgili bir spor manşetini gösterdi. "bak, oğlum bu benim." dedi. kendisiyle o denli gurur duyan, otobüste tanımadığı insanlara bile oğlunu anlatma isteğiyle yanıp tutuşan bir babası vardı ve bu kadar senedir, umut bulut hakkında tek bildiğim şey de bu. sanırım yeter de artar bile. başı sağolsun.

  • illumınati.org'daki inanılmaz mantık hatası

    1. ülkeler arası saat farkı var. türkiye'de saat 00:00'a geldiğinde 7 aralık oluyor ama, amerika'da olmuyor. bunun açıklamasını borçlusunuz piçler.
    (dokunmatik portakal ?, 06.12.2011 23:27)

    2. @3 sana bırakıyorum
    (amuhaaa ?, 06.12.2011 23:28)

    3. @4 geç babam
    (orda bir dede var uzakta ?, 06.12.2011 23:28)

    4. onu biz ayarladık sen takma kafana
    (illuminati genel sekreteri ?, 06.12.2011 23:29)

    entry-nick kombosuna bak arkadaş*

  • evde zor tutulan yüzde 50'ye dahil olduğumuz gündür.
    tanım: bomba korkusundan dışarı burnumuzu çıkaramamaktır.

  • - aa cenk nabıyosun? aysun mu o?
    - evet.. sen zararsızsın dedi.. kafasına vazoyla vurup bayılttım ırzına geçiyorum şimdi...
    - aheuahe ilahi cenk.. söyle aysun'a cafe de zartzurt'a gidiyoz biz, oyalanmasın gelsin..
    - ühühühüh ibneler...

  • çok yerinde ve doğru bir yorumdur.

    nasıl da kendinizi gördünüz dimi?

    sözde "akıllı" telefon yaratıcılığı öldüren, hobi edinmeyi bitiren ve kişinin kendiyle baş başa kalmasını engelleyen bir alet haline geldi.

    telefonuna hiç dokunmadan yarım saat geçiremez oldu insanlar. korkunç bir şey.

  • bir japonun fiziki özelliklere bakarak, ciddi ciddi sorduğu bir soruya şahit olunmuştur.

    -siz türkler neden hepiniz birbirinize benziyorsunuz ?